Fuat GEMALMAZ
Köşe Yazarı
Fuat GEMALMAZ
 

ASGARİ ÜCRET NE OLDU

Böyle bir ülke işte ne diyeceğim aklıma bile gelmiyor. Hükümetin kurmayları ile devletimin kurumları arasında büyük bir çelişki içersinde çarpıklık ve yanılgılar oluşmakta. Şimdi ben bu durumda kime inanıp kime güveneceğim şaşırmış durumdayım. Bu istatistik kurumu ülkemde diyor ki 4 nüfuslu bir ailenin evine 4.000 TL altında para girer ise o hane açtır. Aynı kurumun hükümeti asgari ücret belirlemesine gelince bu konuşulan meblağın yarısını halkına vatandaşına uygun görüyor. Şimdi gelin bu durumun neler doğurduğunu bu hükümetin halkımı neye teşvik ettiğini konuşalım. Ülkemin lideri meydanlara çıkıp vatandaşım halkımız mutlaka çocuk yapmalı çoğalmalı her aile en az üç çocuk yapınız demesi ne kadar güldüm. Ülkemizin mega kenti olan ilde en ucuz ev kirası şehrin dışında kirası kadar ulaşımına verilen masrafın en uygun ev kirası 1.500 TL olan şehirde genel ortalama ev kirası asgari ücrete eş değer. Şimdi sorarım böyle bir ilde çalışan aile çocuk mu baksın. Evine mi baksın. Kirasını mı versin. Bu mega kentlerde bir simidin fiyatı iki lira çay en uygun yer de üç lira böylesi bir şehirde yaşayan insanların normal bir toplu taşımaya bindiği an verdiği meblağ üç buçuk lira şimdi gel bu hesabı sen yap bakalım. Böylesi bir durumda halkımız neye teşvik edilmektedir. Pazara giden aile bir haftalık pazarını yapması sadece sebze meyveyi zaten unutmuş durumda sadece zorunlu sebze harcadığı para en az iki yüz lira. Market harcamaları buna temel gıda maddeleri ekleyin yani kısacası bir ailenin zorunlu yemeleri için harcayacakları paranın sadece bugün ki şartlara göre bir aylık asgari ücret sadece bir ailenin zorunlu mutfak masraflarının harcaması demektir. Evin kirası, giyim, ve keyfi ailenin istek olarak et alması mümkün değildir. Şimdi bu durumda birileri çıkıp bana bunun açıklamasını yapacak mı bilemiyorum. Ülkemin hükümetlerinin ve onların özelikle yandaş siyasi kulislerin yalakacıları olan şahsiyetlerin kendileri lüks bir lokantaya gitmeleri bırakın. Sıradan bir lokantaya iki, üç arkadaşları ile bir yemeğe gittiklerinde verdikleri hesabı bir göz önüne alıp.  Birde asgari ücretlilerin hallerini düşün. Ülkemin vatandaşının halkının da acaba böylesi bir yemek yemeye hakkı olduğunu düşünüyorlar mı? Şimdi bu ülkemde ki asgari ücretleri böylesi vahin kılan siyasetçilerimin halkı böylesi yoksulluğa teşvikiyle işte sonuç ülkemin gelinen durumu ortadadır. İşte soygunculuk. İşte dolandırıcılık. İşte gasp ve illegal yollara başvuruların çoğalmasının başlı nedenleri haliyle hepsinden önemlisi olan alt tabaka vatandaşımızın gelir seviyesinin böylesi düşük olmasıdır. Bir baba evladını aç ve parasız bırakırsa o evlat babasından evinden eşya çalar. Bir işçi aç ise iş yerini soyar o iş yerini soymakla kendini adapte etmeye meyil eder. Bir kurumda çalışan işçi aç ise o kurumda işlerin akışını rüşvet yoluna döktürmeye çalışır. Tüm bunların ülkemizde artık çok normal durumlar olduğunu şimdi görüp yaşar olmuşuz. İşte tüm bunların oluşmasına sebep olan baştaki siyasi liderlerin siyasetçilerin almış oldukları kararların ta kendisidir. Bir ülkede ortalama etin fiyatları ile asgari ücretin fiyatları kıyaslandığında bir vatandaş aldığı asgari ücretle her gün et yeme lüksü bırakın haftada bir et yeme hakkına haiz bile değildir. Tüm bu suçluların oluşmasına önderlik ve teşvik eden hükümetin alt tabaka halkıma vermiş oldukları eziyetin farkına varıp asgari ücreti artırılması demek ile ülkemde ki yukarda saydıklarım tüm suç unsurların oluşmasına başlı sebebiyettir. Halkımızın doyduğu zaman işçim doyduğu zaman büyük bir özveri ile işine odaklanır. İşinde en büyük başarıları yakalamak için çaba sarf eder. Kamuda çalışan kardeşlerim rüşvette değil hakkıyla işine odaklanıp hakkıyla işlerinin yerine getirilmesi ile meşgul olur. Alınacak asgari ücret kararı sizlere bağlı ya suç fiillerini çoğaltırsınız. Veya bu suçların kökten yok etmesini sağlarsınız. İşte karar eliniz de hadi bakalım şimdi sizleri görelim asıl suçlular sizler olduğunu söyleyerek bu suça ne kadar teşvik için kararlı olduğunuzu göreceğim.
Ekleme Tarihi: 28 Aralık 2020 - Pazartesi

ASGARİ ÜCRET NE OLDU

Böyle bir ülke işte ne diyeceğim aklıma bile gelmiyor.

