Bu ülkede böyle giderse aile diye bir şey kalmayacak sanırım.
Ülkemiz Avrupa medeniyeti deyip Avrupa kültürü ile aile yapılaşması adı altında alınan kararlar ile aile diye bir kavram kalmamıştır.
Aile içinde şiddet aile yapısı yok oldu gitti. Aile reisi olan babalar ailesine eşine ülkemizin yaşam ve aile terbiyesi içersinde yaşatmak için vermiş olduğu nasihat biraz dozu aşınca aile içi şiddet oluyor. Çocuklarına edep terbiye içinde vermek istediği terbiyeden dolayı baskıcı kişi olup öyle bir durumda hemen babanın adı tacizci baskıcı bir baba olup hemen hakkında işlem yapılmaktadır.
Ülkemde kadın hakları deyip sürekli kadın mağdurlar ön plana çıkarılmaktadır. Bunu bu aşamaya getiren devletimizin kendi kanun ve yasaları ile hükümleridir. Ülkemde devletimin kanunları aile birliğine uymayan kararlar ve İslam dinin temelinden çok uzak kanun ve yasalar ile yönetilmeye başlayınca sonuç böylesi çarpıklık ortaya çıkmaktadır.
Ülkemde erkek çalışanları önemsemeyip her aşamada her alanda kadın çalıştırmaya başladığımız şu günlerde bakın bakayım. Hiç duydunuz mu ülkemde çalışan bir bayan çalışmayan işsiz bir erkek alıp evlilik yaptığını duydunuz mu? Çalışan kadınların kazançlarının beli miktarı ülkemin ve dış menşeli kozmetik ürünleri üreten firmaların kasalarına gittiği açık ara ile ortadadır. Çalışan bir kadının ailesine ne kadar destek ve katkısı araştırılsın bakalım.
Çalışan bir erkeğin ev kadını alıp onunla yuva kurmak o kadınını evine sultan edip aldığı maaşla evine hatta illerde çocuklarına bakmakta yükümlü bir birey olarak kendini görmekten öte görevini üstlenmektedir. Bu ülkemde işsizliği artıran bu kavramdır. Çalışan kadınların ülkemde asla işsizlik oranını düşürmez ama her çalışmayan bir erkek şahısın işsizliğin bir ferdidir. Çalışan erkeğin ülkede en az birkaç nüfusa bakmakta yükümlü iken kadınlar ise bu oran asla değişmez her çalışan kadın ancak zorunlu haller olmasa sadece kendine bakmakla yükümlüdür.
Ülkemde çalışan kadın hakları ve çalışan kadınların iş kadınların çalışmalarına bakın ülkeme büyük yük ve külfet vermektedir. Hamilelik doğum izinleri ve saymakla bitmeyen izin ve haklar ile bir iş kolunda bulunan kadroyu boşuna meşgul etmekten başka bir işleri olmadığı açıkça ortadadır. Erkek çalışanlara böylesi izin ve tatil hakları yoktur. Onun için çalışan erkeklerin ülkeme ve çalıştığı yere büyük emekleri sarf ederken kadınlarda ise bu iş tamamen yarı yarıya düşmektedir.
Kadın hakları denilip evde ailelerin kadınlara verilen hakları İslam diniyle hiç bağdaşmayan durumlardan dolayı alınan tüm kararlar ile kadınların hakları artınca evdeki kadınların erkeklerine saygısızlıkları artmaktadır. Evde artan saygısızlıklar ile erkeğin gün içinde çalışıp almış olduğu sorumluluk ve evdeki sıkıntıların stresleri ile eve gelip hanım efendi evde oturup dizi izlemekten ve komşu akrabalarla dedi kodu yapmaktan yemek yapmaya fırsat bulamayan hamın efendi. Kocaya birde bağırıp çağırmaya başlaması ile evde kavga başlaması başlayınca hemen kadın olan şahsiyet kendini haklı çıkarmak için avazını çıkarınca erkek suçlu olmaktadır.
Sonrası olay karakola intikal ediyor. Ülkemde yeni kanun kadından yana olunca hemen koca evden uzaklaştırma aile başsız kadın kendi bildiğini okumaya başlıyor.
İslam dinin kadınlara verilen değerleri ve kadın hakları ile kadınların kocalarına karşı görev ve vazifelerini çok açık bir şekilde beyan etmiştir. Hz. Muhammed peygamberimiz bile kızına kocası hakkında birçok nasihatte bulunmuş ve kocanın nasıl kadınına hakları varsa kadınında kocasına karşı hakları vardır.
Ülkemde son yıl içersinde artan kadın cinayetlerin başında ülkemde kadın hakları kanunu ve kadınların büyük ölçüde verilen özgürlük haklarının büyük artık göstermektedir. Bakın bakalım İslami yaşam içersinde olan inançlı ailelerin aile yapılarında ve aile içindeki yaşantılarında hiçbir sorun ve sıkıntı bulunmaz iken aile içi şiddet yaşan aileleri araştırın İslam ve inançlardan uzak yaşam yapan ailelerde büyük problemler olmaktadır.
Özelikle devletimin hükümeti bu konuda Avrupa medeniyeti aile yasaları değil İslam dinin aile yasa ve kanunlarını ele alıp inançlı bir aile bireylerini yaşatmayı sağlayalım.
Akıllı kadın kocasını kral yapar kendisi kraliçe olur. Geri zekâlı kadın kocasını eşek eder kendiside eşeğin karısı olur.
Bu felsefe ile akıllı kadınların evinde özelikle çocuklarının yetiştirmesinde en büyük eğitici terbiyecisi ve anneleri olmak onları onur eder. Çalışan kadınların çocuklarına bakın ev yemeğine hasret evde aile terbiyesine muhtaç toplum iletişimlerinde büyük sıkıntılar yaşarken ailenin kopukluklarını yaşamış olmaktadırlar. Çalışan kadınların aileleri ve çocukları ile çalışmayan kadınların ve ailelerin üzerinde bir araştırma yapın bakayım o zaman bu çarpıklığı açık ve net göreceksiniz.