“Hani şimdi bizim soframıza haftada bir et gelir
Çocuklarımız işten eve sapsarı iskelet gelir”
Nazım Hikmet’in şiirindeki gibi görünmez doğuda hayatlar dışarıdan bakınca. Durumu iyi olsun olmasın, orta halli olsun, kıt kanaat geçinsin mümkün mertebe eksik olmaz et sofralarımızda.
Orta Anadolu’dan başlayarak İran sınırına kadar et yemekleri sofraların baş tacıdır ülkemizde. Kayseri Yağlamasıyla, bizim Urfa’nın kıymalısı(Lahmacun’u) şeklen benzemeseler de kullanılan malzeme bakımından aynıdır. Yine tiridimizle Antep yöresine ait Beyran yapılış bakımından birbirine denktir.
Üst paragrafta anlattığım sözün kısası ismi, cismi değişse de Doğuda Güneydoğuda gün aşırı hemen hemen her sofrada etli yemek yenir. Dışarıdan bakınca böyle görünür.
“İçerden yar içerden / Kes bağrım yar içerden” derler ya… Birde içine girince şehirlerin taşra mahallelerini, kırsallarını, ilçelerini, köylerini dolaşınca madalyonun diğer yüzü izhar olur.
Geçenlerde eskiden görev yaptığım ortaokulda okuttuğum evlatlarımızın oturduğu bir mahalledeydim. Kimi berberden, kimi mobilyacıdan vb. çalıştıkları dükkânlardan çıkarak yanıma koştular.
Mahallede o gün görmediğim çocuklar var bir de kimi şehrin dışında saniyede, kimi esnaf çarşılarında. Hayata dair her imkâna maddi olanaklara ilk iki satırda yazdığım Nikbinliğin şu kıtalarındaki gibi bakıyorlar mecburen:
Hani şimdi bize
Cumaları Pazarları çiçekli bahçeler vardır
Yalnız Cumaları, yalnız Pazarları
Hani şimdi biz,
Bir peri masalı dinler gibi seyrederiz
Işıklı caddelerde mağazaları
Hani bunlar
77 katlı Camdan mağazalardır
Peki bu çocuklar 60 derece Urfa sıcağında Hobby edinmek için mi çalışıyorlar? Yoksa üst şiirdeki kendilerine teşhir edilen mağazalardaki hedef gösterilen mutluluğa ulaşabilmek için mi bir nebze?
Çoğu kazandığını ailesine veriyor. Bu çocukların sofralarında besin bakımından düşük enerjili gıdalar, ucuz yemekler yeniyor.
Kurban İbadeti sosyal yardımlaşmayı sağlaması, Allah’a kulluğun beyanı vb. bilemediğimiz faydalarının yanında işte bu hayatın kenarında yaşayan, çıraklık yapan yoksul çocukların et yemesine bir vesiledir.
Hani şimdi biz haykırırız
Cevap: Açılır kara kaplı kitap zindan
Kayış kapar kolumuzu
Kıralan kemik kan
Hani şimdi bizim soframıza
Haftada bir et gelir
Çocuklarımız işten eve sapsarı iskelet gelir
Hani şimdi biz
İnanın, güzel günler göreceğiz çocuklar
Güneşli günler göreceğiz
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz