BU GÜN URFA’NIN KURTULUŞU
BU GÜN URFA’NIN KURTULUŞU
Bu gün Şanlıurfa Kurtuluş Savaşının 105. Yıllını kutlamanın mutluluğunu ecadımızın torunları olarak yaşamaktayız. Bu gün yaşanmış olan Kurtuluş Savaşını ecdadımızdan aldığımız bayrağı çocuklarımıza aktarmanın mutluluğunu yaşamaktayız. Aileni fertleri olarak bu mutluluğu yaşamanın hazırzına bir kez daha vardım.
Urfa’nın Kurtuluş Savaşında aşiretleri büyük önemi vardır. Bu aşiretlerden biride Urfa tarihi kadar eski bir aşiret olan Canbeyli Aşiretidir. Canbeyli Aşiret Urfa Kurtuluş Savaşında büyük emekleri olmuştur.
Bu aşiretle birlikte birçok aşirette vatanın birliği için her zaman olduğu gibi görevlerini yapmışlardır. Özellikle Aşiret üyeleri 11 Nisan Urfa Kurtuluş Savaşı sonrasın da fakiride, zenginide, köylüsüde, şehirliside ve herkez bir tarafa çekilerek normal hayatlarını idame etmeye çalıştılar.
Kurtuluş Savaşı sonrasında Gazilerimizin asli görevleri olan Çiftçi ise köyüne, Esnafsa işinin başına, görevli ise görevinin başına döndüler. Urfalılar ve Aşiret üyeleri normal hayatlarına dönerek işlerinin başına gittiler.
Urfalım, Şehirlisiyle, Köylüsüyle ve Aşiret mensupları ile hiçbir durumu beklemeksizin her zaman kadirşinastırlar. O dönemlerde kurtuluş hikâyeleri bir birlerine anlatarak günümüze kadar geldi.
Bazı büyüklerimiz Gazilik yardımı “Maaşı” almaya bile gitmediklerini söylüyorlardı. Bu maaşı “GAZİLİK” alırsak ölmemiz gerekir. O kadar ki ayıp olarak bir şeydi onlar için. Bu nedenle Urfalı hemen hemen hiçbir Gazi yardım almak için kendini açıklayamazdı. Aşiret mensupları ve köyde kalanlar yani Çiftçiler o dönem tarım bereketli olduğundan durumları da iyi idi.
Gazilik belgelerinin çoğu gelmesine rağmen yerinde kalmış birçok kimse bu belgenin gelip gelmediği dahi bilmedikleri için almaya veya ben Gazi’yim diye yazmaya bile gitmemişler. Urfalının öyle görünmeyen kahramanlar var ki! halk arasında yalnız bilinirlerdi.
Urfa’nın köklü ve en büyük aşiretlerinden olan Canbeyli Aşireti, Urfa’nın Kurtuluş Savaşında yerini alarak vatan satında görevini yapmıştır.
Bu “Canbeyli Aşireti” aile reisleri beş (5) baba olup, şuan ki Şanlıurfa İli Karaköprü İlçesi eski adı Canbek (Resmi adı Demircik Köyü “Kırsal Mahallesi”), Büyük ve Küçük Çıtıkale, Küçük Tülmen, Birris, Dörtmağara, Topik, Bazik ve civarındaki “Kırsal Mahallelerde” köylerde yer almışlardır.
Urfa’nın Kurtuluş Savaşı sırasında Canbeyli Aşiretin büyüklerinde Mustafa oğlu Âlim, Hoca ve Molla Muhammed bey (Muhammed-i Musto) önderliğinde aşiret arasında toplaya bildiği tüm yardımları da Milist “Urfa Çetelerine” Kuvay-i Milliye güçlerine iletirdi. Batı Cephesi Köy Milistleri Komutanı olan Muhammed-i Musto (Molla Muhammed) aynı zamanda Âlim ve Hoca idi. Görülmeyen ve görülmek istemeyen büyük Alim ve Hoca olan Gazi Mola Muhammed beyi (Muhammed-i Musto’yu) sizlere aktaracağım.
