Benim uzun bir zaman siz değerli okurlarımdan uzak durmamdan dolayı siz değerli okurlarımdan büyük özür dilerim.
Benim böylesi ülkede sağlık sıkıntısı ve sağlık sektörün pür dikkat etmesi gerektiği bir dönemde benim şahsımın kalk kapağının çökmüş olmasından dolayı yaklaşık iki aydan fazla bir süre içinde yapılan tahkikatlar ve yapılan tahlil ve tenkitler sonucu kalk kapak ameliyatı kaçınılmaz durum olduğun hocaların vermiş olduğu bir karar idi.
Bu ameliyatın er geç olması gerektiğini bir an önce yapılması gerektiğinin denmesiyle benim 03 MART 2020 tarihinde Ankara Hacettepe üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesine yatış yaptım. O süreç içersinde yapılan işlemler ve gerekli tenkitler yapılmasından sonra 20 MART 2020 tarihinde hocaların başarılarıyla başarılı bir ameliyat geçirdik. Şimdi çok şükür iyi şimdiye denk bir sorun yaşamadık inşallah tam iyileşene denk yaşamayız.
Bu süreç içersinde değerli dostum değerli hocam geçmişte yine benim 1998 yılında geçirdiğim bir kazadan sonra yine o zaman Şanlıurfa sosyal sigorta hastane baş hekimi olan değerli dostum ağabeyimiz Ahmet Eşref Fakıbaba o zaman yine Ankara ya sevkimi vermişti.
Bu defaki ameliyatımda özelikle hocaları kendisi arayıp kardeşime gerekenlerin yapılmasını demesi ve sürekli hakkımda sağlıklı gelişmelerimden bilgilendirilmek istenmesi beni gerçekten onur etmiştir.
Buradan hepsine ayrı, ayrı teşekkür ederim.
Bu geçirdiğim ameliyat operasyon olarak küçükte olsa neticesinde açık kalp ameliyatı olmam ister istemez beni bayağı yıpratmış oldu. Bu nedenle bir hafta oldu bilgisayara ben bakıyorum bilgisayar banan bakıyor. Adeta bilgisayar bana kalk okurların seni bekliyor dercesine ben ise benden uzak dur halim mecalim yok der gibi onu tersliyor gibi bir birimize bakıp durduk ama sonuçta siz değerli okurlarıma ulaşmam ve sizleri de daha çok merakta bırakmaya hakkımın olmadığı aklıma gelmektedir.
Değerli okurlarım ülkemizin dünyanın başına bela edilen bu virüs müptelasını yapan dünyada iki şahsiyetin Amerika için planlanan bu eylemi dünya üzerine yaydıkları ve kendilerinin istedikleri sonuçları alacaklarını gözetirken işin özünde yan etkileri hiç hesaba katmadılar. Bakın işte bu eylemin en büyük yan etkisi dünya ülkelerinde bir çok insan birçok ülke İslam dinine ve kuran-ı kerime yönelmeye başladı.
Amerika dünya üzerinde ki İngiliz kraliyetin para yönetiminde dünya garantisi olan altın stoklarını devre dışı bırakma için çabalarken bakın kendileri deldikleri gemide kendileri batacağından habersiz yol almaktadırlar. Bu konuyu gelecek yazılarımızda daha geniş işleyeceğiz.
Şimdi siz değerli hemşerilerimiz ülkemizin insanları sizlerden tek istenen bir şey şunu şöyle düşünün kurbanlar kesilmiş ve sakatatlar ortada güneş vurmuş orası leş kokuyor lütfen sizlerde oraya yaklaşmayın ve orada bulunmayın misali evden çıkmayın. Yani kusura bakmayın yemin ediyorum ki hiç kimse evinde aç ve susuz değildir.
Ülkemizdeki var olan bir gerçek ve Avrupa Amerika yılarca araştırıp Türk halkı nasıl açlıktan ölmüyor isyan etmiyor diye araştırmalar yaptılar ama hiç biri o yönünü araştıramadı. Türk halkı zekat ve fıtra ile konum komşusuna bakmakla yükümlülük olduğunu ve her yıl hayır sahipleri zekat verecek şahsiyetlerin yatırdıkları yardım kolileri ve yeni bir gelişme daha marketler yardım kartları çıkarması belirli limitler ile yardıma muhtaç vatandaş karta ki limiti kadar marketten istediğini almakla özgürdür. İşte bizim dini İslam da sadece bela ve musibetlerin def edicidir boşuna demiyor. Onun için tüm halkımız vatandaşlarımızın bu kısa bir süre daha evlerinizde kalınız durumu iyi olanların çevresinde durumu olmayan konum komşusuna akrabasına yardım elini uzatsın. Şimdiden Allah hepimizden razı olsun.