RECEP AKYOL
Köşe Yazarı
RECEP AKYOL
 

KÜRTLERE NA –HAYIR DEMEK

Önümüze getirilecek olan referandumda Anayasa değişikliğine Evet- Hayır veya Kürtçe Ere – Na diyeceğiz. Evet demenin mi yoksa Hayır demenin mi hakkımızda faydalı olacağına dair kafa yormanın Kürtlerin geleceği açısından da gerekli olduğu görüşündeyim.   Günümüz Ortadoğu Halkları içerisinde Kürtlerin bu referandum seçiminde kirli siyasi entriklar peşinde koşanların ne kadar samimi yada ne kadar Kürdistani bir bakış açısı ile konuya önem verdiklerine bakarak kimlerin NA siyaseti ile Kürt nasıl zarar verdiklerine bakacağız.   Günümüze kadar gelen ve hala Kürt halkına yönelik Kemalist Cumhuriyet sistemi ve Askeri Darbe Anayasalarına karşı referandumla kabul edilecek Başkanlık sisteminin Türkiye’yi rahatlatacak ve Kürt siyasetinin önünü açacağı görüşündeyim.   Artık Kürt siyasi duruşunda NA siyaseti ile PKK, KCK ve PYD’nin silahlı var olma savaşında çifte standart yaşadıkları siyasetleri ile Kürtlere zarar verdikleri görülüp bilinmekte.   PKK’nın dağ kadrosu ve HDP içindeki taraftarları eylem ve söylemleri başta Kürtlere zarar verirken yeni Referandum da NA-HAYIR siyaseti ile Türkiye Politikalarına da ters düşmektedir.   Güney Kürdistan bölgesel Kürt yönetimi kirli Dünya siyaseti yönetimindeki Ortadoğu savaşlarına rağmen Kürt halkının bağımsızlık talebi gün geçtikçe daha fazla dile getirilmektedir.   Geçmişten günümüze kadar büyük bedeller ödeyen Barzani önderliği Mesut Barzani’nin üstün mücadele ve diplomasi çabaları tüm Kürtlere Kürdistani bir kimlik kazanmanın önünü açmıştır..   Barzani’nin en son Türkiye ziyaretinde bilindiği gibi HDP heyetiyle de bir araya geldi. Toplantıda Barzani HDP heyetine, “ Bölgede yaşanacak bir savaşın en çok Kürtlere zarar vereceğini; hendek kazmanın, çoluk çocuğun içine bomba yerleştirmenin mantığını anlamadığını “ belirtmiş, konuşması daha bitmeden solunda oturan HDP’li yöneticilerin sözlü müdahale etmelerinin Barzani Kürt önderliğine bakış açılarını ortaya koymuştur.   ‘Önerileriniz için teşekkür ederiz diyen HDP liler Yalnız bunlar bizim iç işlerimizdir. Halkın Devletle de bir sorunu yoktur, sorun AKP ve saraydır.   AKP istifa edene kadar sokaklarda direnmeye devam edeceğiz. Bu sorun Türkiye Halklarının iç meselesidir, dışarıdan müdahale etmenizi kabul etmeyiz’ diye cevap vermişti.   Bu Meclis siyasetçilerine sormak lazım sizler kimsiniz. Ve sizin iç mesele dediğiniz   Sorun Türkiye ise neden 40 yıldır Dağdaki kanlı savaş anlayışının neden peşine takıldınız.   Kürt sorununu getirip AK Partiye ve Saraya bağlamak Kürtlerin geçmişteki bağımsızlık ve özgürlük hareketini yok saymaktır.   Bu tarih şuuru kültür ve anlayışı ile hiçbir sorun çözülmez. Kürtlerin tarihin derinliklerin de AK Parti yoktu. Kemalist Yöneticileri bırakıp sorunu AK Partiye bağlamak, Kürt halkına karşı olan siyasi samimiyeti gösteriyor.   AKP istifa edene kadar sokaklarda direnmeye devam edeceğiz diyen sözde Kürt siyasetçileri Türk solu ve Fetöcülerin kuyruklarına takılıp sokaklarda direnerek hiçbir sorunu çözemezsiniz.   Bu sorun Türkiye Halklarının iç meselesidir, dışarıdan müdahale etmenizi kabul etmeyiz’ diyen HDP siyasiler Ya yazık değil mi bu kadar Sivil insan, Kürt ve Türkiye halkı Güvenlik güçlerinin çoluk çocuğuna yazık değil mi?   Güney Kürt Yönetimi Başkamı Mesut Barzani bu görüşmede ki sözler üzerine görüşmeyi bitirirken Mesut Barzani sadece Leyla ZANA ile tokalaşmış ve tarihinden ders çıkarmayan tek halk Kürtlerdir. Diyerek bu acı gerçeği dile getirmiştir.    
Ekleme Tarihi: 08 Şubat 2017 - Çarşamba

KÜRTLERE NA –HAYIR DEMEK

Önümüze getirilecek olan referandumda Anayasa değişikliğine Evet- Hayır veya Kürtçe Ere – Na diyeceğiz. Evet demenin mi yoksa Hayır demenin mi hakkımızda faydalı olacağına dair kafa yormanın Kürtlerin geleceği açısından da gerekli olduğu görüşündeyim.

