Ormancılar Doğu Karadeniz'deki Örümcek Ormanları'nda nöbette

Sağlık - Yaşam 17.09.2021 - 10:17, Güncelleme: 12.09.2022 - 18:03 1691+ kez okundu.
 

Ormancılar Doğu Karadeniz'deki Örümcek Ormanları'nda nöbette

Gümüşhane'de ormancılar, Doğu Karadeniz'in orman varlığı içerisinde yüksek köknarlar, uzun ladin ağaçları ve sık bitki örtüsüyle öne çıkan "Örümcek Ormanları"nda denetim ve koruma görevini aralıksız sürdürüyor.
Gümüşhane'nin Kürtün ilçesinin Yeşilköy sınırlarında yer alan ve içerisinde tabiat parkı, anıt ağaçlar ve gen sahalarının yanı sıra boyları 160 metreyi bulan köknar ve ladin ağaçları da bulunan Örümcek Ormanları'nda, ülkenin güneyinde yaşanan yangınlar sonrası ormancılar denetimlerini sıklaştırdı. Torul Orman İşletme Müdürlüğünde görevli ormancılar, 3 şef, 2'si kadın 8 orman muhafaza memuru, yangın işçileri, öncü araçlar ve arazözlerle sık sık bölgeyi kontrol ederek kısa süreli yangın tatbikatları yapıyor. Görev yerleri 4'üncü derece yangına hassas bölge olmasına rağmen ekipler, olası aksi durumlara karşı daima hazır kalmak için saha denetimlerinin yanı sıra alana yerleştirilen çok sayıda fotokapanla da bölgeyi yakından takip ediyor. Orman varlığını koruma kapsamında kaçak kesimi önleme, gen alanlarının korunması ve ormanda doğal yaşamın devamı için kadın ormancıların da yer aldığı ekipler sahada çalışma yürütüyor.  "Türünün en nadide ormanlarını korumaktayız" Torul Orman İşletme Müdürü Aziz Altınışık, AA muhabirine, Örümcek Ormanları'nın boyları 160 metreyi bulan yaklaşık 600 yaşındaki ladin, köknar türünde ağaçlara ev sahipliği yapmasıyla dünya literatürüne girmiş özel ormanlar olduğunu söyledi. Örümcek Ormanları'nın 14 bin hektar orman varlığı bulunduğu bilgisini veren Altınışık, ormanın içinde tabiat parkları ile kesin korunacak hassas alanların yer aldığını anımsattı. Alanda 3 şeflik ile görev yaptıklarını aktaran Altınışık, "Doğu Karadeniz Bölgesi'nde dünyada ve Türkiye'de türünün en nadide ormanlarını korumaktayız. Bölgemiz orman yangınları bakımından 4'üncü derece yangına hassas bölgelerdendir. Alan, yangın işçilerimizle birlikte her daim gözetimimiz altındadır. Gözetimi sağlayabilmemiz için birçok noktaya foto kapanlar yerleştirdik. Fotokapanlarla bu alanları 24 saat takip etmekteyiz. Herhangi bir olumsuzluk olduğuna ilgili şefin cebine mesaj gelmekte ve anında müdahale edilmektedir." diye konuştu.  Altınışık, alanda kendiliğinden yangın çıkma olasılığının düşük olduğunu, genellikle insan kaynaklı yangınların çıkabildiğini, son 10 yılda bölgede çıkan 3 orman yangınında 14 hektar orman alanının zarar gördüğünü aktardı. Yaşlı ormanların oluşabilmesinin temel sebeplerinden birinin de bölgenin yoğun bir yangına maruz kalmaması olduğuna işaret eden Altınışık, şunları söyledi: "Yanarsa insan eliyle zorla yanar. Başka türlü yanmaz. Ancak buna rağmen biz son derece dikkatliyiz. Özellikle bu sene kurak geçmesi nedeniyle bütün izinlerimizi iptal ettik. Her zaman bu ormanlarda gezmekteyiz. Ormancının kuzeyi, güneyi yoktur. Ormanlar bizim ciğerimizdir, onlara gözümüz gibi bakmaktayız. Ormanlar canlıdır. İçindeki toprak bitki örtüsü tamamen bir canlıdır. Bu canlıları korumak bizim görevimiz. Ormanlar yanınca bir tek ağaçlar