Dünya hayatı ebedi değildir. İnsan yaşayışı sebebi ile mutlak eceline doğru gitmektedir.
Buna engel olamaz. Zamanın ilerlemesi neticesinde Azrail’le buluşma vakti yaklaşmaktadır.
“Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.” (Ankebut/57)
Ayette de buyrulduğu gibi insan doğumuyla başlayan yolculuğunda arz üstündeki serüveninin sonuna (son nefesine) doğru ilerler.
Nefsi bunu kabullenmek istemese de vadesi dolan insanoğlu vefat edecektir.
Bir gün ahirete, Dünyanın faniliğine inanmayan maneviyatı zayıf bir kişiye türlü nasihatlerle anlatırlar inanmadığı vefat anını.
Adam verilen öğütlere aldırış etmez, anlatılanlar bir kulağından girer öbüründen çıkar. Reddeder akıbetinde başına gelecekleri.
Vücut işlevlerinin duracağını, bedeninin çürüyeceğini, toprağa koyulup nihayetinde yer altı haşeratı için bir konserve olacağını inkâr eder.
Bütün bu nasihatler ve diyalog sürerken meclise kalp gözü açık Derviş bir zat gelir.
Ellerini o inkârcının omzuna koyarak tüm heybetiyle yalnızca kısa bir cümle kurar. “Sen de öleceksin” der.
O vakte kadar karşısındaki nasihatçilerle tartışan adam buz kesilir. Başına gelecekleri(ölümü) idrak eder.
Yunus Emre de bir ilahisinde bu konuya ilişkin şöyle diyor:
“Gafil olma aç gözünü
Haline bak öleni gör
Göçmüş yatar kara yere
Miskinlere güleni gör
Nice yatıp da düşeni
Yılan çıyan üşüşeni
Kemikleri çürüyeni
Mezarında yatanı gör.
Aldanma mala davara
Kulluk eyle Hakk’a yara
Sevgi ile bile vara
Baki yoldaş olanı gör”
Anasayfa
Yazarlar
AHMET NAS
Yazı Detayı
Bu yazı 970+ kez okundu.
SEN DE ÖLECEKSİN
Dünya hayatı ebedi değildir. İnsan yaşayışı sebebi ile mutlak eceline doğru gitmektedir.
Buna engel olamaz. Zamanın ilerlemesi neticesinde Azrail’le buluşma vakti yaklaşmaktadır.
“Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.” (Ankebut/57)
Ayette de buyrulduğu gibi insan doğumuyla başlayan yolculuğunda arz üstündeki serüveninin sonuna (son nefesine) doğru ilerler.
Nefsi bunu kabullenmek istemese de vadesi dolan insanoğlu vefat edecektir.
Bir gün ahirete, Dünyanın faniliğine inanmayan maneviyatı zayıf bir kişiye türlü nasihatlerle anlatırlar inanmadığı vefat anını.
Adam verilen öğütlere aldırış etmez, anlatılanlar bir kulağından girer öbüründen çıkar. Reddeder akıbetinde başına gelecekleri.
Vücut işlevlerinin duracağını, bedeninin çürüyeceğini, toprağa koyulup nihayetinde yer altı haşeratı için bir konserve olacağını inkâr eder.
Bütün bu nasihatler ve diyalog sürerken meclise kalp gözü açık Derviş bir zat gelir.
Ellerini o inkârcının omzuna koyarak tüm heybetiyle yalnızca kısa bir cümle kurar. “Sen de öleceksin” der.
O vakte kadar karşısındaki nasihatçilerle tartışan adam buz kesilir. Başına gelecekleri(ölümü) idrak eder.
Yunus Emre de bir ilahisinde bu konuya ilişkin şöyle diyor:
“Gafil olma aç gözünü
Haline bak öleni gör
Göçmüş yatar kara yere
Miskinlere güleni gör
Nice yatıp da düşeni
Yılan çıyan üşüşeni
Kemikleri çürüyeni
Mezarında yatanı gör.
Aldanma mala davara
Kulluk eyle Hakk’a yara
Sevgi ile bile vara
Baki yoldaş olanı gör”
Ekleme
Tarihi: 15 Haziran 2021 - Salı
SEN DE ÖLECEKSİN
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.