CHP'li Alagöz: Hükümetlerin Görevi Yaraların Sarılması Değil, Felaketlerin Önlenmesidir

Alagöz’ün açıklamasında, 2018 Çorlu tren kazasından başlayarak, çeşitli felaketlerde hükümetin yeterli önlem almadığını ve sonrasında sadece "yaraları saracağız" şeklinde açıklamalar yaptığını belirtti. Alagöz, şu olaylara dikkat çekti:

2018 Çorlu Tren Kazası: Rayların bakım ve denetimlerinin yapılmaması nedeniyle meydana gelen kazada 25 kişi hayatını kaybetti. Hükümet, "hesabını soracağız" dedi fakat 6 yıl süren dava sonucu ancak ceza verilebildi.

2020 İzmir Depremi: 117 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan deprem sonrası hükümet, "yaraları saracağız" dedi fakat deprem konutları dört yıl sonra tamamlanabildi.

2021 Batı Karadeniz Sel Felaketi: HES kapaklarının patlaması ve dere yataklarına verilen imar izinleri sonucunda 97 kişi hayatını kaybetti. Hükümet yine "yaraları saracağız" dedi.

2022 Isparta’daki Kar Yağışı: 72 saat boyunca elektrik verilemedi, soğuktan donan vatandaşlar ocakta kaynattıkları suyun buharıyla ısınmaya çalıştı. Belediye Başkanı ise "bereket yağıyor" dedi.

2023 Depremleri: 11 ilde meydana gelen büyük depremde üç gün boyunca yardımlar ulaştırılamadı, binlerce insan enkaz altında kaldı ve hâlâ kayıplar bulunamıyor. Binlerce insan konteynırlarda yaşam mücadelesi veriyor.

2023 Şanlıurfa ve Adıyaman’daki Sel: Daraltılan dere yatakları nedeniyle yaşanan selde 20 kişi hayatını kaybetti, suyu tahliye etmek için yeterli araç bulunamadı.

2024 Erzincan İliç Siyanür Faciası: 9 işçinin yaşamını yitirdiği siyanür faciasının ardından çevre felâketinin boyutları gizlendi.

2025 Bolu/Kartalkaya Otel Yangını: Denetimsiz bir otelde çıkan yangında 78 kişi yaşamını yitirdi.

Alagöz, bu olayların hepsinde yeterli tedbirlerin alınmadığına dikkat çekerek, "Hükümetler yeri geldiğinde vatandaşın yarabandı olmalıdır, fakat hükümetlerin asli görevi yarabandı olmak değil, yara oluşumunu önlemektir" ifadelerini kullandı. Ayrıca, halk arasında sıkça söylenen "eşeğini sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a emanet et" deyişini hatırlatarak, insanların işlerini düzgün yapmayıp, her şeyin Allah’a havale edilmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını belirtti.

Alagöz, hükümet yetkililerine ve kamu kurumlarındaki idarecilere seslenerek, her canın kıymetli olduğunu ve bu tür felaketlerin önlenebilmesi için gereken önlemlerin bir an önce alınması gerektiğini söyledi.