yanmıyor, her şey yanıyor. Onun için bunları canımız gibi korumalıyız. Vatandaşlarımız uyarılarımızı dikkate alsınlar. Ormanda ateş yakmasınlar, çıra amaçlı ağaçlara zarar vermesinler." İşletmelerinde görevli 2 kadın orman muhafaza memuruyla çalışmaktan memnuniyet duyduklarını ifade eden Altınışık, "Bizim için kadın arkadaşlarımızın orman muhafaza memuru olarak çalışmaları çok orijinal bir durumdur. Onların aileleri de ormancıdır. Bize tam entegre oldular. Ormanda bizimle birlikte her türlü çalışmayı yapıyorlar. Orman muhafaza memurları kadınlarımız anne oldukları için ormanı da bir yavru gibi gördükleri için daha şefkatli yaklaşıyorlar." değerlendirmesini yaptı.  "Ormanlar bizim evimiz" Torul Orman İşletme Müdürlüğü'nde görev yapan kadın orman muhafaza memuru Fadime Çolak da bir yıl önce göreve başladığını ve işini severek yaptığını söyledi. Ormancılığın baba mesleği olduğunu belirten Çolak, orman köylüsü bir ailede büyüdüğü için işini severek yaptığını kaydetti. Çolak, kadınların da bu işi yapabileceğini göstermek istediğine vurgu yaparak, "Zorlukları yok mu? Var. Arazi şartları zor. Ağır işler oluyor. Erkek işleri gibi görünüyor. Arazide olmayı daha çok seviyorum. Yapılamayacak meslek değil. Bazılarına göre masa başı daha iyi gelse de arazide doğayla iç içe olmak çok daha başka bir duygu." dedi. Güneydeki orman yangınlarını duyduğunda çok üzüldüğünü, bölgeye gitmek istediğini ancak küçük çocuğu olduğu için bu isteğini gerçekleştiremediğini dile getiren Çolak, şöyle devam etti: "İnsanlarımız ormanlara gittiğinde çöplerini bırakmasınlar. Sigara izmariti atmasınlar. Bunlardan bir şey olmayacağını düşüyorlar. Plastikleri çöp diye doğaya bırakıyorlar. Bunlar yangın çıkarıyor. Doğaya karşı dikkatli olalım. Doğa çünkü bize çok büyük nimetler sunuyor. Ormanlar bizim evimiz. Ormandaki her şeyden faydalanıyoruz. Ormanlar bıkmadan, usanmadan bize bir şeyler sunuyor. Biz de bunun kıymetini bilmeliyiz." "Tıpkı evimizdeki çocuk gibi ağaçlarımız da canlı" Ormancı Semanur Köse ise yaklaşık 2 yıldır bu görevi yürüttüğünü ve 3 çocuk annesi olduğunu anlattı. İnsanların sorumsuzluğu nedeniyle orman kayıplarının yaşandığına dikkati çeken Köse, özellikle usulsüz kesimleri gördüğünde büyük üzüntü yaşadığını dile getirdi. Köse, "Ormanları korumak için 7 gün 24 saat gece gündüz çalışıyoruz. Çocuklarımız olduğu halde bazen gece de araziye çıkıyoruz. Tıpkı evimizdeki çocuk gibi ağaçlarımız da canlı. Bunu gördüğümüzde üzülüyoruz. İnsanlar özellikle yangınlar noktasında özenli ve dikkatli olmalılar." dedi. Orman yangınlarını evlerinde gağlayarak izlediklerini anlatan Köse, "Çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakacağız, diye tedirgindik. Diğer kadın arkadaşımızla görevlendirilsek de giderdik. Yeter ki ağaçlarımız ormanlarımız yaşasın diye gidebilirdik. İnsanların daha dikkatli olmaları sigara izmariti, cam şişeyi doğaya atmamaları önemli. Geleceğimiz için çocuklarımız için daha güzel bir Türkiye için ormanlarımızı yaşatmalıyız." diye konuştu.
Gümüşhane'de ormancılar, Doğu Karadeniz'in orman varlığı içerisinde yüksek köknarlar, uzun ladin ağaçları ve sık bitki örtüsüyle öne çıkan "Örümcek Ormanları"nda denetim ve koruma görevini aralıksız sürdürüyor.

