BİR FOTOĞRAF VAR Kİ, ÜSTÜNDE KAÇ YAMA VAR BİLİNMEZ

            Ülke olarak düşmandan kurtulmasına kurtulduk ama Ülke olarak her şeye ihtiyacımız vardı. Bu nedenle özümüzden ödün vermeden kendi ayaklarımız üzerinde durmanın gayreti içindeydik. Ülke olarak kendi kendimize yetmeyi bilmeliyiz.        

            Yine sosyal medyada dolaşırken oltama takılan resmi değerlendirmek istedik. 

Muhtemelen 1930 & 1940’lı yıllara ait bir fotoğraf.

Bu muhterem bey efendinin pantolonda kaç yama var ama gayet rahat bir şekilde stüdyoda fotoğraf çektiriyor.

Bey Efendi pantolonundaki yamalardan ve üst başının çok düzgün olmadığından hiç utanmıyor….

O zamanlar.

UTANMA DUYGUSU yok mu idi..?

Vardı tabii ki..!

Hem de bugünlerden çok daha yaygın ve muhafazakâr bir utanma duygusu vardı ve de HAYÂ denirdi o duyguya.

Lâkin bugünün utanma duygusu ile o günlerin Hayâsı değer yargıları açısından çok farklıydı.

O yıllarda Hırsızlıktan, Yalan söylemiş olmaktan, Rüşvet almaktan, Dolandırıcılık yapmaktan, Yolsuzluk yapmaktan haya duyulurdu ve Ar edilirdi. Namuslu İnsanın “Adamın” elbisesinin yamasından utanılmazdı...

Şu anda ise ahlâk değer yargıları değişti, daha da doğrusu ahlâk kavramı yok oldu gitti diye biliriz.

Şimdilerde ise fakirlikten utanılıyor da namussuzluktan hiç utanılmıyor...

Tam aksine gayrı meşru yollardan Para ve Makam kazananlara işini bilen, Helalinden alın teri ile çalışıp ekonomik yönden geri kalanlara da işini bilmeyen deniyor.

Kısacası namussuzluğun adı işini bilen olmuş.

Ne ilginçtir ki!

Helal harama dikkat etmeyenler toplumumuzda itibar görüyor.

Bu tip insanlar toplumun büyük bir çoğunluğu tarafından saygı görmüşler ve hala da görüyorlar.

Her zaman olduğu gibi resimdeki gibi insanlara saygımız sonsuz olmalıdır.

Asıl bu insanlar günümüzde kalmadı.

Bir sonraki haber yazımda görüşmek üzere Allaha emanet olun.

 

Haberi: Yakup CANBEYLİ Gazeteci & Araştırmacı