Kıbrıs cumhurbaşkanı sen vatanın başı mısın? Ülkesinin başı olan bir şahsiyetin her ne olursa olsun ülkesini geleceğini düşünen insandır. Ülkesinin geçmişte Rum halkın zülüm ve zalimce davranışlarına maruz kalırken ülkede büyük kaoslar yaşanırken halkımıza zülüm yapılırken bir anda askeri çıkartma ile vatandaşımıza zülüm edenlerden kurtardığımız bu vatan toprağı yaparak oraya özel bir vatan toprağı yaparak bıraktığımız yerdir. Şimdi sen çıkıp kendi ülkeni topraklarını savunan sana geçmişte bu toprakları kazanmış ve kazandığı gibi sana bağışlamış olan ülkeden rahatsızlık duyacaksın ha. Kusura bakma o zaman orada büyük bir sorun var. Annen sağ ise bir annene gidip kendini sormalısın. Anne beni böyle vatana milletime düşman edecek ana yurduna, atalarına düşman edecek sebepleri sormalısın. Ülkemizin vatanımızın gücü artığı şu günlerde özelikle Libya ile yaptığımız antlaşmalar ile denizde hâkimiyet kıldığımız şu günlerde yavru vatan olarak ilan etiğimiz Kıbrıs cumhurbaşkanı olan şahsiyet böylesi bir açıklama ile kime hizmet ettiği kimin emrinde olduğunu göstermiştir. Özellikle ülkemde ki tüm vatandaşlarımız Kıbrıs’ta öğrenci olan ve üniversite okuyan tatil ve eğlenmeye giden tüm vatandaşlarımızın özelikle bir dönemlikte olsa Kıbrıs’a gitmesinler bakın bakalım Kıbrıs ekonomisi bir anda nasıl çökecek olduğunu göreceksiniz. Kıbrıs cumhurbaşkanı olan şahsiyetin kendini bilmez olarak açıklama yapması kendisine değil ülkesine vatanına ihanetin tescilli belgesidir. Kıbrıs halkının büyükleri geçmişlerini çok iyi bilirler Rumlar nasıl kendilerine hakaret ve katliam ettiklerini ama bu kendini bilmez şahsiyet kalkıp böylesi açıklama yapmakla ne yapmak istediğini anlamış değilim. Ama kanımca bunun kesin annesinden sormak gereken bir durum doğmaktadır. Ülkesinin lideri olan bir şahsiyetin geçmişte ülkelerinde topraklarında esir muamelesi gören vatandaşlarımıza vatan edindirilen topraklarında özgür ve hür yaşamalarını sağlayan ülkeme yönelik böylesi cümleleri telaffuz eden bir şahsiyettin gerçekten vatanına ihanet eden bir şahsiyet olarak bilirim. Ülkemize böylesi durumlar ise bayağı karşılaştık. Bakın ülkemde geçmişten günümüze halen dışa bağımlı dış güçlerin emrinde olan nice idareci, yönetici insanlar ile karşılaştık. Bu kişiliksiz kişiler kendi benliklerini dışa bağlamış kendi ülkelerindeki vatandaşlarına ihanet etmekten kendilerini aşina etmişlerdir. Bu kişiliksiz kişilere böylesi makam ve mevkilerin verilmesi ile ülkelerini bile satacak kadar karakter yoksunu insanlar olduğu kesindir. Ülkemizi dışa satan nice kişiliksiz kişilerin şimdiki hallerini sorursanız işte kendi benliklerini sattıkları ülkelerin madalyalarını boyunlarına tasma gibi takıp o ülkelerin kapılarında ne oldukları görülmektedirler. Şimdi işte ihanetlerin sonları bu aşama iken bir asır önce Osmanlının yıkılmasını isteyen Arap toplumu şimdi bakın hepsi ah, vah etmektedirler. Yaptıkları hatalarını bir asır sonra anladılar ama artık son pişmanlık işe yaramaz şimdi yeniden büyük Türkiye sloganı ile artık dünya kaderini değiştirecek kararları alan Türkiye gerçekten yeniden Osmanlı dirilişi gibi gören Siyonist ve Emperyalist güçlerin içimizde aldıkları kişilerin böylesi açıklamalar yapmak zorunda kaldıkları apaçık ortadadır. İşte sizlere en belirgin örneği dışarıda olan yapıların liderleri Siyonistlerin Emperyalistlerin kapılarında tasmaları ile yaşamaktadırlar.