AŞİRETLER, GÖÇ YOLLARI VE ŞANLIURFA

Canbeyli Aşireti (Obası), Muhammed Alpaslan Büyük Selçuklu İmparatorluğun komutasındaki birliklerle 1071 yıllında Malazgirt Zaferine katılan obalardandı. Böylece Canbeyliler Malazgirt Zaferiyle birlikte Anadolu’yu yurt edindiğini tarihi kaynaklar ve günümüze ulaşmış uzantılarından anlaşılmaktadır.

Canbeyliler, Anadolu’ya birkaç kısma ayrılarak önce Muş, Bitlis, Erzurum, Erzincan, Sivas, Yozgat ve Kırıkkale civarlarını yurt edindiler. Bir kısımda Anadolu’nun aşağısına doğru Elazığ, Palu, Bingöl, Diyarbakır, Adıyaman ve Şanlıurfa’yı yurt edindiler.

Osmanlı zamanında yer değiştirmeler çok olduğu için asi olan bir kısmını Suriye içlerine doğru Halep, Rakka ve Şam dolaylarına göçe zorlandılar. Dönemin Osmanlı Kudretli Padişahı Yavuz Selim Han, Canbeylilerin bazılarına Şanlıurfa Karaköprü, Bozova ve Suruç Sınırları üçgenin de yer alan Çarmelik Kervan Sarayın güvenliğini vermişler.

 Canbeyliler bu zorlamayı (Zorunlu Esareti) kabul etmeyerek, parça parça Anadolu’nun içlerine doğru geldiler. Konya Kulu, Cihanbeyli, Ankara Haymana, Kırşehir, Nevşehir, Afyon, Kütahya ve Karaman civarlarına yayılmışlardır.

  Bu göçten sonra uzun dönem, Güneydoğu, Doğu Anadolu ve Şanlıurfa’nın çeşitli bölgelerinde kendi halinde yaşamışlardır. En son Osmanlı döneminde yani Hükümdar Yavuz Sultan Süleyman döneminde bir kısım Canbeyli Aileleri göç etmek zorunda bırakılmışlardır.

Bugün ki! Adıyaman Gölbaşı, Malatya Pütürge, Konya Cihanbeyli ve Ankara Haymana’ya kadar uzanırlar. Kalan Canbeylilerde Erzurum, Muş Bingöl, Bitlis, Van ve Şanlıurfa Karaköprü, Eyübiye, Haliliye, Siverek, Hilvan ve Bozova ilçelerine yerleşirler.

Şanlıurfa Karaköprü, Eyübiye, Haliliye, Siverek, Hilvan ve Bozova İlçelerinde kalanlara da söylediğimiz gibi dönemin kudretli Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Süleyman Han hazretlerde 15 Ramazan 928 Hicri (Cuma) Tarihli bir Osmanlı Fermanı ile görev verilmiştir. Bu Ferman son olarak 28 şevval 1113 Hicri tarihli bir Osmanlı fermanı dönemin Padişahı II. Mustafa’da yeniliyor. Şuanda Şanlıurfa İli Bozova ilçe sınırlarında bulunan ama özellikle Suruç İlçesi ve Merkez İlçe Karaköprü’ye daha yakın olan Ülkenin önemli geçim kaynaklarından olan önemli bir kervansaraylardandır. Çarmelik Kervansarayının İşletmesini 2 defa Canbeylilere vermişti. “Şanlıurfa İli, Bozova İlçesi, Kanlı Avşar Civarı Büyük Han Köyü'ndedir. Kesin inşa tarihi tam olarak bilinmeyen yapıdandır. Evliya Çelebi’nin söz etmiş olması 17. yüzyıl ortalarında mevcut olduğunu göstermektedir. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde, Suruç'tan kalkarak batıya doğru iki saatte Çar Melik Kalesi’ne ulaştığını, burasının dört hükümdar (Çar Melik) kardeş tarafından yapıldığı için bu ismi aldığını belirtir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden daha çok, Suriye Arap geleneklerinden izler taşıyan özgün konumu ve yöredeki “HAN” yapılarının nadir örneklerinden olması bakımından çok önemli bir eserdir.” Uzun yıllar işletesi elinde olan bu (Canbeyli Aşireti) aile daha sonra işletmeyi yani hanı bırakarak, Tarım ile uğraşmaya “yapmaya” başlarlar.

Bu aşiret reisleri dört baba olup, Canbek (Demircik), By ve Kç. Çıtıkale, Dörtmağara, Topik, Bazik ve civarındaki köylerde yer almışlardır. Urfa’nın kurtuluşunda görev almışlardır.

Yani kurtuluş savaşına katılan aşiretlerin ayrıca geçmişleri uzun yılara dayanmaktadır.

Osmanlı dönemi Orta, İç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun büyük aşiretlerinden olup, çok dağılmış şekildedirler. Osmanlı Devleti'nin aşiretlere yönelik iskân ve yurt verme siyasetine uygun olarak bu bölgelere (Anadolu'ya) yerleştirildiler. Bu aşiret (Canbeyli “Obası” Aşireti) Dulkadiroğlu Türkmenlerinden oldukları da belirtilmektedirler. Canbeyliler (Obası) Aşireti, Türkmen aşiretinden ve Oğuzların Iğdır Boyundan oldukları Osmanlı Tahrir defterlerinde belirtilmektedir.

Kısaca ve ayrıca!

“Tarihlere kısaca en yakın zamana bakarak tarihçilerin yazdıkları (1849-1971 yılları arasındaki SELNÂME-İ DEVLET-İ ALİYYE-İ OSMANİYYE'DE mülki taksimatında yer alan aşiret kaynaklı nahiye olarak, Halep Eyaleti Urfa sancağında (AŞİRET-İ CANBEYLİ) Bozok Eyaleti'nin Bozok Livasında (AŞİRET-İ CİHANBEĞLİ) ve Konya Livasının da (AŞİRET-İ CİHANBEĞLÜ) bu aşiretin adı geçmektedir.”

Bir sonraki yazı dizimde Şanlıurfa da buluna tüm aşiretleri yazmaya gayret edeceğim.

 

Haberi Hazırlayan: Yakup CANBEYLİ Gazeteci & Spor Yazarı