Her şeyden önce şunu belirtmekte fayda vardır; günümüzde her nerede olursa olsun siyasi yaptırım gücü olanlar ekonomik olarak ta güçlüdürler. Siyasi ve ekonomik güç birlikte her bakımda belirleyici bir güçtür. Her iki ilin Kent yönetimlerine baktığımızda bu olguyu daha net görürüz. İlimiz Şanlıurfa ile kıyas yaptığımızda komşu Gaziantep ilinin her alan da Urfa’dan daha ileride olduğunu belirtilip mukayeseli tartışma yaptığımız da birçok konuda zorumuza gitse de Gaziantep gerçeğini kabullenmek zorunda kalıyoruz. Oysa Fransızlara karşı aynı cephede savaştık. Hatta Urfadan sonra 9 ay gibi bir sürede Gaziantepteki Fransızları Urfa Kurtuluş çetelerinin yardımı ile topraklarından çıkartmışlardı. Son yıllarda özellikle üretim ekonomisi ve ticaret alanlarda Gaziantep gerçeğini kabullenemiyoruz. Zorumuza gitse de gitmese de Gaziantepli işletmecilerin üreten ve ülke ekonomisine katkı sağlayan çalışkanlığına saygı duymalıyız. Özellikle cumhuriyet sonrası Türkiye’de Şanlıurfa ve Gaziantep baktığımızda başta eğitim alanında olmak üzere; 1- Antep ilinin ilk lise 1924’te, Şanlıurfa ise 1948 yılında eğitim verdiğini görmekteyiz. 2- 3 adet Üniversite ya sahip olmaları büyük bir avantaj. 3- Ticari konum olarak Antep’in Suriye de Halep ve liman kenti olan Lazkiye ile arasında daha fazla ticari ilişkilerin olması nedeni ve toplumsal yaşam biçimi olarak toprağa bağımlılığın olmaması ekonomik alandaki yükseliş Gaziantepli insanları siyasi alanda da daha fazla söz sahibi yapmış. 4- Sağlık alanında Üniversite Hastanelerinin dışında Türkiye genelinde olan tüm hastaneler hizmet vermekteler. Kısacası Ankara’da siyasetten söz sahibi olmak ekonomik alanda üretimi arttırmıştır. Kızılay Gaziantep Bölge Başkanlığı olarak hizmet verirken Urfa da Kızılay şube nin topladığı Kan lar Antep tarafından tasarruf u yapılmakta. Urfa ya Kan ürünü lazım ettin de Komşu Gaziantep ten gelmektedir. Önceki Kızılay yönetimine KAN BANKASI NI teklif ettik. Fakat Adamlar gidip Kızılay inşaatı ve lojman binası yaptılar. Her iki ile baktığımızda yerel ürün yetiştirilmesi bakımından zengin toprakları daha elverişli olan Şanlıurfa’da yetiştirilen yerel ürünlere baktığımızda başta fıstık, buğday, pamuk, mercimek,sade yağı olmak üzere Urfa’da çok daha fazla üretildiği gerçeğini kimse inkar edemez. Şanlıurfa da yetişen Yerel ürünler Antepli tüccarlar tarafından alınıp Gaziantep’teki fabrikalar tarafından ürün çeşitliliği yapılarak Türkiye geneline ve dış ülkelere ihraç edilmesi Gaziantepli işadamlarının Urfalıdan daha fazla ticari düşündüklerin bir ispatıdır. Bir tarafta Üreten ve Ürettiklerini yatırıma dönüştüren Gaziantep diğer taraftan “Sıra Gecesi Kültürü” ile “Çal oynasın Vur patlasın” tüketim kültürü ve paradan para kazanma(Tefecilik) Gaziantep te Ticaret ve ihracat hava kara ve deniz yolu yapılırken, kargo uçakları Mersin, İskenderun limanlarında gemiler aracılığı ile yapıldığı bir gerçektir. Karayolu taşımacılığında ise TIR lar Hatay İskenderun bölgesinde merkez üs durumunda. Şanlıurfa Gap Havalimanı kargo Havayolu taşımacılık Bölümü Urfa dan alınıp Gaziantep’e verildi. Çünkü Şanlıurfa’da ihraç edilecek ürünümüz yok gibi. Ayrıca Güneydoğu İthalat ve ihracatçılar Birliği Bölge müdürlüğü