Tahir COŞANDAL
Köşe Yazarı
Tahir COŞANDAL
 

TÜRKİYE’NİN GÖÇ POLİTİKASI

Suriye’de savaş gençlerin ‘Arap baharı Suriye’ye de gelecek” sloganlarını duvarlara yazması ile tetiklendi. Daha sonra Cuma eylemleri ve sokak gösterileri ile devam etti.Esad’ın göstericilere (kendi halkına) ateş açması başlamış oldu. Savaş ,toprak ve petrol çıkarları için uluslararası ülkelerin (İran, Rusya ,ABD) başta olmak üzere Suriye’de Esad’a destek çıkması ile farklı bir boyut kazandı. Esad varil bombaları ile halkını ;Pazar yerlerinde, fırınlarda , düğünlerde, taziyelerde vb toplu bulunan alanlarda bombalayarak, toplu katliamlar yaptı. Suriye’de yaşayan halkın silahsız olması , ellerindeki para ile sadece basit tüfekler alarak savaşmaya çalışması toplu katliamları önlemedi. Savaşta en çok kadınlar ve çocuklar zarar görür.Bu savaşta da Esad hapishanelerinde çocuk ,kadın demeden işkencelerden geçirdi. Suriyeliler tek çıkar yol olarak , topraklarını ,işyerlerini, evlerini bırakarak göç etmek zorunda kaldılar. Bir ülkeden göç geldiğinde, her türlü insan gelmektedir. Bu insanların içersinde bulunan,topluma zarar veren insanlar zaman içerisinde sınır dışı edildiler. Bu göç olayında Arap ülkeleri sınıfta kaldı. Sadece Katar maddi destek verdi.Uçuşa kapalı alan oluşturmaya çalışan Türkiye’ye ,yabancı ülkelerin destek vermemesi çok üzücü sonuçlar doğurdu. Çok gündemde kalmayan fakat, Türkiye’nin suriye’li göçmenleri misafir etmesi kadar önemli olan ; Suriye hapishanelerinde insanların işkence ile öldürülmesi ve bu insanların hastaneye getirildiğinde bunların tek tek fotoğraflayarak kayıt altına alınması ve bunların Anadolu Ajansı tarafından servis edilerek yayınlanması ,Türkiye açısından çok büyük bir başarı idi. Maalesef anestezi verilmiş bir Dünyada yaşıyoruz.Tüm Dünya ülkeleri ve halkları bu fotoğrafları gördü . 2 balinanın okyanusta kaybolmasına gösterilen hassasiyet bu işkence ile öldürülen insanlara gösterilmedi. Birleşmiş Milletler fotoları aldı ,fakat hiçbir şey yapmadan unutulması sağlandı. TÜRKİYE VE TÜRK HALKI BOMBALAR ALTINDAKİ İNSANLARA SAHİP ÇIKTI VE BÜYÜK GÖÇ YAŞANDI. Türkiye en büyük göç alan ülke oldu. Türkiye’nin bu göç dalgasında, Türk halkıda Ensar Muhacir ilişkisini gözeterek kucak açtı. Türkiye mülteci kabul eden ülke statüsünde değil. 1980 yıllarda İran devrimini; Türkiye’ye taşıma endişesinden dolayı; Türkiye mülteci kabul etmiyor. Bu halen geçerli olduğu için Birleşmiş Milletlerden mülteciler için oluşturulan ve kişi başına verilen paraları almıyor… TÜRKİYE GEZİ, 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ VB OLAYLARINI ;SURİYE’LİLERE KUCAK AÇARAK SADAKASINI VERDİĞİ İÇİN ATLATMIŞTIR. İnsanlar kaza ve belalardan sadaka vererek kurtulur. Türkiye Suriye’de soykırıma mahkum olan muhacirlere kapısını açarak sadakasını vermiş ve bir çok belalardan kurtulmuştur. Türkiye’yİ çökertmek için,başta ABD olmak üzere ,İsrail, Birleşik arap emirlikleri ,Almanya başta olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri çeşitli senaryolarla faaliyetler yürüttüler. Başta 15 Temmuz darbe girişimi olmak üzere, kobani olayları, Gezi olaylarını Türkiye’nin kazasız belasız atlatması ;soykırama mahkum olan bir millete sahip çıkarak, ülke olarak sadakasını vermesi ve Ak parti hükümetinin dik duruşuile mümkün olmuştur. Türkiye’de ,özellikle Şanlıurfa’da Suriye göçünden önce çok ciddi işçi bulma sorunu yaşanıyordu. Suriyelilerin ülkemize gelmesi ile bu açık kapandı. Türk