Beşeri sistemlerde koltukları kapmak çok kolaydır. İşler vicdan cüzdan arasında döndüğü için insanın karakterine göre iş yapma becerisi değişebilir. Siyasi rüzgârla kimler gelmedi kimler gitmedi ki, gelen gidenleri aratır demişler, gelenlerden emekli olanlar halen görevlerde olanlar, dünyadan emekli olanlar çokçadır. Makamları işgal etmek kolay olabilir,Sorumluluk taşıyanlar için ateşten gömlektir makamlar. fırsatlar altın fırsatlara dönüşebilir. İşgal edilen makamlar insanın faydasına çalışır, sorunlarına dermen olursa ancak bir mana ifade edebilir. Makamlar tembel, Liyakatsız, beceriksiz insanlara teslim edilirse, insanlık için bir yüktür. Yazacaklarım sadece AKP ile ilgili değildir. Rozet takmakla, lideri alkışlamakla, yüksek oranda oy almakla partici olunmaz, Ne yazık ki, dünyada ve ülkemizde, adil siyaset değil, zalim politika hâkimdir. Ondandır ki, dünün sokak çocukları bir rozet takmakla insanlara çalım satabiliyor. İhaleler alabiliyor, devlet erkânında sözü geçebiliyor. Tarafsız olursa güzel, tam tersi taraflı olursa tam bir holiganlık, Üstat Bediüzzaman siyaset için."SİYASET GÖZLÜĞÜNÜ TAKANLAR BAKIŞLARINDA KARŞILARINDA MELEK OLURSA ŞEYTAN, ŞEYTAN OLURSA MELEK GÖRÜR" Der bendendir benden değildir diye. Dinen çok tehlikeli bir bakış, asrımız siyasetinde aşırı bir saldırganlık vardır. Yalan var, iftira vardır. Televizyonlar, gazeteler, dergiler bile ayrıktır. Bu yanlı yayınlarla halk sınıflara ayrılmıştır. Doğru benim liderim benim partim diye, diye. Asıl sorunlara dokunan olmaz bu siyasi görüşte olanlar,Günlük gündemler değişir. Beşeri siyasetlerde menfaat leşleri de mevcuttur. Leşi kapma mücadelesi var. Ta leşi kapsın, kimin umurunda emeklinin maaş azlığı, İnsanların faiz kıskacında boğulduğu, karma eğitimle gençliğin dibe vurduğu, zinanın her tarafı sardığı, aile yuvalarının dağıldığı, Uyuşturucunun İlköğretime kadar uzandığı, hırsızların çoğaldığı, dinsiz, densiz donsuzun cirit attığı, gaye var olsun partim, liderim, makamım. Kim bir parti vasıtası ile makam kapmış, hakkını vermiyor, toplumun dertlerini dert edinmiyorsa haindir, makam gaspçısıdır. Bir partiyi pompalamak veya yermek hiç umurumda değil, ben yaşadığım İl İlçe, Köy, ülke genelindeki yapılan işlere bakarım. İlimizin değer kültürü Çiğköfte yarışmasını düzenlemekle sorunlar çözülmüyor. İş yapma, halkın sorunları ile ilgilenme konusunda, Karaköprü ve Eyyübiye belediyelerini ve çalışanlarını tebrik ediyorum. Görerek yazıyorum ya, Alışılmış yöntemle Muhtar seçimi yapılır. Muhtar seçilir. Bir daha ki seçime kadar muhtarı göremezsiniz. Belediye başkanı seçilir, o kadar vaatler verilir ki, insanları büyüler, seçildikten sonra artık başkanı göremezsiniz. Televizyonda görseniz büyük bir başarı, başkanlıkla makam kapanları da göremezsiniz çünkü Kraldan fazla kralcı olurlar. Bazı kardeşlerim bir derdimi var diye zannedebilirler, evet derdim varda onun için yazıyorum. Derdim şahsi değil toplumu ilgilendirdiği için yazıyorum. İkamet ettiğim Haliliye İlçesi Ahmetyesevi Mahallesi ile ilgili altıncı yazıdır yazıyorum bu kadarda vurdumduymazlık olmaz… Mahallenin sık sık elektrikleri kesilir, bazı sokaklarda halen hem elektrik direkleri hem de aydınlatmalar yok, Mahallede çocuk parkı bulamazsınız. Tam üç yıldır mahalle sokakları çamurluydu, Binalar tren vagonları gibi dizili, altı ay sonra ancak sokaklara parke döşendi,9820 sokak cezalı olduğu için en son yapıldı. Mahalle sorunlarını dile getirdiğim için. Haliliye belediyemizin bir beyaz masası var Mevla korusun, Mahallede inşaat müteahhidi rast gele sokak ortasını kazıyor izinsiz olarak, bu beyaz masayı en az yirmi kere aramak lazım, ara ara hep efendim ilgileneceğiz falan filan sorun bir ay sonra ancak yarımda olsa çözülebiliyor. Ne hassas beyaz masa… Haliliye belediye başkanımız Sayın Feyzi DEMİRKOL'UN bir açıklamasını okudum. On Ocak Basın gününde, şöyle diyor başkanımız" basının yazdıklarını her kes okur, basın ise görerek yazar tam doğru bir laf. Sayın başkan Mahallemizde belediyenin veya ihaleyi alan Müttehitlerin yaptıklarını yazdığım için neden daha çok ayırım, kayırma, ilgilenmeme, eleştirirsen bekletirim ha, çamurda yüzersiniz ha, iki inşaat sahibi bu mahallede kaldıkça hizmet göremezsiniz ha ve öylede oldu. Yazdıklarımı görerek ve yaşayarak yazdım karşılığını gecikmeli gördük. Benim bildiğim belediye, halkına ayırım yapmaz yaşanan bir olay silinmez bir iz bıraktığı için bu konuyu yazıyorum. Yapılan bir işte ayırım kayırma, işi sallama, adres gösterilen yere dokunulmuyorsa orada bir koku var demektir. Denetimsiz, keyfi bir tavırla yöneticilik olmaz. Sayın başkanı tenzih ediyorum belki yapılanlardan haberi bile yoktur, bilgilendiriyorum başka yerlere aynı şeyler olmasın istiyorum. Bu mahallemizin kilit taşı döşeme ihalesini alan müteahhit kimdir merak ediyorum? İşe başlama bitirme tarihleri yok mu? Yapılan işlerde belediye, bürokrasisi, parti zincirlemesi var en az öyle görünüyor. Elli yapılı evin içinde sadece iki inşaat müteahhidinin inşat bina önüne parke, döşeniyor, insanların çamurla boğuştuğu sokaklara bir avuç kum bile çok görülüyorsa olanları yetkililer düşünsün. Tüm çabamıza rağmen Belediyenin fen işlerinden gelen yetkili ben inşaat sahiplerine söyledim artık ben bir şey yapamıyorum, ben belediye başkanı mıyım diyorsa burada çok sorular var demektir. Ben iktidarım, halk beni seviyor, diyorsanız yanılıyorsunuz. Ey AKP yetkilileri, yöneticileri, makam kapanları zorunuza da gitse, Kimin rüzgârı ile makamda oturmuşsanız iyi düşünün halka karşı, şikâyetlerine karşı sağır olan yetkililer yapışık koltuktan halkın arasına çıkın sorunları dinleyin denetleyin, çürükleri ayıklayın, Unutmayın mazlumun ahı, indirir şahı.