Küresel piyasalar karışık seyrediyor

Dünya ekonomilerinde devam eden enflasyon korkusu ve resesyon riski neredeyse bütün varlıklarda fiyatlamaları zorlaştırıyor.

Merkez bankalarının temmuz toplantısında alacağı kararlarda önemli yer tutacak olan makroekonomik veri takviminin yoğunlaşmaya başlaması risk iştahını törpülerken, jeopolitik risklere karşı atılan adımlar da yatırımcıları temkinli olmaya zorluyor.

Dün, ABD'de dayanıklı mal siparişleri, mayısta aylık bazda yüzde 0,7 artarak piyasa beklentilerinin üzerinde yükseliş gösterirken, söz konusu verinin ülkede enflasyonist seyrin güçlü kalmayı sürdürdüğüne işaret ettiğine yönelik endişelerle pay piyasalarında risk iştahı zayıfladı.

Öte yandan, devam eden görüşmelerde G-7 ülkelerinin Rusya'ya yeni yaptırım kararı alması ve Rus petrolü için bir tavan fiyat belirlenmesi konusu da, halihazırda arz sıkıntılarının etkili olduğu petrol piyasasının daha da sıkılaşabileceği korkusuyla petrol fiyatlarını destekledi.

Brent petrolün varil fiyatı dün yüzde 2,3 artışla 111,2 dolara çıkmasının ardından, yeni günde de önceki kapanışın yüzde 0,9 üzerinde 112,2 dolar seviyesinde dengelendi.

Tahvil piyasalarında yatay bir seyrin hakim olduğu gözlemlenirken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda temmuz toplantısında 75 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılırken, eylül toplantısında 50 baz puan faiz artırılacağına ilişkin beklentiler güçleniyor.

Bu gelişmelerle dün New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,30, Nasdaq endeksi yüzde 0,72 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,20 değer kaybetti. ABD'de endeks vadeli işlem kontratları yeni güne ise yatay seyirle başladı.

Avrupa'da hafta boyunca açıklanacak enflasyon verileri yatırımcıların odağına yerleşirken, piyasaların söz konusu verilere karşı hassas olması ve oynaklığın artması bekleniyor.

Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) da temmuzda politika faizini 25 baz puan, eylülde ise 50 baz artırması bekleniyor. Bununla birlikte açıklanacak makroekonomik verilerin enflasyona ilişkin güçlü işaretler taşıması durumunda ise belirsizliğin ve oynaklığın güçlenme ihtimali bulunuyor.

Dün, Avrupa borsaları küresel piyasalara paralel karışık bir seyir izledi ve Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,52 ve İngiltere'de FTSE 100 yüzde 0,69 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,43 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,86 değer kaybetti. Avrupa'da endeks vadeli işlem kontratları yeni güne ise düşüşle başladı.

Asya pay piyasalarında risk iştahı kapanışa yakın güçlenirken, sanayi hisseleri bölgedeki alış ağırlıklı seyirde etkili oluyor.

Japonya'nın 10 yıllık tahvil faizleri tekrar yüzde 0,25 seviyesine yaklaşırken, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) piyasalara müdahale etmesi bekleniyor.

Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,39, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,10 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,30 değer kazanırken, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,64 geriledi.

Yurt içinde, dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,97 azalışla 2.529,26 puandan tamamladı.

Dolar/TL ise dün yüzde 1,9 azalışla 16,5570'ten kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 16,5710 seviyesinde işlem görüyor.

Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise Almanya'da tüketici güven endeksi, ABD'de ise dış ticaret açığı, konut fiyat endeksi ve tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.500 ve 2.480 seviyelerinin destek, 2.560 puanın direnç konumunda olduğunu söyledi.