Şanlıurfa TYB'de Dijitalleşme ve Yapay Zeka konuşuldu

DİJİTALLEŞMENİN İHTİYAÇTAN ÇOK BU ÇAĞDA ZORUNLULUK OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ

 

“Bugün bu toplantıya bizleri davet ettiğiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum. Başkan Mahmut Hocamız başta olmak üzere Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şanlıurfa Şubesi üyelerine, sizlere selam, sevgi ve saygılarımı iletiyorum” diyen Harran Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı, Şanlıurfa TEKNOKENT Genel Müdürü Doç. Dr. İbrahim Berkan Aydilek, şöyle konuştu;

“Öncelikle size bir müjde vereyim; Muhtemelen her hafta farklı bir konuğunuz veya bir arkadaşınızı getiriyorsunuz, onunla birlikte geliyorsunuzdur. Bu haftaki konu Dijitalleşme ve Yapay Zeka başlığı altındaydı. Ben kendimde Ulu Camiye gittim, döndüm. Dursun Hocam da farklı bir lokasyona gitmiş, dönmüş. Bizim geçmişte bir tecrübemiz vardı, bulamadığımız konumları Google haritalara ekliyorduk. Bugünde burayı ekledik. İşte 5-10 dakika geçmedi, daha önce biz ekleme konusunda rozet aldığımız için eposta geldi. Diyorki; Şair Nabi Evi için haritaya yaptığınız ekleme nedeniyle teşekkür ederiz, katkılarınız için teşekkür ediyoruz. Google Haritalar bize ilk aşamada böyle bir dönüş yaptı. Hayırlı uğurlu olsun. Her dostumuz, arkadaşlarımızla paylaştığımızda bu günü mutlu oluyoruz. Zaten Dursun Hocamız da bizim de mesleğimiz de bu. Yani Dijitalleşmeyi daha iyi bir şekilde bundan daha iyi anlatamazdık. Yine somut örnek, mesela; Katma Değer nedir desek. Çiftçimizin çok kıymetli bir şekilde, gerçekten büyük zahmetle üretmiş olduğu pamuğu 20 lira, 25 lira, 50 lira, fakat aynı şekilde bunu bir x markalı bir tişörte dönüştürdüğümüz zaman bakıyorsunuz Bin lira, 2 Bin lira gibi %100 pamuk tişört, daha da ötesi daha yüksek rakamlara satılıyor. Bir tişörtte 200 gr olduğunu düşünsek, 20 liraya, yani 50 liraya bizlerin, çiftçimizin ürettiği pamuğun çok yüksek değerlerle geri aldığımızı görüyoruz. Aynı şekilde mısırı, buğdayı veriyoruz, karşılığında bir cep telefonu alıyoruz. Yani katma değeri tarif ederken bu şekilde tarif etmeye çalışıyoruz. Demir, 1 Kg demir bir saatin içersindeki yaya dönüştüğü zaman çok daha farklı bir kıymet kazanıyor. Bugün günümüzde, 1 Kg Yazılım ne kadar? Dediğimizde bunu cevaplayamıyoruz. Günümüzde hepimizin çok hassas olduğu bir konu, Savunma Sanayii. Güçlü olunca bu konuda, dünyada söz sahibi ülkeler durumuna geldik. Çok hayal etmek lazım. F16’nın içersindeki kullandığı bir yazılım, düşman tanıma sistemi veya bugün İHA’larda, SİHA’larda kullanmış olduğumuz yazılımlar, yada normal rutin bir fabrikanın dijitalleşmesiyle birlikte kullanılan yazılımlar bizim için farklı anlamlar ifade ediyor ve hayatımıza çok büyük hayati değerleri kattığını söyleyebiliriz. Ve günümüzü adlandırırken Bilgi Çağı, Dijital Çağ, Yazılım Çağı olarak adlandırdığımız farklı farklı, eş anlamlı cümleler kullanıyoruz. Bugün baktığımız zaman, ‘Ben Cep Telefonu kullanmıyorum’ deme şansımız kaldı mı? Yani 10 sene öncesinde belki ben cep telefonu kullanmıyorum, kimse beni aramasın, bulmasın vs kabul edilebiliyordu ancak bir baktık bir süre sonra herkes kullanıyor. Daha sonra ‘Sosyal Medya hesabımı kullanmıyorum’ gibi bir ifade. Bunlar, içinde bulunduğumuz toplumda adapte olmamız için artık ihtiyaçtan çok, zorunluluk hale gelmiş. Çünkü bilgi kaybına maruz kalıyorsunuz. Siz sevdiklerinize ulaşamıyorsunuz, sevdikleriniz size ulaşamıyor. Dolayısıyla bu Dijitalleşmeyi ihtiyaçtan çok bu çağda zorunluluk olduğunu görüyoruz.”

