Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Amerikalıların teklifini aldık

Gündem (AA) - Anadolu Ajansı | 12.10.2017 - 13:52, Güncelleme: 12.09.2022 - 18:02 1515+ kez okundu.
 

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Amerikalıların teklifini aldık

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye ile ABD'nin vize işlemlerini karşılıklı askıya almasına ilişkin, "Konunun çözülmesiyle ilgili Amerikalıların teklifini aldık. Bunu değerlendireceğiz. Bizim açımızdan ortada karmaşık bir tablo da yok." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin iki yılda bir düzenlediği MÜSİAD Vizyoner Sektörler Zirvesi'ndeki konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Vize meselesine gerekçe olarak, Türkiye'deki yargı süreçleriyle ilgili rahatsızlıkların ifade edildiğini hatırlatan Kalın, şunları söyledi: "Biz de ilk günden itibaren Türkiye'de yargının bağımsız olduğunu kendilerine tekrar hatırlattık. Tabii Cumhurbaşkanımızın da ilk açıklamasında ifade ettiği gibi üzüntü verici bir tablo bu. Bu ölçüsüz ve alakasız tepkiyi biz anlamakta da zorlandık. Türkiye'de devam eden bir yargı süreciyle ilgili olarak ki bu kişiler, söz konusu kişiler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Amerikan vatandaşı da değil. Bunlarla ilgili konuyu getirip vize meselesine ya da Amerikan elçiliğinde çalışan personelin güvenliğine bağlamalarını anlamak mümkün değil. Kendilerince bir misilleme yapmaya çalışıyorlar. Fakat şu anda tabii dün Dışişleri Bakanımız Mevlüt Bey'in Amerikan Dışişleri Bakanı'yla bir görüşmesi oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatları çerçevesinde bu konunun çözülmesiyle ilgili Amerikalıların teklifini aldık. Bunu değerlendireceğiz, detaylı bir şekilde buna bakacağız. Bizim açımızdan aslında ortada karmaşık bir tablo da yok." "Kolayca halledilebilecek bir mesele" Türkiye'de bu konuda devam eden bir yargı süreci olduğuna da işaret eden Kalın, bu kişilerle ilgili ifadelerin ve sorgulamaların sürdüğünün altını çizdi. İbrahim Kalın, bu konuda yargının gerekli kararını vermesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vize verilmesinin askıya alınması meselesi çok kolay bir şekilde bir günde halledilebilecek bir mesele. Ama böyle bir teklifle geldiler. Biz bunu da bir değerlendireceğiz. Ondan sonra gerekli adımları atacağız. Biz böyle bir şeyin Amerika veya başka bir ülkeyle yaşanmasını arzu etmeyiz. Ama Amerika veya bir başka ülke de Türkiye'deki yargı süreçlerine saygı duymak zorundadır. Nasıl başka ülkelerde bizim vatandaşlarımız yargıya konu edildiği zaman tutuklandığı, sorgulandığı veya ülkeye giriş yasağı konduğu gibi örneklerle karşılaştığımızda bize yargının bağımsızlığını öne sürüyorlarsa aynı şekilde Türkiye'de de bir yargı bağımsızlığı var. Bu kararı veren bir savcı var. Devam eden bir soruşturma var. Olaya da hukukun üstünlüğü çerçevesinde, yargı bağımsızlığı çerçevesinde bakmaları gerekir. Umarız bu konuda kendileri de bu tabloyu daha net bir şekilde görür, böyle bir rövanşist yaklaşımdan uzak bir şekilde tamamen hukukun ve diplomasinin kuralları çerçevesinde bu sorunun çözümüyle ilgili olumlu, yapıcı bir tutum içerisinde olurlar."  "Terör küresel bir mesele haline gelmiş durumda" Bir gazetecinin, "Amerikan Büyükelçisi'nin bir değerlendirmesi oldu, '9 aydır terör olayı yaşanmıyorsa iş birliğimiz sayesindedir.' şeklinde. Bunu nasıl değerlendirmek gerekir? Üstü kapalı bir tehdit mi, böyle bir durum mu var?" sorularına Kalın, şu karşılığı verdi:"Türkiye Cumhuriyeti Devleti, şu anda 3 terör örgütüyle aynı anda mücadele eden tek NATO üyesi ülkedir. Bir tarafta PKK ile bir tarafta DEAŞ ile bir tarafta da FETÖ terör örgütüyle. Şimdi bu üç cephede verilen mücadelede Türkiye'ye NATO müttefiki ülkelerin ya da diğer dost, müttefik ülkelerin ne kadar destek verdiğine baktığınızda tablo aslında çok açık. Bizi tatmin edici düzeyde bir desteğin verilmediğini, bundan dolayı da birçok terör olayının yaşandığını görüyoruz. Bunun tersi olsaydı, bir başka NATO üyesi ülke, 3 terör örgütüyle aynı anda mücadele etseydi ve diğer ülkeler çok sınırlı, kısıtlı düzeyde destek verselerdi acaba bu ülkelerin tepkisi ne olurdu? Terör artık dünyamızda küresel bir mesele haline gelmiş durumda. Bunu sadece tek bir ülkenin, tek bir bölgenin, tek bir coğrafyanın meselesi olarak görmek mümkün değil. Görüyoruz, çok farklı şekillerde, onun barbar yüzünü her gün dünyanın farklı yerlerinde gösterebiliyor. Bunun için de küresel bir iş birliğine ihtiyaç var. Bizim terörle mücadeleden anladığımız, terörle mücadelede iş birliğinden anladığımız şey nedir? Söz değil, somut istihbarat paylaşımıdır, anlık paylaşımdır, ortak operasyondur, geri planda istihbarat örgütlerimizin yürüttüğü, yürütmesi gereken birçok faaliyettir. Bunlar olduğu zaman terörle iş birliği anlamlı bir çerçeveye oturur ve somut neticeler alınır. Doğrudur, ABD ile özellikle DEAŞ terör örgütü, Suriye, Irak noktasında, o mücadelede bir işbirliğimiz vardır. Sadece orayla da değil, başka birçok ülkeyle de var ama biz bunları yeterli görmüyoruz."Kalın, Türkiye'nin, PKK ile mücadelesinde çok çetin bir sınavdan geçtiğini, bütün güvenlik birimlerinin, polis teşkilatının, Silahlı Kuvvetleri'nin, jandarmanın, korucuların büyük bir özveriyle gece gündüz demeden ülkenin barışı, selameti, toprak bütünlüğü için mücadele ettiğini vurgulayarak, "Biz, açıkçası çok daha fazla destek bekliyoruz. Nasıl bir dost, müttefik ülke bir terör saldırısına maruz kaldıysa bundan sadece derin üzüntü duymakla kalmıyoruz aynı zamanda elimizden gelen her tür imkanı seferber ediyor isek aynı şeyi biz dost ve müttefik ülkelerden de bekliyoruz." diye konuştu. "Keşif görevi devam ediyor" İdlib'deki operasyona ilişkin bir soru üzerine Kalın, şunları söyledi:"Keşif görevi devam ediyor. TSK, evvelsi gün, Ukrayna'ya giderken yapılan açıklamada detaylarını verdi. Astana'da üzerinde müttefik kalınan çatışmasızlık bölgeleri ile ilgili planın uygulanması, teknik detaylarını TSK istihbarat teşkilatıyla birlikte çalışıyorlar. Yeni adımlar atıldıkça onunla ilgili gerekli bilgilendirmeleri de yapacaklar. Astana süreci geçen yılın aralık ayından beri hayata geçirdiğimiz bir mekanizma. O çerçevede zaten bu çatışmasızlık bölgeleri konusunu daha önce müzakere ettik, 4 çatışmasızlık bölgesi konusunda hemfikir kalındı. Şu anda bunun dördüncüsü olan İdlib, yani bizim sınırımıza en yakın olan çatışmasızlık bölgesiyle ilgili uygulama aşamasına geçmiş bulunuyoruz. O çerçevede bizim askerlerimiz de oraya gidip, bir gözetleme, çatışmasızlık durumunun gözetlenmesi görevini, misyonunu icra edecekler ama şu anda keşif çalışmaları devam ediyor. Çünkü bu detaylı çalışılması gereken bir konu, karmaşık bir coğrafya. Terör gruplarıyla sivil vatandaşların muhalefetle başka grupların iç içe yaşadığı çok sıkışık bir coğrafyadan bahsediyoruz. İdlib gibi nüfusu şu anda 1,5 milyonu aşmış bir bölgeden bahsediyoruz. Burada tabii öncelikle askerlerimizin can güvenliğini garanti altına almak, ikinci olarak orada sivillerin herhangi bir zarara uğramasını önlemek için gerekli detaylı çalışmalar yapılıyor. Önümüzdeki dönemde yeni adımlar atıldıkça bununla ilgili bilgilendirme yapacağız."Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, IKBY'deki gayrimeşru referanduma ilişkin bir soruya şu karşılığı verdi:"Referandum öncesinde de sonrasında da bildiğiniz gibi bir çağrıda bulunduk, 'Bu yanlış adımdan dönün, aksi halde elinizdeki kazanımları da kaybedersiniz.' dedik. Bu çağrımızı yeniliyoruz. Buradan yine bizim çağrımız, Irak'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği çerçevesinde Erbil ile Bağdat arasındaki meselelerin çözülmesidir. Yani mevcut sınırların, statünün değiştirilmesine dönük adımları kabul etmeceğimizi ifade ettik. Bu sadece Irak'ın toprak bütünlüğüne değil, her şeyden önce Kürt bölgesinde yaşayan Iraklı Kürt kardeşlerimize de zarar verir, bunun olumsuz neticilerini görmeye başadılar. Bizim çağrımaz, tavsiyemiz, bu adımdan bir an önce geri dönmeleri. Irak'ın toprak bütünlüğünü tanıdıklarını güçlü bir şekilde ifade etmeleri ve çalışmaları bundan sonra yürütmeleri."Türkiye'nin çalışmalarını Bağdat'la, Tahran'la, hem Irak'ın diğer önemli komşu ülkesi İran ile hem de Irak merkezi hükümetiyle koordine ettiğini belirten Kalın, şunları kaydetti:"Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın İran'a yaptığı ziyarette de bu konu görüşüldü. Sayın Başbakanımızın Bağdat ziyaretinde de bu konu görüşülecek. Dolayısıyla bizim Irak Kürtlerini cezalandırmak gibi bir niyetimiz, düşüncemiz asla söz konusu değil. Biz burada istenen bu bölme girişimine karşıyız. Böyle bir bağımsızlık girişimini, Irak'ta bir başka grup yapsaydı yine karşı çıkardık, bir başka ülkede bir başka grup yapsaydı, yarın Suriye'de birileri gündeme getirebilir, buna yine karşı çıkarız. Çünkü burada bir ilkesel duruşumuz var, o da, bölgedeki bütün ülkelerin toprak bütünlüğünün sınırlarının muhafaza edilmesi ve egemenlik haklarının korunması." "Hatalarında ısrar ederlerde sonuçlarının olacağını bilmeleri gerekir"  İbrahim Kalın, "Kapıların kapatılması ve petrol akışının durdurulması gündeminizde var mı?" sorusu üzerine, "Şu anda onu Bağdat ve Tahran'la adım adım hayata geçireceğiz. Burada Erbil ve Barzani yönetimine büyük bir sorumluluk düşüyor. Onlar üzerlerine düşen görevi yerine getirirlerse o adımlara gerek de kalmaz ama bu hatalarında ısrar ederlerde sonuçlarının olacağını mutlaka bilmeleri gerekir." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye ile ABD'nin vize işlemlerini karşılıklı askıya almasına ilişkin, "Konunun çözülmesiyle ilgili Amerikalıların teklifini aldık. Bunu değerlendireceğiz. Bizim açımızdan ortada karmaşık bir tablo da yok." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin iki yılda bir düzenlediği MÜSİAD Vizyoner Sektörler Zirvesi'ndeki konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Vize meselesine gerekçe olarak, Türkiye'deki yargı süreçleriyle ilgili rahatsızlıkların ifade edildiğini hatırlatan Kalın, şunları söyledi:

"Biz de ilk günden itibaren Türkiye'de yargının bağımsız olduğunu kendilerine tekrar hatırlattık. Tabii Cumhurbaşkanımızın da ilk açıklamasında ifade ettiği gibi üzüntü verici bir tablo bu. Bu ölçüsüz ve alakasız tepkiyi biz anlamakta da zorlandık. Türkiye'de devam eden bir yargı süreciyle ilgili olarak ki bu kişiler, söz konusu kişiler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Amerikan vatandaşı da değil. Bunlarla ilgili konuyu getirip vize meselesine ya da Amerikan elçiliğinde çalışan personelin güvenliğine bağlamalarını anlamak mümkün değil. Kendilerince bir misilleme yapmaya çalışıyorlar. Fakat şu anda tabii dün Dışişleri Bakanımız Mevlüt Bey'in Amerikan Dışişleri Bakanı'yla bir görüşmesi oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatları çerçevesinde bu konunun çözülmesiyle ilgili Amerikalıların teklifini aldık. Bunu değerlendireceğiz, detaylı bir şekilde buna bakacağız. Bizim açımızdan aslında ortada karmaşık bir tablo da yok."

"Kolayca halledilebilecek bir mesele"

Türkiye'de bu konuda devam eden bir yargı süreci olduğuna da işaret eden Kalın, bu kişilerle ilgili ifadelerin ve sorgulamaların sürdüğünün altını çizdi.

İbrahim Kalın, bu konuda yargının gerekli kararını vermesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vize verilmesinin askıya alınması meselesi çok kolay bir şekilde bir günde halledilebilecek bir mesele. Ama böyle bir teklifle geldiler. Biz bunu da bir değerlendireceğiz. Ondan sonra gerekli adımları atacağız. Biz böyle bir şeyin Amerika veya başka bir ülkeyle yaşanmasını arzu etmeyiz. Ama Amerika veya bir başka ülke de Türkiye'deki yargı süreçlerine saygı duymak zorundadır. Nasıl başka ülkelerde bizim vatandaşlarımız yargıya konu edildiği zaman tutuklandığı, sorgulandığı veya ülkeye giriş yasağı konduğu gibi örneklerle karşılaştığımızda bize yargının bağımsızlığını öne sürüyorlarsa aynı şekilde Türkiye'de de bir yargı bağımsızlığı var. Bu kararı veren bir savcı var. Devam eden bir soruşturma var. Olaya da hukukun üstünlüğü çerçevesinde, yargı bağımsızlığı çerçevesinde bakmaları gerekir. Umarız bu konuda kendileri de bu tabloyu daha net bir şekilde görür, böyle bir rövanşist yaklaşımdan uzak bir şekilde tamamen hukukun ve diplomasinin kuralları çerçevesinde bu sorunun çözümüyle ilgili olumlu, yapıcı bir tutum içerisinde olurlar." 

"Terör küresel bir mesele haline gelmiş durumda"

Bir gazetecinin, "Amerikan Büyükelçisi'nin bir değerlendirmesi oldu, '9 aydır terör olayı yaşanmıyorsa iş birliğimiz sayesindedir.' şeklinde. Bunu nasıl değerlendirmek gerekir? Üstü kapalı bir tehdit mi, böyle bir durum mu var?" sorularına Kalın, şu karşılığı verdi:

"Türkiye Cumhuriyeti Devleti, şu anda 3 terör örgütüyle aynı anda mücadele eden tek NATO üyesi ülkedir. Bir tarafta PKK ile bir tarafta DEAŞ ile bir tarafta da FETÖ terör örgütüyle. Şimdi bu üç cephede verilen mücadelede Türkiye'ye NATO müttefiki ülkelerin ya da diğer dost, müttefik ülkelerin ne kadar destek verdiğine baktığınızda tablo aslında çok açık. Bizi tatmin edici düzeyde bir desteğin verilmediğini, bundan dolayı da birçok terör olayının yaşandığını görüyoruz. Bunun tersi olsaydı, bir başka NATO üyesi ülke, 3 terör örgütüyle aynı anda mücadele etseydi ve diğer ülkeler çok sınırlı, kısıtlı düzeyde destek verselerdi acaba bu ülkelerin tepkisi ne olurdu? Terör artık dünyamızda küresel bir mesele haline gelmiş durumda. Bunu sadece tek bir ülkenin, tek bir bölgenin, tek bir coğrafyanın meselesi olarak görmek mümkün değil. Görüyoruz, çok farklı şekillerde, onun barbar yüzünü her gün dünyanın farklı yerlerinde gösterebiliyor. Bunun için de küresel bir iş birliğine ihtiyaç var. Bizim terörle mücadeleden anladığımız, terörle mücadelede iş birliğinden anladığımız şey nedir? Söz değil, somut istihbarat paylaşımıdır, anlık paylaşımdır, ortak operasyondur, geri planda istihbarat örgütlerimizin yürüttüğü, yürütmesi gereken birçok faaliyettir. Bunlar olduğu zaman terörle iş birliği anlamlı bir çerçeveye oturur ve somut neticeler alınır. Doğrudur, ABD ile özellikle DEAŞ terör örgütü, Suriye, Irak noktasında, o mücadelede bir işbirliğimiz vardır. Sadece orayla da değil, başka birçok ülkeyle de var ama biz bunları yeterli görmüyoruz."

Kalın, Türkiye'nin, PKK ile mücadelesinde çok çetin bir sınavdan geçtiğini, bütün güvenlik birimlerinin, polis teşkilatının, Silahlı Kuvvetleri'nin, jandarmanın, korucuların büyük bir özveriyle gece gündüz demeden ülkenin barışı, selameti, toprak bütünlüğü için mücadele ettiğini vurgulayarak, "Biz, açıkçası çok daha fazla destek bekliyoruz. Nasıl bir dost, müttefik ülke bir terör saldırısına maruz kaldıysa bundan sadece derin üzüntü duymakla kalmıyoruz aynı zamanda elimizden gelen her tür imkanı seferber ediyor isek aynı şeyi biz dost ve müttefik ülkelerden de bekliyoruz." diye konuştu.

"Keşif görevi devam ediyor"

İdlib'deki operasyona ilişkin bir soru üzerine Kalın, şunları söyledi:

"Keşif görevi devam ediyor. TSK, evvelsi gün, Ukrayna'ya giderken yapılan açıklamada detaylarını verdi. Astana'da üzerinde müttefik kalınan çatışmasızlık bölgeleri ile ilgili planın uygulanması, teknik detaylarını TSK istihbarat teşkilatıyla birlikte çalışıyorlar. Yeni adımlar atıldıkça onunla ilgili gerekli bilgilendirmeleri de yapacaklar. Astana süreci geçen yılın aralık ayından beri hayata geçirdiğimiz bir mekanizma. O çerçevede zaten bu çatışmasızlık bölgeleri konusunu daha önce müzakere ettik, 4 çatışmasızlık bölgesi konusunda hemfikir kalındı. Şu anda bunun dördüncüsü olan İdlib, yani bizim sınırımıza en yakın olan çatışmasızlık bölgesiyle ilgili uygulama aşamasına geçmiş bulunuyoruz. O çerçevede bizim askerlerimiz de oraya gidip, bir gözetleme, çatışmasızlık durumunun gözetlenmesi görevini, misyonunu icra edecekler ama şu anda keşif çalışmaları devam ediyor. Çünkü bu detaylı çalışılması gereken bir konu, karmaşık bir coğrafya. Terör gruplarıyla sivil vatandaşların muhalefetle başka grupların iç içe yaşadığı çok sıkışık bir coğrafyadan bahsediyoruz. İdlib gibi nüfusu şu anda 1,5 milyonu aşmış bir bölgeden bahsediyoruz. Burada tabii öncelikle askerlerimizin can güvenliğini garanti altına almak, ikinci olarak orada sivillerin herhangi bir zarara uğramasını önlemek için gerekli detaylı çalışmalar yapılıyor. Önümüzdeki dönemde yeni adımlar atıldıkça bununla ilgili bilgilendirme yapacağız."

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, IKBY'deki gayrimeşru referanduma ilişkin bir soruya şu karşılığı verdi:

"Referandum öncesinde de sonrasında da bildiğiniz gibi bir çağrıda bulunduk, 'Bu yanlış adımdan dönün, aksi halde elinizdeki kazanımları da kaybedersiniz.' dedik. Bu çağrımızı yeniliyoruz. Buradan yine bizim çağrımız, Irak'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği çerçevesinde Erbil ile Bağdat arasındaki meselelerin çözülmesidir. Yani mevcut sınırların, statünün değiştirilmesine dönük adımları kabul etmeceğimizi ifade ettik. Bu sadece Irak'ın toprak bütünlüğüne değil, her şeyden önce Kürt bölgesinde yaşayan Iraklı Kürt kardeşlerimize de zarar verir, bunun olumsuz neticilerini görmeye başadılar. Bizim çağrımaz, tavsiyemiz, bu adımdan bir an önce geri dönmeleri. Irak'ın toprak bütünlüğünü tanıdıklarını güçlü bir şekilde ifade etmeleri ve çalışmaları bundan sonra yürütmeleri."

Türkiye'nin çalışmalarını Bağdat'la, Tahran'la, hem Irak'ın diğer önemli komşu ülkesi İran ile hem de Irak merkezi hükümetiyle koordine ettiğini belirten Kalın, şunları kaydetti:

"Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın İran'a yaptığı ziyarette de bu konu görüşüldü. Sayın Başbakanımızın Bağdat ziyaretinde de bu konu görüşülecek. Dolayısıyla bizim Irak Kürtlerini cezalandırmak gibi bir niyetimiz, düşüncemiz asla söz konusu değil. Biz burada istenen bu bölme girişimine karşıyız. Böyle bir bağımsızlık girişimini, Irak'ta bir başka grup yapsaydı yine karşı çıkardık, bir başka ülkede bir başka grup yapsaydı, yarın Suriye'de birileri gündeme getirebilir, buna yine karşı çıkarız. Çünkü burada bir ilkesel duruşumuz var, o da, bölgedeki bütün ülkelerin toprak bütünlüğünün sınırlarının muhafaza edilmesi ve egemenlik haklarının korunması."