Gümüşhane'nin Kürtün ilçesinin Yeşilköy sınırlarında yer alan ve içerisinde tabiat parkı, anıt ağaçlar ve gen sahalarının yanı sıra boyları 160 metreyi bulan köknar ve ladin ağaçları da bulunan Örümcek Ormanları'nda, ülkenin güneyinde yaşanan yangınlar sonrası ormancılar denetimlerini sıklaştırdı.

Torul Orman İşletme Müdürlüğünde görevli ormancılar, 3 şef, 2'si kadın 8 orman muhafaza memuru, yangın işçileri, öncü araçlar ve arazözlerle sık sık bölgeyi kontrol ederek kısa süreli yangın tatbikatları yapıyor.

Görev yerleri 4'üncü derece yangına hassas bölge olmasına rağmen ekipler, olası aksi durumlara karşı daima hazır kalmak için saha denetimlerinin yanı sıra alana yerleştirilen çok sayıda fotokapanla da bölgeyi yakından takip ediyor.

Orman varlığını koruma kapsamında kaçak kesimi önleme, gen alanlarının korunması ve ormanda doğal yaşamın devamı için kadın ormancıların da yer aldığı ekipler sahada çalışma yürütüyor. 

"Türünün en nadide ormanlarını korumaktayız"

Torul Orman İşletme Müdürü Aziz Altınışık, AA muhabirine, Örümcek Ormanları'nın boyları 160 metreyi bulan yaklaşık 600 yaşındaki ladin, köknar türünde ağaçlara ev sahipliği yapmasıyla dünya literatürüne girmiş özel ormanlar olduğunu söyledi.

Örümcek Ormanları'nın 14 bin hektar orman varlığı bulunduğu bilgisini veren Altınışık, ormanın içinde tabiat parkları ile kesin korunacak hassas alanların yer aldığını anımsattı.

Alanda 3 şeflik ile görev yaptıklarını aktaran Altınışık, "Doğu Karadeniz Bölgesi'nde dünyada ve Türkiye'de türünün en nadide ormanlarını korumaktayız. Bölgemiz orman yangınları bakımından 4'üncü derece yangına hassas bölgelerdendir. Alan, yangın işçilerimizle birlikte her daim gözetimimiz altındadır. Gözetimi sağlayabilmemiz için birçok noktaya foto kapanlar yerleştirdik. Fotokapanlarla bu alanları 24 saat takip etmekteyiz. Herhangi bir olumsuzluk olduğuna ilgili şefin cebine mesaj gelmekte ve anında müdahale edilmektedir." diye konuştu. 

Altınışık, alanda kendiliğinden yangın çıkma olasılığının düşük olduğunu, genellikle insan kaynaklı yangınların çıkabildiğini, son 10 yılda bölgede çıkan 3 orman yangınında 14 hektar orman alanının zarar gördüğünü aktardı.

Yaşlı ormanların oluşabilmesinin temel sebeplerinden birinin de bölgenin yoğun bir yangına maruz kalmaması olduğuna işaret eden Altınışık, şunları söyledi:

"Yanarsa insan eliyle zorla yanar. Başka türlü yanmaz. Ancak buna rağmen biz son derece dikkatliyiz. Özellikle bu sene kurak geçmesi nedeniyle bütün izinlerimizi iptal ettik. Her zaman bu ormanlarda gezmekteyiz. Ormancının kuzeyi, güneyi yoktur. Ormanlar bizim ciğerimizdir, onlara gözümüz gibi bakmaktayız. Ormanlar canlıdır. İçindeki toprak bitki örtüsü tamamen bir canlıdır. Bu canlıları korumak bizim görevimiz. Ormanlar yanınca bir tek ağaçlar yanmıyor, her şey yanıyor. Onun için bunları canımız gibi korumalıyız. Vatandaşlarımız uyarılarımızı dikkate alsınlar. Ormanda ateş yakmasınlar, çıra amaçlı ağaçlara zarar vermesinler."

