Toplumlar var 0lmak için çaba gösterirler. Tarih ile sabittir çöken toplumların nedenlerinden ibret alınmalıdır. Toplum fertleri bir gemide ise huzursuzluğun suçunu tek kaptana veremeyiz. Gemi içindekilerin hepsi selamete kavuşmak için sorumlulukla yükümlüdürler. Toplum çöker, bozulursa devlet de çöker. İbni Haldun’a göre çöken toplumların nedenleri şunlardır. 1.) Üretimin zayıflaması, Bir ülke toplumunun üretimi yoksa o ülke dışa bağımlıdır ki, ithalatla ihtiyaçlarını karşılamaya çalışır dışa bağımlı olur. 2.) Dayanışmanın yok olması, Dayanışma olmazsa insanlar egoist olur. Ben tok olayımda açlardan bana ne. 3.) Tüketim çılgınlığı, fert ve toplum bazında herkes şahıs, kurumlar ayağını yorganına göre uzatmalı, aşırı tüketim çılgınlıktır.
Kanı beş para etmeyenlere muhtaç olmayı gerektirir. 4.) Liyakatin dikkate alınmaması, yönetenlerin liyakatli olmaları sağlıklı yönetimlerin ilk ilkesidir. 5.) Vergilerin artması, Toplum fertlerine hizmet karşılığı vergi almak gereklidir. Vergide adil olmalıdır. Taksitle TOKİ den ev almışım Altı ayda bir takside zam, temmuzdan itibaren 53 TL Ödediğim takside KDV Eklenmiş buna adil vergi denir mi? 6.) Adaletsizliğin yaygınlaşması. Beşeri de olsa bir toplumu ayakta tutan kopmaz ilke adalettir. Güçlülere dokunmayan, kanunları sadece zayıf güçsüzlere tatbik eden toplumlar yıkılmaya mahkûmdur. 7.) Umutların kırılması. Umutsuz olmak sorunların işaretidir. Ümitsizlik kargaşa getirir. 8.) Göçün hızlanması. Göç denilince ülkeden ülkeye göç, İlden ile köyden ilçeye göç akla gelir. Göç iyi bir alamet değildir. İnsanları göçe zorlayanlar kul hakkı hamalıdırlar.
9.) yönetimde gurur ve kibir. Yönetenler kibir ve gururdan uzak durmalı, nefret eyleminden kaçınmalıdırlar. 10.) gösteriş, riyakârlık ve yalakalık. Bu üç haslet bir toplum için kanser mikrobudur. Taraf olmamak, yapmamak farzdır.11.) En kötüsü her şey normalmiş gibi bütün bunları görmezden gelen ve kabullenen bir topluluğun olması. Bunlar bir toplumun yıkılması için en büyük etkenlerdir. İslam Âlimleri de, dünyanın düzeni kolay kolay bozulmaz diyorlar dört şey bozulursa dünya düzenleri bozulur huzur kalmaz onlar 1.) Amirler bozulursa 2.) Âlimler bozulursa. 3.) Zenginler bozulur Karun gibi olursa 4.) Fakirler zenginler gibi bizde olalım derse. Dünyanın düzeni bozulur huzur kalmaz. Dinimizde temel direk iki sınıf bozulursa her şey bozulur denir bunlar: İdare edenler Umara ( Amirler ) ikincisi ulema yani âlimlerdir. Kimse dışını kalaylamasın yazdıklarımın hepsi Ülkemiz ve İslam ülkelerinde fazlası ile mevcuttur.
Saltanatın devamı için Din hep kullanılmış, Din beşeri düzenlere uydurulmaya çalışılmıştır. Din ile iktidarlar elde edilirken, dinin tüm ilkeleri devre dışı bırakılmıştır. Dinin temel ilkeleri devre dışı bırakılırken, Batıl ve atıl düzenlerin gelişmesinde, yayılmasında sözde ulemanın dayanak teşkil etmesi acıklı bir durumdur. Âlimlerin suskunluğuna, alet olmalarına İmamı Azam en büyük örnektir. Bağdat yönetimi İmama Kadılığı vermek isterler o ise ret eder. Hemen İmamı zindana atarlar. Heva ile ülkeyi yönetenlere “Haramlarınıza, günahlarınıza ortak olacağıma, zindan hayatı yaşamayı tercih ederim. ”Tarihi ifadesidir.” Daha fazla izaha ne hacet var? Bir toplumun çökmesinde, bozulmasında en büyük etken yönetenler olmakla beraber, yönetilenlerinde güdülürken narkozlu olmamaları, uyanık olmaları, medenice eleştirisini yapmaları asli görevleridir. Bir toplum İnanç ilkelerinden kopmuşsa o toplumun er geç yıkılması, çökmesi, yem olması mukadderdir… Vesselam.