de Gaziantep’te bulunmaktadır. Ortadoğu Ülkelerine Yurt dışı Vize işlemleri dahi Gaziantep’te yapılmaktadır. Böylesine ticari başarıları olan Gaziantep e yetişmek mümkün değil. İlimiz Şanlıurfa’da faaliyet gösteren GAP İdaresi Başkanlığı ve Ceylanpınar TİGEM gibi üst Bürokrasi alanında avantajını bir türlü kullanamadık. Bu işletmelere Urfalı Bürokrat atayamadık. Gaziantep Siyaseti nin bir diğer başarısı da Antep dışından getirtilip Bakan ve Vekil yaptıkları şahsiyetlere sahip çıkmalarıdır. Örneğin Eski Birecik Belediye başkanı olan Rahmetli Hemşerimiz A.Kadir YÜKSEL i Vekil yapıp daha sonra ise oğlu Müslüm YÜKSEL i Vekil olarak seçmişlerdir. Gaziantep te Suruç lu hemşerilerimiz kurdukları Dernek faaliyetleri ile birçok sorunu çözmekteler. Bir başka örnek, İstanbul da Adıyaman KAHTA Dernekleri birleşerek Federasyon haline dönüşmeleri onlara önemli güç olma yolunu açmıştır. Fakat Urfa Dışındaki Derneklerimiz böyle bir başarı elde etmiş değiller. Urfalı Dernekler için de Nebi ESEN Beyin yaptığı Osmaniye Urfalılar Derneği bu konuda başarılı faaliyetlere imza atıyor. Urfa Ankara Platformu ve yeni Başkan seçilen M.Kemal ALATAŞ yeni bir örgütlenme içindeler. İnşallah başarılı olacaklar. Turizm alanında Urfa’dan çok çok geride oldukları sektörde ise Gaziantep ilinde 12 adet 5 yıldızlı otel bulunurken Urfa’da beş yıldızlı otel sayısı 3 adettir. Urfa ya ait olan Birecik Fırat kenarında çıkan Zeugma Mozaiklerini bile Nizip İlçesine taşıdılar. Oysa Siyasi Coğrafya da geçmişte Urfa ya bağlı idiler. Şehircilik alanlında Urfa’dan 35 yıl önce Büyükşehir olan Gaziantep Büyükşehir ve planlama alanında uzman kadrolar ile hizmet yapmaktadır. Şanlıurfa olarak 6 yıl gibi Büyükşehir mazisi olan Belediyelere ciddi anlamda eleştiri getirmek yanlıştır. Gaziantep şehir merkezini büyük mağaza ve AVM’leri şehir dışına çıkartırken Şanlıurfa’da ise merkezde yapılan Novada Alışveriş merkezi yapılması Şehircilik alanında Urfa’dan ne kadar farklı olduklarını görmekteyiz. Sporda ise 2. Liğe düşen Gaziantep Spor daha sonra Belediyeler öcülüğünde 2 yıl içinde tekrar süper liğe çıkma başarısı gösterdiler. Gaziantep Amatör Külüplere verilen destek tesisleşme ye çok önem vermeleri Sporda ki başarıyı getirmiştir. Tüm bu şartlar göz önüne alındığında Şanlıurfa’nın Gaziantep’e yetişmesi mümkün değil. Çünkü Büyükşehir olarak 35 yıllık bir Belediyecilik tecrübeleri var. Ancak.. Fırat suyunun iyi bir planlama ile kullanılması durumunda tarımsal endüstri alanında Urfa’da ortaya çıkan tarihi yapılar ve inanç turizmi yanında ”Peygamberler Şehri olma özelliğimiz” Komşu Ülkelere açılan Akçakale Suruç ve Ceylanpınar da Gümrük kapıları Ticari alanda aktifleştiği taktirde Şanlıurfa’yı Ortadoğu’nun merkezi haline getirir. Karakoyun deresinden su akıtılması yeşil alanlar ile dere kenarında sosyal donatıların olması durumunda Şanlıurfa İtalya’nın ünlü Venedik şehrini geride bırakır. Şanlıurfa nın 5 ilçesinin topraklarından geçen Fırat suları ile elde edilecek “Bereket” Dünya da hiçbir şehre nasip olmamştır. Zenginlik potansiyelimizi mantıklı bir şekilde kullandığımızda sınırdaki gümrük kapılarının aktifleşmesi ile her şey olur. Ne zaman Mevsimlik Urfalı olmayı kafamızdan çıkartırsak..??