İşletmelerinde görevli 2 kadın orman muhafaza memuruyla çalışmaktan memnuniyet duyduklarını ifade eden Altınışık, "Bizim için kadın arkadaşlarımızın orman muhafaza memuru olarak çalışmaları çok orijinal bir durumdur. Onların aileleri de ormancıdır. Bize tam entegre oldular. Ormanda bizimle birlikte her türlü çalışmayı yapıyorlar. Orman muhafaza memurları kadınlarımız anne oldukları için ormanı da bir yavru gibi gördükleri için daha şefkatli yaklaşıyorlar." değerlendirmesini yaptı. 

"Ormanlar bizim evimiz"

Torul Orman İşletme Müdürlüğü'nde görev yapan kadın orman muhafaza memuru Fadime Çolak da bir yıl önce göreve başladığını ve işini severek yaptığını söyledi.

Ormancılığın baba mesleği olduğunu belirten Çolak, orman köylüsü bir ailede büyüdüğü için işini severek yaptığını kaydetti.

Çolak, kadınların da bu işi yapabileceğini göstermek istediğine vurgu yaparak, "Zorlukları yok mu? Var. Arazi şartları zor. Ağır işler oluyor. Erkek işleri gibi görünüyor. Arazide olmayı daha çok seviyorum. Yapılamayacak meslek değil. Bazılarına göre masa başı daha iyi gelse de arazide doğayla iç içe olmak çok daha başka bir duygu." dedi.

Güneydeki orman yangınlarını duyduğunda çok üzüldüğünü, bölgeye gitmek istediğini ancak küçük çocuğu olduğu için bu isteğini gerçekleştiremediğini dile getiren Çolak, şöyle devam etti:

"İnsanlarımız ormanlara gittiğinde çöplerini bırakmasınlar. Sigara izmariti atmasınlar. Bunlardan bir şey olmayacağını düşüyorlar. Plastikleri çöp diye doğaya bırakıyorlar. Bunlar yangın çıkarıyor. Doğaya karşı dikkatli olalım. Doğa çünkü bize çok büyük nimetler sunuyor. Ormanlar bizim evimiz. Ormandaki her şeyden faydalanıyoruz. Ormanlar bıkmadan, usanmadan bize bir şeyler sunuyor. Biz de bunun kıymetini bilmeliyiz."

"Tıpkı evimizdeki çocuk gibi ağaçlarımız da canlı"

Ormancı Semanur Köse ise yaklaşık 2 yıldır bu görevi yürüttüğünü ve 3 çocuk annesi olduğunu anlattı.

İnsanların sorumsuzluğu nedeniyle orman kayıplarının yaşandığına dikkati çeken Köse, özellikle usulsüz kesimleri gördüğünde büyük üzüntü yaşadığını dile getirdi.

Köse, "Ormanları korumak için 7 gün 24 saat gece gündüz çalışıyoruz. Çocuklarımız olduğu halde bazen gece de araziye çıkıyoruz. Tıpkı evimizdeki çocuk gibi ağaçlarımız da canlı. Bunu gördüğümüzde üzülüyoruz. İnsanlar özellikle yangınlar noktasında özenli ve dikkatli olmalılar." dedi.

