Kültürün başkentinden kültürsüz yaşamak ne kadar acıdır. Şanlıurfa ilinin geçmişinden bu günümüze bakıldığında geçmişte medeniyetlerin merkezi olan şehirdir Şanlıurfa değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış şehir olan ilimizin medeniyetlerin ana merkezidir. Şimdi ise gelindiği duruma baktığımda ne içler acısı bir durumdur. Medeniyetsizleşmiş kültürsüzleşmiş bir şehre dönmüş durumla karşılaşmak ne acı gerçeklerdir. İlimizin tabela üzerinde birçok yerde gördüğüm varlığını ama gerçekten var olduklarından şüphe etiğim varlıklarının ne işe yaradığını bilmekten ziyade görevlerini yapmadıklarını bildiğimden görevlerini sorma zahmetinde bulunmama da gerek duymuyorum. Şanlıurfa ili tarihsel ve kültürel bakımdan ülkenin en zengin bir geçmişe sahip olmasından her taşı bir tarih, her sokağı bir eser her caddesi bir kültüre medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Böylesi bir tarihin varlığı içinde olan şehrin birçok yerde ve birçok konuşmalarda yeniden keşif edilen şehirlerin arasında değil keşif edilmesi gereken illerin başında gelen bir şehir olduğunu dile getirmişimdir. Böyle bir ildeki yöneticiler ve idareciler geçmişi tamamen yok etme ve artık ölü bir şehir konumuna sokmuş durumdalar. İlimizin diğer bir kurumu olan belediye kültür müdürlüğü var duydum. Orada ne kadar kültürden sanattan uzak alakasız kişilerin görevde olduğunu kanısına varmış durumdayım. İlimizin böylesi bir kurumunda böylesi idarecilik yöneticilik içersin de olduğu bence çokta normal bir durumdur. Çünkü orada ki idareciyi yöneticiyi atayan belediye başkanlıklarıdır. Zaten o zatı oraya atanda bu konuda bir bilgi bir kültür yok ki oraya işinin erbabını atamasını sağlaya onun içinde o ünitenin başındaki şahsiyette ancak o kadar olur denilecek kadar olur. İlimizde kültürel anlamda hiçbir şeylerin yapılmadığı, Kültür müdürlüğünün sadece bir kurum olarak var olduğundan öteye gitmediği, ilimizin kültürel ve kültür varlıklarının hiç iyi bir şekilde değerlendirilmediği gözlenmektedir. Bakın yanı başımızda komşu illerimizde bizim ilimiz kadar eski olmamaları ve kültürel bakımdan ilimiz kadar geçmişe dayalı olmamalarına rağmen yıllık kültürel turist ve ziyaret bakımından ilimizi gelen turist ve ziyaretçi akınından hayli fazla durumlar gözlenmektedir. İlimizin bu konuda gerçek manada büyük değişimler yapmalı, tüm kültür ile ilgili birimlerin gerçek işlevliklerine ve o kurumların başına gelen şahsiyetlerin kültürel bakımdan deneyimli ve bilgi sahibi olan şahısların olmasını sağlamalıyız. Gerekirse dışarıdan şahıslar ile ilimizin kendi imkânlarıyla ilimizin kültürel varlıklarına katkı sağlayan şahsiyetlerde faydalanmalarını da sağlamalıyız.