EKMEK NİMETTİR
Peygamberler Şehrin de Analarımız ekmeğin önemini öyle bir anlatılırdı ki! Yerimiz de dona kalırdık. Eğer yatakta ekmek kırıntısı olursa ve onun üzerine yatılırsa kişinin gece kötü kâbuslar göreceğine ve rahatsız edileceğine inanılır.
Ekmek sadece kutsallık yönüyle değil aynı zamanda bereketin sembolü olarak da değerlendirilmiştir. İnsan beslenmesinde çok büyük yeri olan ve toplumumuzda kutsal olarak kabul edilen ekmek, çok miktarda üretilip tüketilmekte ve ne yazık ki bir o kadar da israf edilmektedir. İsraf edilen her bir ekmekle çiftçinin alın teri, emeği ve çabası da israf edilmektedir.
Peygamberler Şehrinin atası Hz. İbrahim’in çok malı vardı. Allahu Teala’ya, Ya Rabbi bu kadar malın şükrünü eda edemiyorum. Lütfen birazını al diye dua eder. Allahu Teala, Öyleyse ekmeği ayakta ye ya İbrahim diye vah yeder.
Hz. İbrahim ekmeği ayakta yemeye başlar. Fakat kırıntılar dökülmesin diye boynuna mendil bağlar. Bu sayede kırıntılar mendile dökülür ve sonra onu da yer. Hz. İbrahim’in malı daha da çoğalır.
Yine Allah’a dua eder...
Allah şöyle vah yeder; Sen ekmek kırıntısına hürmet ettiğin sürece ben senden malımı esirgemem Ya İbrahim.
Öğrencilik yılarımda Hem Şanlıurfa’da ve Hem de Sivas’ta öğrenciler için çorbanın yanında ekmeği bol verirlerdi.
Hâlâ var mı böyle sınırsız ekmek veren lokantalar acaba.
Birçok öğrencinin, garibanın gününü kurtaran geçmişe ait bir görüntü bu.
Bir kâse mercimek çorbasıyla iki ekmeği yiyen bilirim.
Benim de ekonomik olarak çok kısıtlı olduğum gençlik zamanlarımda kurtarıcım olmuştur...
Böyle güzel lokantalardan Allah razı olsun.
Haberi: Yakup CANBEYLİ Gazeteci, Yazarı & Araştırmacı