 

Günümüz Ortadoğu Halkları içerisinde Kürtlerin bu referandum seçiminde kirli siyasi entriklar peşinde koşanların ne kadar samimi yada ne kadar Kürdistani bir bakış açısı ile konuya önem verdiklerine bakarak kimlerin NA siyaseti ile Kürt nasıl zarar verdiklerine bakacağız.

 

Günümüze kadar gelen ve hala Kürt halkına yönelik Kemalist Cumhuriyet sistemi ve Askeri Darbe Anayasalarına karşı referandumla kabul edilecek Başkanlık sisteminin Türkiye’yi rahatlatacak ve Kürt siyasetinin önünü açacağı görüşündeyim.

 

Artık Kürt siyasi duruşunda NA siyaseti ile PKK, KCK ve PYD’nin silahlı var olma savaşında çifte standart yaşadıkları siyasetleri ile Kürtlere zarar verdikleri görülüp bilinmekte.

 

PKK’nın dağ kadrosu ve HDP içindeki taraftarları eylem ve söylemleri başta Kürtlere zarar verirken yeni Referandum da NA-HAYIR siyaseti ile Türkiye Politikalarına da ters düşmektedir.

 

Güney Kürdistan bölgesel Kürt yönetimi kirli Dünya siyaseti yönetimindeki Ortadoğu savaşlarına rağmen Kürt halkının bağımsızlık talebi gün geçtikçe daha fazla dile getirilmektedir.

 

Geçmişten günümüze kadar büyük bedeller ödeyen Barzani önderliği Mesut Barzani’nin üstün mücadele ve diplomasi çabaları tüm Kürtlere Kürdistani bir kimlik kazanmanın önünü açmıştır..

 

Barzani’nin en son Türkiye ziyaretinde bilindiği gibi HDP heyetiyle de bir araya geldi. Toplantıda Barzani HDP heyetine, “ Bölgede yaşanacak bir savaşın en çok Kürtlere zarar vereceğini; hendek kazmanın, çoluk çocuğun içine bomba yerleştirmenin mantığını anlamadığını “ belirtmiş, konuşması daha bitmeden solunda oturan HDP’li yöneticilerin sözlü müdahale etmelerinin Barzani Kürt önderliğine bakış açılarını ortaya koymuştur.

 

‘Önerileriniz için teşekkür ederiz diyen HDP liler Yalnız bunlar bizim iç işlerimizdir. Halkın Devletle de bir sorunu yoktur, sorun AKP ve saraydır.

 

AKP istifa edene kadar sokaklarda direnmeye devam edeceğiz. Bu sorun Türkiye Halklarının iç meselesidir, dışarıdan müdahale etmenizi kabul etmeyiz’ diye cevap vermişti.

 

Bu Meclis siyasetçilerine sormak lazım sizler kimsiniz. Ve sizin iç mesele dediğiniz

 

Sorun Türkiye ise neden 40 yıldır Dağdaki kanlı savaş anlayışının neden peşine takıldınız.

 

Kürt sorununu getirip AK Partiye ve Saraya bağlamak Kürtlerin geçmişteki bağımsızlık ve özgürlük hareketini yok saymaktır.

 

Bu tarih şuuru kültür ve anlayışı ile hiçbir sorun çözülmez. Kürtlerin tarihin derinliklerin de AK Parti yoktu. Kemalist Yöneticileri bırakıp sorunu AK Partiye bağlamak, Kürt halkına karşı olan siyasi samimiyeti gösteriyor.

 

AKP istifa edene kadar sokaklarda direnmeye devam edeceğiz diyen sözde Kürt siyasetçileri Türk solu ve Fetöcülerin kuyruklarına takılıp sokaklarda direnerek hiçbir sorunu çözemezsiniz.

 

Bu sorun Türkiye Halklarının iç meselesidir, dışarıdan müdahale etmenizi kabul etmeyiz’ diyen HDP siyasiler Ya yazık değil mi bu kadar Sivil insan, Kürt ve Türkiye halkı Güvenlik güçlerinin çoluk çocuğuna yazık değil mi?

 

Güney Kürt Yönetimi Başkamı Mesut Barzani bu görüşmede ki sözler üzerine görüşmeyi bitirirken Mesut Barzani sadece Leyla ZANA ile tokalaşmış ve tarihinden ders çıkarmayan tek halk Kürtlerdir. Diyerek bu acı gerçeği dile getirmiştir.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.