Din ilahi bir kanundur, Hak din İslam dinidir. Hak din dışındaki tüm oluşumlar batıldır. Hak dinin koruyucusu bizzat Rabbin kendisidir. Müslümanlar hak dine sarılır, uygulamasına çalışırlarsa hem kendileri kurtulur hem de başkalarını kurtarır. Beşeri sistemlerle yönetilen İslam ülkelerinde öyle bir din anlayışı, yaşayışı var ki, bu din bizim dinimiz değil. Beşeri rejimler şöyle diyor insanlara, istediğin kadar cami yap, camiye git, namaz kıl, Yaptığın Caminin adını Nur Muhammed, Gül Muhammed koy hiçbir mahzuru yok. Kuranını oku, sakal bırak, istediğin kadar uzat, cübbe giy, başına kubbe tak, ancak gerçek dini anlatma, sisteme karışma, çünkü kurulu bir sömürü düzenim var. İstediğin kadar hacca umreye git, hac ve umrede gerçek dini sana anlatmam, müsaade ettiğim kadar dini yaşarsın. Cihattan hiç bahsetme sen önce nefsinle uğraş, İman depola, Günde beş vakit Namaz var, Yılda bir ay oruç, zekat zengine mahsus vicdanla baş başa.
Hâlbuki Cihadın zamanı yoktur. Her zaman yapılması farzdır, Müslüman'a sen cihadı eleştirmeyi bırak İstediğin kadar oruç tut teravih kıl, yine rejime karışma, din ayrı devlet ayrı, senin görevin bana oy vermek ben helal haram demeden istediğimi yaparım, her şeyi ben bilirim. Sen İstediğin tarikata bağlı ol, günlük virtlerini çek, hatimeler yap, yalnız sistemi eleştirme kutsal devleti hiç mi hiç eleştirme çünkü onlara göre devlet ağlama duvarıdır. Her şey devlete fedadır. Faili meçhuller, devlete dil uzatıp Cezaevlerinde ömrü çürüyenler devlete fedadır. Mekke döneminde putlara karışmadan her kes beraber yaşıyordu, ne zaman ki, putlara tapmayın denildi o zaman kılıçlar çekildi. Aynı anlayış bugün de hâkim. Hal bu ki, din hayatın yaşantının tüm alanlarına hâkim olmalıdır. Bir yönetim şeklinde, siyasetinde, adaletinde, ekonomisinde, Eğitiminde, dış siyasetinde, Sporunda, bankasında, Televizyonunda, internetinde, cep telefonunda, sanayinde, vatan koruyucu (siyasete müdahale eden değil) askerinde din yoksa din alanlardan kovulmuşsa, o halk aldatılıyor demektir.
İşte bu anlayış kula kulluktur, uydurulmuş dinle kandırma, oyalama taktiğidir.
Toplumda Zina var ben değil devlet gücü kaldırır, sömürme aracı faiz var ben değil, devlet gücü kaldırır, aile yuvaları dağılıyor, kadına şiddet tüm hızı ile devam ediyor ben bu zulmün önüne geçemem bunu devlet gücü çözer. Var olan eğitim maddeci eğitim çocuğumu robot yetiştirmiş, hem madde hem manayı çocuğuma veremem, devlet gücü ancak verebilir. Her taraf uyuşturucu ile dolu, ilköğretime kadar inmiş uyuşturucu, kafalar sarhoş, ben nasıl bunu önleyebilirim bu devlet gücü ile ancak önlenir. Devlet malını çalan çok hırsızlar var bu hırsızların üstesinden adil devlet anlayışı gelebilir. İnşaatlarda çimento, demir, işçi hırsızları var devlet gücünden başka bunu kimse kaldıramaz. Televizyon ekranlarında, İnternet sitelerinde, Parklarda, Plajlarda her gün zina sahneleri boy gösteriyor Müslüman gençlik mahalle baskısı altında, Gençliği mıknatıs gibi çekiyor, genç metres hayatını tercih ediyor.