"Hatalarında ısrar ederlerde sonuçlarının olacağını bilmeleri gerekir" 

İbrahim Kalın, "Kapıların kapatılması ve petrol akışının durdurulması gündeminizde var mı?" sorusu üzerine, "Şu anda onu Bağdat ve Tahran'la adım adım hayata geçireceğiz. Burada Erbil ve Barzani yönetimine büyük bir sorumluluk düşüyor. Onlar üzerlerine düşen görevi yerine getirirlerse o adımlara gerek de kalmaz ama bu hatalarında ısrar ederlerde sonuçlarının olacağını mutlaka bilmeleri gerekir." dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana arap escort Çukurova arap escort Seyhan arap escort Ankara arap escort Mamak arap escort Etimesgut arap escort Polatlı arap escort Pursaklar arap escort Haymana arap escort Çankaya arap escort Keçiören arap escort Sincan arap escort Antalya arap escort Kumluca arap escort Konyaaltı arap escort Manavgat arap escort Muratpaşa arap escort Kaş arap escort Alanya arap escort Kemer arap escort Bursa arap escort Eskişehir arap escort Gaziantep arap escort Şahinbey arap escort Nizip arap escort Şehitkamil arap escort İstanbul arap escort Merter arap escort Nişantaşı arap escort Şerifali arap escort Maltepe arap escort Sancaktepe arap escort Eyüpsultan arap escort Şişli arap escort Kayaşehir arap escort Büyükçekmece arap escort Beşiktaş arap escort Mecidiyeköy arap escort Zeytinburnu arap escort Sarıyer arap escort Bayrampaşa arap escort Fulya arap escort Beyoğlu arap escort Başakşehir arap escort Tuzla arap escort Beylikdüzü arap escort Pendik arap escort Bağcılar arap escort Ümraniye arap escort Üsküdar arap escort Esenyurt arap escort Küçükçekmece arap escort Esenler arap escort Güngören arap escort Kurtköy arap escort Bahçelievler arap escort Sultanbeyli arap escort Ataşehir arap escort Kağıthane arap escort Fatih arap escort Çekmeköy arap escort Çatalca arap escort Bakırköy arap escort Kadıköy arap escort Avcılar arap escort Beykoz arap escort Kartal arap escort İzmir arap escort Balçova arap escort Konak arap escort Bayraklı arap escort Buca arap escort Çiğli arap escort Gaziemir arap escort Bergama arap escort Karşıyaka arap escort Urla arap escort Bornova arap escort Çeşme arap escort Kayseri arap escort Kocaeli arap escort Gebze arap escort İzmit arap escort Malatya arap escort Manisa arap escort Mersin arap escort Yenişehir arap escort Mezitli arap escort Erdemli arap escort Silifke arap escort Akdeniz arap escort Anamur arap escort Muğla arap escort Bodrum arap escort Milas arap escort Dalaman arap escort Marmaris arap escort Fethiye arap escort Datça arap escort Samsun arap escort Atakum arap escort İlkadım arap escort Adıyaman arap escort Afyonkarahisar arap escort Ağrı arap escort Aksaray arap escort Amasya arap escort Ardahan arap escort Artvin arap escort Aydın arap escort Balıkesir arap escort Bartın arap escort Batman arap escort Bayburt arap escort Bilecik arap escort Bingöl arap escort Bitlis arap escort Bolu arap escort Burdur arap escort Çanakkale arap escort Çankırı arap escort Çorum arap escort Denizli arap escort Diyarbakır arap escort Düzce arap escort Edirne arap escort Elazığ arap escort Erzincan arap escort Erzurum arap escort Giresun arap escort Gümüşhane arap escort Hakkari arap escort Hatay arap escort Iğdır arap escort Isparta arap escort Kahramanmaraş arap escort Karabük arap escort Karaman arap escort Kars arap escort Kastamonu arap escort Kırıkkale arap escort Kırklareli arap escort Kırşehir arap escort Kilis arap escort Konya arap escort Kütahya arap escort Mardin arap escort Muş arap escort Nevşehir arap escort Niğde arap escort Ordu arap escort Osmaniye arap escort Rize arap escort Sakarya arap escort Siirt arap escort Sinop arap escort Sivas arap escort Şanlıurfa arap escort Şırnak arap escort Tekirdağ arap escort Tokat arap escort Trabzon arap escort Tunceli arap escort Uşak arap escort Van arap escort Yalova arap escort Yozgat arap escort Zonguldak arap escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.