İstanbul’da yaşayan ve yaşları 50 üzeri olan vatandaşlar çok iyi bilirler.
İstanbul o zaman ki nüfusu 5 milyon civarında bir nüfusa sahip bir şehirdi. O yıllarda İstanbul’un köklü aileleri ve İstanbul’da doğup büyümüş vatandaşlar çok iyi bilirlerdi.
İstanbullun en köklü sorunu su sorunu o yıllarda millet yıkanamaz duruma gelmiş. Evlerde su akmadığı gibi oteller ve iş yerleri susuzluk yüzünden resmen pislik yuvalarına dönüşmüştü bu yetmezmiş gibi belediyenin görevi olan çöp toplama organizesi tamamen çökmüş şehrin her köşesi çöplük yuvasına dönmüştü.
O dönemde böylesi bir nüfusla devir alıp hızlı bir şekilde. İstanbul ilinin en önemli sorunu olan su sorunu yüzerce kilometrelerden suyu İstanbul’a büyük çözümleme yapan. Bugün bile halen o yıllarda alınmış olan proje ile şu anki İstanbul’u nüfusun belediye başkanlığını aldığından nerde ise 4 katı büyümesine rağmen o günlerde yapılmış projenin halen işleyişi ve yeterliliği ile İstanbul şuan 7/24 çeşmelerde sular akmaktadır.
Hemen akabinde ilin en önemli sorunu olan çöp dağlarını tamamen yok edip. Hatta öyle projeler geliştirildi ki. Toplanan çöplerin nerede ise tamamen dönüşüme kavuşma sistemi ile çöpler yok edilmektedir.
Bununla yetinmeden hemen büyüyen ve geleceğin mega kendi olacağını bilerekten bu ekiplerin içinde gelecekte şehrin en önemli sorunu toplu taşıma olacağını düşünerekten özelikle metro sistemine büyük bir ağırlık vererekten aynı anda şehrin tüm semtlerine akışını sağlayacak metro projelerine büyük hız verdirdiler.
Raylı sistemlerin hız almasıyla özelikle birde Marmaray projesi şehrin bir başından diğer başına tek araçla büyük mesafe kat edilmektedir.
Şehrin diğer gelişimlerinden biri olan Avrasya tüneli bu trafiğe büyük bir rahatlık sağlamıştır. Üçüncü köprü ve bağlantı yolu bu İstanbul şehir trafiğine büyük bir rahatlık sağlamıştır. Özelikle büyük araçlar ve otobüslerin üçüncü köprülere yönlendirmesi ile şehir merkezinde ana yolların trafik akışlarında büyük bir rahatlık sağlanmıştır.
Tüm bunları yapan geçmişin belediye başkanların hükümetin partisi ile oluşan gelişmeler ile büyük nefes almış olan şehrin şimdi ki belediye başkanına bir bakın işte her şey çok güzel olacak sloganına bir bakalım.
Metro istasyonlarında nerde ise yerler kalmadı. Hepsi büfe ve işletmeler ile işgal edilmiş duruma dönüşmektedir.
Kendileri yeni almış bir plan projeleri olmadığı gibi var olan projelere ellerinden gelse büyük engel teşkil edecek projeler ile engellenmeye çalışmaktadırlar.
Bu başkan her lafı hayali ve asılsız çıktı.
Seçilirsem özelikle öğrenci gençlere toplu taşıma ücretlerini bedava edecek kadar uygun edeceğim dedi. Fiyasko çıktı. Şuan göreve geldiği dönemden özelikle öğrencilerin toplu taşıma ücretlerini ülkenin en yüksek fiyatıyla fiyatlandırılmıştır. Hükümetin engelli ve yaşlılara katkı ve devletin devletliğini gösterecek bir eylem olarak sunmuş olduğu toplu taşıma ücretlerini ücretsiz etmesini bile şuanda belediye başkanı olan şahsiyet bunlara bile sınırlama getirmiştir. Şimdi bu belediye başkanı olan şahsiyet birde kalkmış ülke için varım demekte yahu git işine ya sen bir belediye başkanı olduğun anda engeli ve yaşlı vatandaşların toplu taşımasını sıktın. Allah etmesin ki sen ülke yönetimine gelsen vay o zaman başta bu yaşlı ve engeli vatandaşları tamamen yok etmek için elinden geleni yaparsın. Kusura bakma ama senin siyasette son yılın olduğunu bildiğinden yapmak istediğin tüm oyunlarını halk üzerine özelikle İstanbul üzerinden oyna bu oyun burada bitecektir.