Dua Müslümanın silahıdır. Rabbimiz ilahi kelamında “ Eğer Duanız olmazsa ne ehemmiyetiniz var.” Furkan Suresi Ayet 77.Dua açılmayan kapıların anahtarıdır. Duanın kabul veya ret edilmesi insana bağlı değildir. Duaları kabul eden, etmeyen Allah’tır. Duaların kabul veya ret edilmesini âlimler şu misal ile açıklamaya çalışmışlar. Güzel bir tarlan var, tarlaya ekmek için iyi tohum almak, tarlayı güzel sürmek, tarımın tüm gereklerini yerine getirdikten sonra gerisini Allaha bırakmaktır. İster verir ister vermez az verir çok verir takdir Allaha aittir. Duayı yapmak, Allah’tan istemek kulun görevi, kabul etmek ise Hakka aittir. Dualarda da meşru şeyler istenmelidir. Hırsızlık yapan hırsız bile yakalanmamak için dua eder ki, dualar, istekler bunun gibi olmamalıdır. Dua ferdi olduğu gibi toplu halde de olabilir. Toplu halde yağmur duası yapmak, Anne Babanın çocuklarına duası, Müminin mümine duası dua Çeşitlerindendir. Bir Müslüman hiçbir surette başkasına beddua edemez. Savunduğu eylemde haklı olsa bile, Taifte Ümmetin Peygamberini taşlayanlara beddua etmemiş. Bilseler yapmazlar buyurmuştur. Dua samimi olmalıdır. Duanın kabulü üç şarta bağlıdır. Onlar İlim, Amel ve İhlastır. Haramların fütursuzca işlendiği bir toplumda duaların kabulüne engeldir. Müslümanlar bu gün zillet içinde yaşıyor, öldürülüyor, öz vatanları işgal ediliyor, sömürülüyor, birlik oluşturmuyor, Siyonist ittifaklara galebe çalmıyor, bunca ibadet dualara rağmen dualar kabul olmuyorsa, isyanda haddi aşmada aramalıyız. Tasavvuf ehlinden İbrahim Bin Ethem’e yaşadığı dönemde müntesipleri (Bağlıları) gelip soruyorlar Ya Pir Mevla “ Bana dua edin duanızı kabul edeyim” Mümin suresi ayet 60. Buyuruyor dua ediyoruz duamız kabul olmuyor dediklerinde İbrahim Bin Ethem! Çünkü kalpleriniz on şeyden ötürü ölmüştür de ondan buyuruyor. On maddeyi sayıyor. Madde 1.) Allah’ı biliyor vardır diyorsunuz fakat ona karşı kulluk görevinizi yapmıyorsunuz. 2.) Allah’ın kitabını okuyorsunuz, İnandım diyorsunuz içindekilerle amel etmiyorsunuz.3.) Şeytanı biliyorsunuz varlığına inanıyorsunuz, düşman olduğunu da kabul ediyorsunuz. İsyanda ona dost oluyorsunuz. 4.) Allah Resulüne İnanıyor, sevdiğinizi iddia ediyorsunuz. Sünnetini ise terk ediyorsunuz. 5.) Cennetin varlığına inanıyor, Cennete götürecek iyi ameller işlemiyorsunuz.6.) Cehennemden korktuğunuzu iddia ediyorsunuz Fakat günah işlemekten vaz geçmiyorsunuz.7.) Ölümün gerçek ve kaçınılmaz olduğunu söylüyorsunuz fakat onun için hazırlık yapmıyorsunuz.8.) Başkalarının kusur ve ayıplarını görüyor postacı gibi ifşa karalama yapıyorsunuz fakat kendi kusurlarınızı görmüyorsunuz. 9.) Allah’ın bunca Nimetlerini yiyorsunuz fakat ona şükür etmiyorsunuz.10.) Ölülerinizi her gün gömüyorsunuz. İbret almadan dönüyor bende öleceğim demiyorsunuz. İbni. Hacer El Askalani Münebbihat. Fazla söze ne hacet akli selim sabinde yazılanlarda büyük ibretler var. Fert ve toplum olarak bahsedilen kusur varsa tövbe ederek, pişman olarak gerçek misakımıza dönmeliyiz. Kesesi kasası haramla dolu olanların duası kabul edilmez. Faiz, Zina, Bina, Uyuşturucu, soyguncu toplum ve fertlerin duası da kabul edilmez. Bunca isyan tuğyanlara rağmen üzerimize taş yağmıyor, batmıyorsak halis, Muhlis, şeytandan her an uzak duran takva sabi iyi insanların sayesindendir diyebiliriz. Müslümanlar bugün soygun, Tağuti düzenlerin bekçiliğini yapıyor, bekası için mücadele veriyor. Üç aylar hürmetine Allah hepimizi af eylesin. Şuur versin Kur’an-a dönmeyi nasip etsin. Bunlar olamayınca dualar kabul olmaz bilelim… Vesselam.