Hükümetin kurmayları ile devletimin kurumları arasında büyük bir çelişki içersinde çarpıklık ve yanılgılar oluşmakta. Şimdi ben bu durumda kime inanıp kime güveneceğim şaşırmış durumdayım.

Bu istatistik kurumu ülkemde diyor ki 4 nüfuslu bir ailenin evine 4.000 TL altında para girer ise o hane açtır. Aynı kurumun hükümeti asgari ücret belirlemesine gelince bu konuşulan meblağın yarısını halkına vatandaşına uygun görüyor.

Şimdi gelin bu durumun neler doğurduğunu bu hükümetin halkımı neye teşvik ettiğini konuşalım.

Ülkemin lideri meydanlara çıkıp vatandaşım halkımız mutlaka çocuk yapmalı çoğalmalı her aile en az üç çocuk yapınız demesi ne kadar güldüm. Ülkemizin mega kenti olan ilde en ucuz ev kirası şehrin dışında kirası kadar ulaşımına verilen masrafın en uygun ev kirası 1.500 TL olan şehirde genel ortalama ev kirası asgari ücrete eş değer. Şimdi sorarım böyle bir ilde çalışan aile çocuk mu baksın. Evine mi baksın. Kirasını mı versin. Bu mega kentlerde bir simidin fiyatı iki lira çay en uygun yer de üç lira böylesi bir şehirde yaşayan insanların normal bir toplu taşımaya bindiği an verdiği meblağ üç buçuk lira şimdi gel bu hesabı sen yap bakalım.

Böylesi bir durumda halkımız neye teşvik edilmektedir. Pazara giden aile bir haftalık pazarını yapması sadece sebze meyveyi zaten unutmuş durumda sadece zorunlu sebze harcadığı para en az iki yüz lira. Market harcamaları buna temel gıda maddeleri ekleyin yani kısacası bir ailenin zorunlu yemeleri için harcayacakları paranın sadece bugün ki şartlara göre bir aylık asgari ücret sadece bir ailenin zorunlu mutfak masraflarının harcaması demektir.

Evin kirası, giyim, ve keyfi ailenin istek olarak et alması mümkün değildir. Şimdi bu durumda birileri çıkıp bana bunun açıklamasını yapacak mı bilemiyorum.

Ülkemin hükümetlerinin ve onların özelikle yandaş siyasi kulislerin yalakacıları olan şahsiyetlerin kendileri lüks bir lokantaya gitmeleri bırakın. Sıradan bir lokantaya iki, üç arkadaşları ile bir yemeğe gittiklerinde verdikleri hesabı bir göz önüne alıp.  Birde asgari ücretlilerin hallerini düşün. Ülkemin vatandaşının halkının da acaba böylesi bir yemek yemeye hakkı olduğunu düşünüyorlar mı?

Şimdi bu ülkemde ki asgari ücretleri böylesi vahin kılan siyasetçilerimin halkı böylesi yoksulluğa teşvikiyle işte sonuç ülkemin gelinen durumu ortadadır. İşte soygunculuk. İşte dolandırıcılık. İşte gasp ve illegal yollara başvuruların çoğalmasının başlı nedenleri haliyle hepsinden önemlisi olan alt tabaka vatandaşımızın gelir seviyesinin böylesi düşük olmasıdır.

Bir baba evladını aç ve parasız bırakırsa o evlat babasından evinden eşya çalar. Bir işçi aç ise iş yerini soyar o iş yerini soymakla kendini adapte etmeye meyil eder. Bir kurumda çalışan işçi aç ise o kurumda işlerin akışını rüşvet yoluna döktürmeye çalışır. Tüm bunların ülkemizde artık çok normal durumlar olduğunu şimdi görüp yaşar olmuşuz. İşte tüm bunların oluşmasına sebep olan baştaki siyasi liderlerin siyasetçilerin almış oldukları kararların ta kendisidir. Bir ülkede ortalama etin fiyatları ile asgari ücretin fiyatları kıyaslandığında bir vatandaş aldığı asgari ücretle her gün et yeme lüksü bırakın haftada bir et yeme hakkına haiz bile değildir.

Tüm bu suçluların oluşmasına önderlik ve teşvik eden hükümetin alt tabaka halkıma vermiş oldukları eziyetin farkına varıp asgari ücreti artırılması demek ile ülkemde ki yukarda saydıklarım tüm suç unsurların oluşmasına başlı sebebiyettir. Halkımızın doyduğu zaman işçim doyduğu zaman büyük bir özveri ile işine odaklanır. İşinde en büyük başarıları yakalamak için çaba sarf eder. Kamuda çalışan kardeşlerim rüşvette değil hakkıyla işine odaklanıp hakkıyla işlerinin yerine getirilmesi ile meşgul olur.

Alınacak asgari ücret kararı sizlere bağlı ya suç fiillerini çoğaltırsınız. Veya bu suçların kökten yok etmesini sağlarsınız. İşte karar eliniz de hadi bakalım şimdi sizleri görelim asıl suçlular sizler olduğunu söyleyerek bu suça ne kadar teşvik için kararlı olduğunuzu göreceğim.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.