Orman yangınlarını evlerinde gağlayarak izlediklerini anlatan Köse, "Çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakacağız, diye tedirgindik. Diğer kadın arkadaşımızla görevlendirilsek de giderdik. Yeter ki ağaçlarımız ormanlarımız yaşasın diye gidebilirdik. İnsanların daha dikkatli olmaları sigara izmariti, cam şişeyi doğaya atmamaları önemli. Geleceğimiz için çocuklarımız için daha güzel bir Türkiye için ormanlarımızı yaşatmalıyız." diye konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Adana arap escort Çukurova arap escort Seyhan arap escort Ankara arap escort Mamak arap escort Etimesgut arap escort Polatlı arap escort Pursaklar arap escort Haymana arap escort Çankaya arap escort Keçiören arap escort Sincan arap escort Antalya arap escort Kumluca arap escort Konyaaltı arap escort Manavgat arap escort Muratpaşa arap escort Kaş arap escort Alanya arap escort Kemer arap escort Bursa arap escort Eskişehir arap escort Gaziantep arap escort Şahinbey arap escort Nizip arap escort Şehitkamil arap escort İstanbul arap escort Merter arap escort Nişantaşı arap escort Şerifali arap escort Maltepe arap escort Sancaktepe arap escort Eyüpsultan arap escort Şişli arap escort Kayaşehir arap escort Büyükçekmece arap escort Beşiktaş arap escort Mecidiyeköy arap escort Zeytinburnu arap escort Sarıyer arap escort Bayrampaşa arap escort Fulya arap escort Beyoğlu arap escort Başakşehir arap escort Tuzla arap escort Beylikdüzü arap escort Pendik arap escort Bağcılar arap escort Ümraniye arap escort Üsküdar arap escort Esenyurt arap escort Küçükçekmece arap escort Esenler arap escort Güngören arap escort Kurtköy arap escort Bahçelievler arap escort Sultanbeyli arap escort Ataşehir arap escort Kağıthane arap escort Fatih arap escort Çekmeköy arap escort Çatalca arap escort Bakırköy arap escort Kadıköy arap escort Avcılar arap escort Beykoz arap escort Kartal arap escort İzmir arap escort Balçova arap escort Konak arap escort Bayraklı arap escort Buca arap escort Çiğli arap escort Gaziemir arap escort Bergama arap escort Karşıyaka arap escort Urla arap escort Bornova arap escort Çeşme arap escort Kayseri arap escort Kocaeli arap escort Gebze arap escort İzmit arap escort Malatya arap escort Manisa arap escort Mersin arap escort Yenişehir arap escort Mezitli arap escort Erdemli arap escort Silifke arap escort Akdeniz arap escort Anamur arap escort Muğla arap escort Bodrum arap escort Milas arap escort Dalaman arap escort Marmaris arap escort Fethiye arap escort Datça arap escort Samsun arap escort Atakum arap escort İlkadım arap escort Adıyaman arap escort Afyonkarahisar arap escort Ağrı arap escort Aksaray arap escort Amasya arap escort Ardahan arap escort Artvin arap escort Aydın arap escort Balıkesir arap escort Bartın arap escort Batman arap escort Bayburt arap escort Bilecik arap escort Bingöl arap escort Bitlis arap escort Bolu arap escort Burdur arap escort Çanakkale arap escort Çankırı arap escort Çorum arap escort Denizli arap escort Diyarbakır arap escort Düzce arap escort Edirne arap escort Elazığ arap escort Erzincan arap escort Erzurum arap escort Giresun arap escort Gümüşhane arap escort Hakkari arap escort Hatay arap escort Iğdır arap escort Isparta arap escort Kahramanmaraş arap escort Karabük arap escort Karaman arap escort Kars arap escort Kastamonu arap escort Kırıkkale arap escort Kırklareli arap escort Kırşehir arap escort Kilis arap escort Konya arap escort Kütahya arap escort Mardin arap escort Muş arap escort Nevşehir arap escort Niğde arap escort Ordu arap escort Osmaniye arap escort Rize arap escort Sakarya arap escort Siirt arap escort Sinop arap escort Sivas arap escort Şanlıurfa arap escort Şırnak arap escort Tekirdağ arap escort Tokat arap escort Trabzon arap escort Tunceli arap escort Uşak arap escort Van arap escort Yalova arap escort Yozgat arap escort Zonguldak arap escort
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.