 

YAPMAK İSTEDİĞİMİZ, TEKNOLOJİYE ULAŞAN BİR NESİL, BİR TOPLUM HALİNE GELEBİLMEK

 

Harran Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı, Şanlıurfa TEKNOKENT Genel Müdürü Doç.Dr. İbrahim Berkan Aydilek, konuşmalarına şöyle devam etti;

“Pandemi zamanında evlere kapandık, dünyaya açılan kapımız, tabletlerimiz, bilgisayarlarımız oldu. Çok uzaklardaki sevdiklerimizle bugün görüntülü görüşmeler yapıyoruz. Yani tarihte bugün 5-10 senenin, 20 senenin çok kısa olduğunu söyleyebiliriz. Bugün bunları yapan bir noktadayız ki, Dijital bir şekilde teknoloji ilerliyor. Belirli yıllar sonra acaba neler yapılabilir, neler yapılacak. Yani Bin sene öncesine döndüğümüz zaman, bir komutanın hayali, 2 ordunun, 2 kanattaki ordunun hemen haberleşmesiydi. Biz bugün Kapaklı Pasajına gitsek, bir Telsizi bugün 100 lira, 200 lira, 300 liraya

alıyoruz ama, Bin sene önce böyle bir şey alınsa dünyaya diz çöktürülürdü. Çünkü çok hızlı bir şekilde iletişim kuran Orta çağda organize olacak ve karşısındaki düşmanı alt edecekti. Ama bu, havadan ses gönderme, havadan sinyal gönderme meselesi orta çağda henüz bilinmediği için ordular yeniliyor yada teknik, teknolojik olarak üstün gelebilirse galip oluyordu. Bizimde bugün yapmak istediğimiz, yapmaya çalıştığımız şey, ilk olarak teknolojiye ulaşan bir nesil, bir toplum haline gelebilmek. Bu konuda çalışmalarımızı yapıyoruz.”

 

FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZ ZULÜM ALTINDA

 

Harran Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı, Şanlıurfa TEKNOKENT Genel Müdürü Doç. Dr. İbrahim Berkan Aydilek, konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Hepimizi üzen ve yaralayan bir konu; İsrail-Filistin olayları. Ben buradan da İsrail’i lanetliyorum. Gerçekten de bu gün Filistinli kardeşlerimiz zulüm altında. Allah yardımcıları olsun. Bizleri de onlara yardımcı eylesin. Bu işin rasyonel, akılcı bir şekilde çözülmesine baktığımız zaman, bir tarafta Demir kubbe denilen bir yapıyı kuran bir düşman var. Yani herhangi bir yerden bir roket ateşlendiği zaman hangi hızla, hangi açıyla seyrediyor, bunu tespit etmek ve arkasından sizin füzenizi ateşleyerek onu 3 boyutlu bir havada yani x,y,z’nin olduğu bir havada yakalayıp vurması lazım. Yani milisaniyelerin hesabı yapılan, fiziği, matematiği, mühendisliğin içerisine girdiği bir teknoloji. Şimdi biz bu demir kubbe versiyon 2’yi, yerli kubbeyi yapmadığımız sürece, yani teknolojiyi ileri götüremediğimiz sürece burada istediğimiz şekilde zaferle ayrılamayabiliriz. Onun için bunun arkası yapısını düşünmek lazım. Yani analitik düşünmek lazım, mantıklı düşünmek lazım. Biz acaba bugün hangi konularda ne yaparsak 10 sene sonra, 20 sene sonra, 30 sene sonra bu meseleyi istediğimiz ölçüde çözebiliriz. Bunları da düşünmesi için öğrencilerimize de, dostlarımıza da, arkadaşlarımıza da bu konularda ödevler veriyoruz. O şekilde yetiştiriyoruz öğrencilerimizi de. İnşaallah hep beraber arzu ettiğimiz noktalara geleceğimize inanıyoruz. Bu konuda da ümitvarız.”