halkı bu insanlarla ticaret yaparak, ev , işyeri kiralayarak para kazandı. Şu anda çarşıda bir çok işyerinde ,Türk işyerleri tabelalarına arapça reklam tabelaları asmaktadır. Türk işçisi çalıştıranlar ,mevcut ekonomik krizde ,kıdem tazminatı, fazla mesai gibi işçilerin avukatlara koşarak açtıkları her davayı kazandıkları sıkıntılardan kurtuldular. Ben inanıyorum ki Suriyeliler evlerine gitseler (beyaz Türkler) hariç bu insanlar gitmesinler, diyerek sınır kapılarına koşacaktır. Sınır ötesi harekatlarda , Suriyelilerden oluşan ÖSO ordusu bölgeyi iyi bildiğinden ,ön cephelerde savaşarak çok büyük katkılar sağlamaktadırlar. SURİYE POLİTİKASINDA TÜRKİYE’NİN YANLIŞLARI… Suriye politikasında Türkiye ,savaşın başında eksik ve yanlış bir yol izledi . Suriye’de yetişmiş atom mühendislerini İran aldı. Türkiye’ye gelen zengin iş adamları ,uygun yasaların olmaması nedeniyle Türkiye’de işyerleri, fabrikalar kuramadı. Uzun yıllar eğitim almış akademisyenler ,doktorlar açıkta kaldı.Bir çok zengin işadamı ise arapülkelerinde fabrika ve büyük işletmeler kurdular. Türkiye, Suriye halkına göstermiş olduğu desteği arkasına alarak ;Türkiye’den giden beyin göçü ve işadamlarını ülkemize geri getirmesi , Türkiye’mizin, içinde bulunduğu ekonomik krizi atlatmasında katkı sağlayacaktır. Bu konuyu,Türkiye Yazarlar birliğine misafir olarak gelmiş, Suriye’li akademisyenlere sordum. Akademisyenler beni teyid ederek “Evet, Avrupa ülkeleri İstanbul, Ankara ,Adana başta olmak üzere bir çok bölgede bürolar açtılar ve bu insanları 5 bin dolar karşılığında ülkelerine götürdüler, Fakir halkımız da sizlere kaldı” dedi. Suriye’liler ile Türk halkını kaynaştıracak,ortak paydada toplayacak; kültürel ve sosyal faaliyetler yapılmadı. Tarihi bir olan bu iki Milletin birbirini tanıması , kaynaşması sağlanmadı. SURİYE’LİLER’DE HALKIMIZDA, SAĞLIKTA SORUNLAR YAŞADI. Suriye’lilerle ilgili olarak sağlık sektöründe sıkıntı yaşandı. Suriye’den savaştan hemen sonra Türkiye’ye gelen doktorlar, duvar ustası olarak çalışıyordu. Türkiye’de mevcut hastanelerimiz , kendi halkımıza hizmet vermekte yetersizdi. Suriye’li hastalarda gelince çok uzun süreli sıra beklemeleri oluştu. Suriyelilere ait hastaneler kurulsa, bu hastanelerde de Suriye’li Doktorlar çalışsa bu sıkıntılar yaşanmayacaktı, yine de geç kalınmış değil… ÖKSÜZ YETİM SURİYELİ ÇOCUKLAR Suriye savaşından dolayı ,Türkiye’de 600 bin çocuk , Şanlıurfa’da 12 bin çocuk bulunduğu basında haberlerde çıkmıştı. Biz bu çocuklara sahip çıkıp rehabilite etmezsek; işid, pkk, mafya sahip çıkar ise bu çocuklar yarın terörist olarak karşımıza çıkar. Bu konu hakkında ivedi olarak eğitim ,rehabilite,dil kursları ile bu çocuklara kucak açmalıyız.Yıllardır, İnsani Yardım platformu giyim ve gıda yardımı yapıyor. Geçen yıl Eyübiye, Belediyesi, Karaköprü Belediyesi, Büyükşehir belediyesi ve işadamları ;öksüz ve yetim çocuklara sahip çıkarak ,çocukları kendi elleri ile giydirip ,yedirdiler. Öksüz yetim çocuklarla ilgili olarak, Sayın Valimiz ve Katar devleti desteği ile bir çok çalışmalara imza atıyor. Fakat daha fazlasını yapmalıyız. Allah kimseyi Vatansız bırakmasın…
Ekleme Tarihi: 20 Ağustos 2019 - Salı

TÜRKİYE’NİN GÖÇ POLİTİKASI

Suriye’de savaş gençlerin ‘Arap baharı Suriye’ye de gelecek” sloganlarını duvarlara yazması ile tetiklendi. Daha sonra Cuma eylemleri ve sokak gösterileri ile devam etti.Esad’ın göstericilere (kendi halkına) ateş açması başlamış oldu.

Savaş ,toprak ve petrol çıkarları için uluslararası ülkelerin (İran, Rusya ,ABD) başta olmak üzere Suriye’de Esad’a destek çıkması ile farklı bir boyut kazandı.

Esad varil bombaları ile halkını ;Pazar yerlerinde, fırınlarda , düğünlerde, taziyelerde vb toplu bulunan alanlarda bombalayarak, toplu katliamlar yaptı.

Suriye’de yaşayan halkın silahsız olması , ellerindeki para ile sadece basit tüfekler alarak savaşmaya çalışması toplu katliamları önlemedi.

Savaşta en çok kadınlar ve çocuklar zarar görür.Bu savaşta da Esad hapishanelerinde çocuk ,kadın demeden işkencelerden geçirdi.

Suriyeliler tek çıkar yol olarak , topraklarını ,işyerlerini, evlerini bırakarak göç etmek zorunda kaldılar.

Bir ülkeden göç geldiğinde, her türlü insan gelmektedir. Bu insanların içersinde bulunan,topluma zarar veren insanlar zaman içerisinde sınır dışı edildiler.

Bu göç olayında Arap ülkeleri sınıfta kaldı. Sadece Katar maddi destek verdi.Uçuşa kapalı alan oluşturmaya çalışan Türkiye’ye ,yabancı ülkelerin destek vermemesi çok üzücü sonuçlar doğurdu.

Çok gündemde kalmayan fakat, Türkiye’nin suriye’li göçmenleri misafir etmesi kadar önemli olan ; Suriye hapishanelerinde insanların işkence ile öldürülmesi ve bu insanların hastaneye getirildiğinde bunların tek tek fotoğraflayarak kayıt altına alınması ve bunların Anadolu Ajansı tarafından servis edilerek yayınlanması ,Türkiye açısından çok büyük bir başarı idi.

Maalesef anestezi verilmiş bir Dünyada yaşıyoruz.Tüm Dünya ülkeleri ve halkları bu fotoğrafları gördü . 2 balinanın okyanusta kaybolmasına gösterilen hassasiyet bu işkence ile öldürülen insanlara gösterilmedi. Birleşmiş Milletler fotoları aldı ,fakat hiçbir şey yapmadan unutulması sağlandı.

TÜRKİYE VE TÜRK HALKI BOMBALAR ALTINDAKİ İNSANLARA SAHİP ÇIKTI VE BÜYÜK GÖÇ YAŞANDI.

Türkiye en büyük göç alan ülke oldu.

Türkiye’nin bu göç dalgasında, Türk halkıda Ensar Muhacir ilişkisini gözeterek kucak açtı.

Türkiye mülteci kabul eden ülke statüsünde değil. 1980 yıllarda İran devrimini; Türkiye’ye taşıma endişesinden dolayı; Türkiye mülteci kabul etmiyor. Bu halen geçerli olduğu için Birleşmiş Milletlerden mülteciler için oluşturulan ve kişi başına verilen paraları almıyor…

TÜRKİYE GEZİ, 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ VB OLAYLARINI ;SURİYE’LİLERE KUCAK AÇARAK SADAKASINI VERDİĞİ İÇİN ATLATMIŞTIR.

İnsanlar kaza ve belalardan sadaka vererek kurtulur. Türkiye Suriye’de soykırıma mahkum olan muhacirlere kapısını açarak sadakasını vermiş ve bir çok belalardan kurtulmuştur.

Türkiye’yİ çökertmek için,başta ABD olmak üzere ,İsrail, Birleşik arap emirlikleri ,Almanya başta olmak üzere bazı Avrupa ülkeleri çeşitli senaryolarla faaliyetler yürüttüler.

Başta 15 Temmuz darbe girişimi olmak üzere, kobani olayları, Gezi olaylarını Türkiye’nin kazasız belasız atlatması ;soykırama mahkum olan bir millete sahip çıkarak, ülke olarak sadakasını vermesi ve Ak parti hükümetinin dik duruşuile mümkün olmuştur.

Türkiye’de ,özellikle Şanlıurfa’da Suriye göçünden önce çok ciddi işçi bulma sorunu yaşanıyordu.

Suriyelilerin ülkemize gelmesi ile bu açık kapandı. Türk halkı bu insanlarla ticaret yaparak, ev , işyeri kiralayarak para kazandı. Şu anda çarşıda bir çok işyerinde ,Türk işyerleri tabelalarına arapça reklam tabelaları asmaktadır.

Türk işçisi çalıştıranlar ,mevcut ekonomik krizde ,kıdem tazminatı, fazla mesai gibi işçilerin avukatlara koşarak açtıkları her davayı kazandıkları sıkıntılardan kurtuldular.

Ben inanıyorum ki Suriyeliler evlerine gitseler (beyaz Türkler) hariç bu insanlar gitmesinler, diyerek sınır kapılarına koşacaktır.

Sınır ötesi harekatlarda , Suriyelilerden oluşan ÖSO ordusu bölgeyi iyi bildiğinden ,ön cephelerde savaşarak çok büyük katkılar sağlamaktadırlar.

SURİYE POLİTİKASINDA TÜRKİYE’NİN YANLIŞLARI…

Suriye politikasında Türkiye ,savaşın başında eksik ve yanlış bir yol izledi .

Suriye’de yetişmiş atom mühendislerini İran aldı. Türkiye’ye gelen zengin iş adamları ,uygun yasaların olmaması nedeniyle Türkiye’de işyerleri, fabrikalar kuramadı.

Uzun yıllar eğitim almış akademisyenler ,doktorlar açıkta kaldı.Bir çok zengin işadamı ise arapülkelerinde fabrika ve büyük işletmeler kurdular.

Türkiye, Suriye halkına göstermiş olduğu desteği arkasına alarak ;Türkiye’den giden beyin göçü ve işadamlarını ülkemize geri getirmesi , Türkiye’mizin, içinde bulunduğu ekonomik krizi atlatmasında katkı sağlayacaktır.

Bu konuyu,Türkiye Yazarlar birliğine misafir olarak gelmiş, Suriye’li akademisyenlere sordum.

Akademisyenler beni teyid ederek “Evet, Avrupa ülkeleri İstanbul, Ankara ,Adana başta olmak üzere bir çok bölgede bürolar açtılar ve bu insanları 5 bin dolar karşılığında ülkelerine götürdüler, Fakir halkımız da sizlere kaldı” dedi.

Suriye’liler ile Türk halkını kaynaştıracak,ortak paydada toplayacak; kültürel ve sosyal faaliyetler yapılmadı. Tarihi bir olan bu iki Milletin birbirini tanıması , kaynaşması sağlanmadı.

SURİYE’LİLER’DE HALKIMIZDA, SAĞLIKTA SORUNLAR YAŞADI.

Suriye’lilerle ilgili olarak sağlık sektöründe sıkıntı yaşandı.

Suriye’den savaştan hemen sonra Türkiye’ye gelen doktorlar, duvar ustası olarak çalışıyordu.

Türkiye’de mevcut hastanelerimiz , kendi halkımıza hizmet vermekte yetersizdi.

Suriye’li hastalarda gelince çok uzun süreli sıra beklemeleri oluştu.

Suriyelilere ait hastaneler kurulsa, bu hastanelerde de Suriye’li Doktorlar çalışsa bu sıkıntılar yaşanmayacaktı, yine de geç kalınmış değil…

ÖKSÜZ YETİM SURİYELİ ÇOCUKLAR

Suriye savaşından dolayı ,Türkiye’de 600 bin çocuk , Şanlıurfa’da 12 bin çocuk bulunduğu basında haberlerde çıkmıştı.

Biz bu çocuklara sahip çıkıp rehabilite etmezsek; işid, pkk, mafya sahip çıkar ise bu çocuklar yarın terörist olarak karşımıza çıkar. Bu konu hakkında ivedi olarak eğitim ,rehabilite,dil kursları ile bu çocuklara kucak açmalıyız.Yıllardır, İnsani Yardım platformu giyim ve gıda yardımı yapıyor.

Geçen yıl Eyübiye, Belediyesi, Karaköprü Belediyesi, Büyükşehir belediyesi ve işadamları ;öksüz ve yetim çocuklara sahip çıkarak ,çocukları kendi elleri ile giydirip ,yedirdiler.

Öksüz yetim çocuklarla ilgili olarak, Sayın Valimiz ve Katar devleti desteği ile bir çok çalışmalara imza atıyor. Fakat daha fazlasını yapmalıyız.

Allah kimseyi Vatansız bırakmasın…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.