Urfa’nın Kurtuluş Savaşında Canbeyli Aşireti olarak toplamda 125 Süvari “Atlı” 170’de yaya olarak savaşçılar "Milistler Köy çeteleri" olarak katılmışlardır. Urfa Milist “Çetelerinin” güçlerinin iaşelerini de olduğunca kendileri (28 Büyükbaş Hayvan, 154 Küçükbaş Hayvan Koyun, Keçi’nın yanı sıra Horoz ve Tavuk’ta) karşılamışlardır. Bunun yanında Buğday, Arpa ve Un yarımı da zaman içinde yapılmıştır. Kuva-i Milliye Ordusuna yani dönemin komutanı Ali Saip Bey komutanlığında görev yapmışlardır.
Ali Saip Bey'in jandarma komutanı olarak atanmasından sonra yapılan çalışmalarla 3 bin kişilik bir kuvvet meydana getirildi. Hacı Mustafa Hacıkamiloğlu başkanlığında oluşturulan Kuva-i Milliye ordusu 7 Şubat 1920'de şehirdeki Fransız komutana bir ültimatom vererek 24 saat içinde Urfa'yı boşaltmalarını istedi. Fransız komutanın zaman kazanmaya yönelik cevabı ve devreye İngilizleri sokarak Osmanlı Hükümetine baskı yapmaya kalkışmaları üzerine 8-9 Şubat gecesi Fransızlara karşı taarruza geçildi. Çarpışmalar 10 Nisan'a kadar devam etti. Bu tarihte Fransızlar, birliklerinin yarısını kaybetmiş olarak Urfa'yı terk ettiler.
Ayrıca Mustafa Kemal’in kolordulara yayınlamış olduğu genelgenin sonucunda bölgede Fransızlara yönelik Kuvay-ı Milliye harekete geçti. Ültimatomlar ve uyarılar sonuç vermeyince Urfa, Hilvan, Viranşehir, Siverek Köy Milisleri ve Halk top yekün, Müdafaayı Hukuk Cemiyeti ile birlikte 9 Şubat'ta Urfa’ya girdi.
Canbeyli Aşireti, Kuva-i Milliye Ordusu ile birlikte işgalci Fransızları ta ki! Tılfındır tepesinden, aşağıya indirerek, Akabe yoluna Suruç yoluna (Eski Antep yolu) koyarak yollanmasını sağladıktan sonra görevlerini “Vazifelerinin” layıkıyla yapmanın mutluluğuyla tüm Urfa halkına selam durarak vermişlerdir. Urfa Batı Cephesi Köy Milist Komutanı Mola Muhammed beyi (Muhammed-i Musto’yu) sesiz sedasız köyüne çekilerek ömrünün sonuna kadar Çiftçiliğin yanı sıra gönüllü hocalık yapmaya çalıştı.
Gazi Molla Muhammed Bey, (Mehemedi Musto) Miladi 13 Mart 1957 (Hicri 11 Şaban 1376 Çarşamba akşamı) vefat etmiştir. Mezarı ise Şanlıurfa İl, Karaköprü İlçesine bağlı Demircik Kırsal (Canbek köyü) Mahallesinin mezarlığında yatmaktadır. Şanlıurfa’mız gölgede kalmış görünmeyen Gazileri ve Şehit büyükleridir. Şanlıurfa’mız öyle kolay vatan edinilmedi.
Günümüz güzel bir sözle tamamlayalım. Bu sözler büyüklerimiz bize Gazi Molla’nın ağzından aktardıklarıdır.
Ya Rabbi Hastalarımıza şifalar. Dertli olanlara devalar. Borçlularımıza edalar ihsan eyle. Kimin ne sıkıntısı varsa hayır üzere gider. Hanımlarımıza, Beylerimize Halimlik ve Selimlik ihsan eyle. Çocuklarımızı Ailesine, Vatana, Milletine hayırlı evlat eyle. Çocuğu olmayanlara Salih ve Saliha evlatlar ihsan eyle. Yurdumuzu yuvamızı her türlü tabii afetten iç ve dış düşmanlardan muhafaza eyle toprağımızı bolluk bereketli eyle. Âmin diyerek çenemiz kapamayı ihsan eyle dermiş.
Haber: Yakup CANBEYLİ Gazeteci & Araştırmacı
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.