 

BUGÜN YAPAY ZEKA VE ENDÜSTRİ 4-0’DAN BAHSEDİYORUZ

 

Harran Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı, Şanlıurfa TEKNOKENT Genel Müdürü Doç.Dr. İbrahim Berkan Aydilek, konuşmasını şöyle sonlandırdı;

“Bilişim önemli dedik; insanoğluna baktığımız zaman Avcı toplumu, Tarım toplumu, Endüstri toplumu, Bilgi toplumu ve süper akıllı bir topluma doğru ilerliyor. Her geçişte eleştiriler oyluyor. Yani tarlada, karasabandan traktöre geçiş sürecinde de, traktör çiftçiliği bitirecek mi, yada bu işimizi elimizden mi alacak gibi konuşmalar olmuştur. Tahmin ediyorum burada da aramızda çok kıymetli Yazarlarımız, Şairlerimiz var, Yazının icadında belki tartışmalar çıkmıştır. Yani yazı artık hafızamızı köreltecek mi? Her şeyi hafızamıza atıyorduk ama, şimdi bunu bir yere yazınca ne olur gibi tartışmayı da, insanoğlunun fıtratında var zaten, iyisini bulmak için bununla ilgili kafa yormak gerekiyor. Buda bize bahşedilmiş önemli bir özellik. Yazılımı siz kendiniz yapmıyorsunuz, teknolojiye hakim olmanız mümkün değil. Bugün Yapay Zeka ve Endüstri 4.-0’dan bahsediyoruz. Artık Kompitür Computer kelimesi yani Türkçe kullanımı Bilgisayar kelimesi aslında İngilizce kelime olarak Compute’den geliyor. Yani hesaplamaktan geliyor. Türkçe’ye Bilgisayar olarak geçirmişiz. Bilgisayarlar sayısal işlemleri insanlara göre çok daha hızlı ve daha yüksek bir doğruluk oranı ile yapar. Örneğin çok basamaklı bir sayıyı çarpmak insana zor gelir ama, işportadan aldığımız basit bir hesap makinesi bile çok çabuk ve daha doğru olarak bunları yapabiliyor, dolayısıyla yapay zeka ile bir amacımız da günlük hayattaki problem ve işlerimizi bilgisayarların hızlı çözebileceği bu şekildeki sayısal hale çevirmeye çalışmaktır.”

 

Harran Üniversitesi Yazılım Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dursun Akaslan da; Cuma sohbetine katılanların hepsinin Yazar ve Şair mi olduğunu, gençlerin de Şair/Yazar olup olmadığını sorunca, TYB Şube Başkanı Prof.Dr. Mahmut Kaya da, TYB Şanlıurfa Şubesi Cuma Sohbetlerine katılanların hemen hepsinin Şair ve Yazar olduğunu, gençlerin ise Şairsever gençler ve Harran Üniversitesi öğrencileri olduğunu söyledi.

 

YAZILIM MÜHENDİSLİĞİ, TIP FAKÜLTESİ, ECZACILIK, DİŞ HEKİMLİĞİ GİBİ ÖNEMLİ

 

Harran Üniversitesi Yazılım Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dursun Akaslan, öncelikle kendini tanıtarak Yazılım Mühendisliği Bölümü’nün Harran Üniversitesi’ne nasıl kazandırıldığını anlattı. 2021 yılında kurulumu gerçekleştirilen Yazılım Mühendisliği Bölümü Rektörümüz Prof. Dr. Tahir Güllüoğlu’nun dijitalleşme ve yazılım konularına önem vermesiyle birlikte hızlı bir şekilde 2023 yılında öğrenci aldığını belirtti. Harran Üniversitesi’nde Tıp Fakültesi, Eczacılık, Diş Hekimliği ve İlköğretim

Matematik Öğretmenliği Bölümlerinden sonra ÖSYM istatistiklerine göre Harran Üniversitesi’nin en yüksek puanlı öğrenci alan 5. Bölümü olduğunu vurguladı.

