Cenaze, Cenaze Namaz İslami terimlerdir. Cenaze Namazı farzı Kifayedir. Bir kaç Müslümanın Cenaze Namazını edası ile diğer Müslümanlar üzerinden sakıt olan bir ibadet çeşididir. Müslümanlar Emevi Camiinde Cuma Namazını kılmaya heveslenirken, Çok cenaze namazı kıldılar halen kılmaya devam ediyorlar. Emevi Camiinde Cuma Namazı kılmak nasip olmadı demek Ayasofya Camiinde Cuma Namazı kılmak kaderde varmış. Bir CHP Milletvekili kendi muhiplerine haykırıyor. Baksanıza Ayasofya’da laikliğin, Cumhuriyet kazanımlarının Cenaze Namazı kılındı. Doğruda söylüyor. Bu hatibe soralım Laiklik nedir? Din ile devlet işlerinin bir birinden ayrılması öyle ise 86 Yıl önce İman esasları gibi taptığınız laikliği siz egonuz için kullandınız. İdeolojiniz gereği önce siz laikliğin Cenaze namazını kıldınız. Laiklikte Din ayrı devlet ayrı ise Dini mekân olan Ayasofya’yı niye kapattınız.
Ey laikler, Kemalistler, Ulusalcılar çoğunluğu Müslüman olan ülkemizde bu zihniyetle hareket ettiğiniz müddetçe sittin sene iktidar olamazsınız. Geçmişteki icraatlarınızla devamlı tenkit ediliyorsunuz. Sicilinizde her sakallıya, takkeliye, Namaz kılana, başörtülüye, Yobaz, gerici, irticacı, demeniz bu güne kadar size ne kazandırdı. Ekseriyeti vitrinlik olsa bile Müslüman halkın inançları ile alay edenler hep sandıkta boğulmuşlardır. Sayenizde Muhtar bile olamaz dediğiniz Sayın başkan şimdi Cumhurbaşkanı sizin gibi gericilere ne kadar teşekkür etsek azdır, var olun devam edin. Çünkü Din ile ne kadar kavgalı olursanız Müslümanlar için siyasal İslamcılar için büyük prim yaptı ve yapıyor. Gerçek laikseniz dine karışmazsınız din zaten size karışmıyor.
Laikler bu kadar paniklenirken, Senelerce iktidardan mahrum olan Siyasal İslamcılar, Geçmişteki gerek iktidar, gerekse ortaklıkları yazmıyorum.18 Yıldan beridir tek başına iktidardır. Kalleş, kanlı darbeden sonra tek yetki başkan başkanlıktır. Sistemi en büyük lütuftur. Senelerin ceberut laik ladin ne varsa hepsine neşter vurularak, hâkimiyeti ele alma şansı, Müslüman kesimin iyi niyetle destek vermesi neticesinde bu günlere kadar geldi. İktidar olamadığımız için hep şikâyetimiz vardı. İktidar olduk ne yaptık ne yapıyoruz. Yazacağımın en zor tarafı burasıdır. Bu dünyada herkes görevini yapıyor. Testinin içinde ne varsa onu sızdırıyor. CHP İktidarda olmadığı halde, hem kiliseyi hem de Camiyi memnun etmek anlayışı kanımıza dokunuyor. Hem dindar hem kindar olmak güdülen dava ilkelerine terstir. Birkaç serzeniş.
Zinanın suç olmaktan çıkarılması bu toplumu tahrip etmiştir. İstanbul sözleşmesi aile yuvamıza dinamit koymuş, zina severlere gün doğmuştur. Bu tahrip edici sözleşmeyle kadim kadınlar dul kalmış, erkekler cezaevlerini boylamış. Kadına nafaka sınırsız ödenmiştir.18 yaş altı evlilikler sözleşmelerin hışmına uğramış, geride gözü yaşlı genç gelinler ve çocuklarını bırakmıştır. Dinimizde faiz haramdır. Faizle iştigal etmek Allah ve resulüne harp açmaktır. Şu an 20 Milyondan fazla adı Ahmet Mehmetler olan devlet teşviki ile faiz bataklığına sürüklenmiştir. Velev ki düşük faiz oranı olsa bile haram haramdır. Zoraki, fetvalarla haram helal olmaz. Artık kimse dindar nesilden bahsetmesin. Nerede dindar gençlik? Değil dindar gençlik yetişen nesil heva, moda, sanal âlem nesli ve uyuşuk. Diplomalı işsizler ordusu.
Hem aile hem de devlete yük bir gençlik. Adaletin terazisi bozuktur. Adalete güven kalmamıştır. Adaletin bir kefesi yanlıdır. Devlet kademelerinde liyakat en büyük arzumuz. İktidar olunca her şey nafile olsun yandaş olsun. Devlete ait gelir getiren ne varsa satılmış, eleştiriye tahammül etmeden. Tarım ülkesi olduğumuz halde saman, buğday eti dışarıdan ithal ediyoruz. Bunları çoğaltabiliriz. Bunların çoğu kırılmayan zincirlerimiz. Daha çok
kırılmayan zincirleri kırmak için gökyüzünden insan mı ithal edelim? Ne yapacaksanız yapın elinizi tutan kim?
İki hadis meali ve son sözler Allah Resulü SAV. Buyurur “ Kıyamete yakın karanlık gecelerin parçaları gibi karışıklıklar olacaktır. Bu karışıklıklar içinde kişi Mümin olarak sabahlayıp, kâfir olarak akşamlayacak, mümin olarak akşamlayıp, kâfir olarak sabahlayacaktır.” Tirmizi fiten 30 İkinci hadis meali “ Kıyamete yakın bir vakitte peş peşe aldatıcı seneler gelecektir. O zamanlarda güvenilir kimseler itham edilir. Haine ise emniyet edilir. Ve güvenilir kimse susturulur. Yalancıya emin gözü ile bakılır. İnsanların işleri hakkında sefih kimseler söz sahibi olur.” Ramuzul ehadis1: 121. Son sözlerim kimseyi zem etmek haddimiz değil, Müslümanın Müslüman’dan çok beklentisi olduğu için sitemimim hoş görüle, Ülkemizde ve dünyada korona musibeti devam ediyor. Hastalık hiç kural tanımıyor. Allah bir an önce def eylesin. Maddi ve manevi dermanı bulunsun. Korona hastalığı, yaygınlığı gibi dini konularda hastalık varsa tedaviyi Müslümanlar yapacaktır. Bir daha Cenaze Namazı kılmamak üzere Kurban Bayramınız mübarek olsun. Vesselam…