 

TEKNOLOJİ BAZEN İNSANLARI, TOPLUMLARI YÖNLENDİRİYOR

 

“Yazılım o kadar önemli ki, bütün dünya gittikçe ona doğru kayıyor” diyen Harran Üniversitesi Yazılım Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Dursun Akaslan, konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Günümüz Bilgisayar Mühendisliği Bölümleri bile bu konuda yetersiz kalıyor. Bilgisayarın kendi içerisinde Donanım, Bilgisayar Bilimleri ve Yazılım diye 3 ayrı anabilim dalı var. Artık o kadar tekelleşme olmuş ki, örneğin, işlemciler artık sadece belirli fabrikalar tarafından üretiliyor. Ülkemizin kendi işlemcisini üretmesi oldukça önemli. Fakat, Bilgisayar Mühendisliği ve Yazılım Mühendisliği Bölümü mezunlarının sadece çok az miktarı bu alanda istihdam edilebilir. Artık hangi ürünü söylerseniz şimdi kesinlikle onun belirli bir fabrikası var. Kişilerin artık bilgisayar donanımına ilişkin fabrikalarda çalışma imkanı yok. Ama şu telefonu alır, Google Play’e girersiniz içersinde yüzlerce yazılımı görürsünüz. Telefon belki değişik markalardır ancak içindeki yazılımlar milyonlarcadır. Çünkü ihtiyaç çok. Yazılım Mühendisleri çalışmaya mecbur. Mesela içersindeki oyunlardan biri bitiyor, biri başlıyor, yüzlercesi var. Artık kimse telefonu kolaylıkla değiştirmiyor ama kullanmakta olduğu uygulamalar hızla değişiyor.Biraz bu konu üzerinde düşündüğümüz zaman, bu yazılım talebinin bir şekilde karşılanması gerekiyor ki, bunu da yapan şimdi Yazılım sektörüdür. Yazılım da Bilgisayar Mühendisliğinden doğmuş bir alan. Yazılım Mühendisliğinin ardı peşinden Yapay Zeka Mühendisliği, Sanal Gerçeklik, Siber Güvenlik gibi bölümlerle çeşitlenecektir. Şu an Üniversitelerimizden biri Türkiye’de Yapay Zeka Mühendisliği Bölümünü açtı. Şu gerçek ki, dünya artık bu tarafa doğru kaymaya başlıyor. Kabul edelim yada etmeyelim, Teknoloji bazen insanları, toplumları yönlendiriyor.

 

STRATEJİK PLAN

 

Şu an 2024 / 2028 yılı arası Stratejik Planı güncelliyoruz. Bizim temel amacımız, gerçeklerden kopuk olmak yerine Şanlıurfa ve bölgenin gerçekleri ile uyumlu çalışma alanları belirlemektir. Şu an Rektörlüğümüz ile yaptığımız görüşmelerde Arkeoloji, Gastronomi, İlahiyat, Tarım ve Turizm alanlarının bölge için önemli olduğudur. Bu 5 gerçekten biz kopamayız. Bizim hedefimiz Üniversite olarak bu 5 gerçeği nasıl iyileştirebiliriz. Tarımda ARGE nedir? Kurumsallığı nasıl sağlarız? Endüstri 4.0’a nasıl geçeriz? Verimliliği nasıl sağlayabiliriz? Zaten şu an en çok konuşulan konu, Dijital Tarım. Çünkü su, özellikle kuraklık ve küresel ısınma bizi bekleyen tehlikelerden biri ve dünyanın kabul ettiği bir durum. Şu an Ziraat Fakültelerimizde bölümler, ‘Kuru Tarıma nasıl geçeriz?’ Veya Damlama işlemini nasıl yapabiliriz? Yağmur suyu yağdığı zaman bunun hasadı nasıl olacak. Şu an uydudan nerenin neye ihtiyacı var takip ediliyor. Bizim Üniversite olarak temel amacımız, bölgenin ihtiyaçları ile ilgilenmek. Yazılım Mühendisliği de bölgenin ihtiyaçlarına nasıl çözüm olabilir üzerine görevler almaktadır.”

 

TYB Şanlıurfa Şube Başkanı Prof. Dr. Mahmut Kaya ise, Cuma Sohbetlerine katılan konuşmacı Öğretim üyesi Hocalarımıza ve TYB üyesi ve misafirlere katılımlarından dolayı teşekkür etti.