Nikâhsızlık had safhada, gençlerde evlilik yaşı otuzun üzerinde tam bir enkaz ve yıkım kim bunu düzeltecek devlet.
Her ile, ilçeye, mahalleye birer market dikilmiş, tam kapitalizm hortumu, küçük esnafı öldürmüş, bu yanlışı devletten başka kim düzeltebilir. Amerika öksürür borsa düşer, fakirin borsada parası yok, paradan, alın teri silmeden para kazanan baronların küresel güçlerin gücüdür borsa, tam bir sömürü aracı kim bunu düzeltecek ancak devlet. Şunu demek istiyoruz devleti meydana getiren insan toplumudur.
Fertleridir devlette fertlerin görevi olduğu gibi devletin, devleti yönetenlerin görevi ferdin kaç katıdır. bir nebze saydıklarımla fert ne yapabilir. Devlet derken saydıklarımı pekiştiren, bekçiğini yapan değil, vahye dayalı devlet anlayışıdır. Müslüman idarecinin böylesi bir devlet başında olması bir şeyi değiştirmez. İşte çözümsüzlüğü görmek lazım. Ben alkışladım, bu kadar oy aldı zirveye yükseldi, sanki halife seçilmiş, kimse aldanmasın.
Müslüman putçu bir zihniyeti sırtında taşıyamaz.Hamalı belki olabilir.
Gerçek dinden uzaklaşanlar ne yapıyor,bolca tarikat dağıtıyor,her birinin bir televizyonu,birer gazetesi,birer dergisi,radyo siteleri,mevcut bu hizmet araçlarında insanlar liderlere, meşreplere davet ediliyor,cennetler vaat ediliyor.Bu anlayışla kan duracak,gözyaşı dinecek bekleyin..
Gerçek alimler dini dert edinenler cihat silahını kuşanmadan,gerçek dini anlatmadan,hiçbir şey çözülmez,Seçilenleri bu bataklıkla başınızda daha çok görürsünüz.Ey gerçek dinden uzaklaşanlar,uydurulmuş dinle insanları oyalayanlar gerçek dine dönün…..
Anasayfa
Yazarlar
Mehmet CENGİZ
Yazı Detayı
Bu yazı 1862+ kez okundu.
Gerçek dinden uzak duranlar
Din ilahi bir kanundur, Hak din İslam dinidir. Hak din dışındaki tüm oluşumlar batıldır. Hak dinin koruyucusu bizzat Rabbin kendisidir. Müslümanlar hak dine sarılır, uygulamasına çalışırlarsa hem kendileri kurtulur hem de başkalarını kurtarır. Beşeri sistemlerle yönetilen İslam ülkelerinde öyle bir din anlayışı, yaşayışı var ki, bu din bizim dinimiz değil. Beşeri rejimler şöyle diyor insanlara, istediğin kadar cami yap, camiye git, namaz kıl, Yaptığın Caminin adını Nur Muhammed, Gül Muhammed koy hiçbir mahzuru yok. Kuranını oku, sakal bırak, istediğin kadar uzat, cübbe giy, başına kubbe tak, ancak gerçek dini anlatma, sisteme karışma, çünkü kurulu bir sömürü düzenim var. İstediğin kadar hacca umreye git, hac ve umrede gerçek dini sana anlatmam, müsaade ettiğim kadar dini yaşarsın. Cihattan hiç bahsetme sen önce nefsinle uğraş, İman depola, Günde beş vakit Namaz var, Yılda bir ay oruç, zekat zengine mahsus vicdanla baş başa. Hâlbuki Cihadın zamanı yoktur. Her zaman yapılması farzdır, Müslüman'a sen cihadı eleştirmeyi bırak İstediğin kadar oruç tut teravih kıl, yine rejime karışma, din ayrı devlet ayrı, senin görevin bana oy vermek ben helal haram demeden istediğimi yaparım, her şeyi ben bilirim. Sen İstediğin tarikata bağlı ol, günlük virtlerini çek, hatimeler yap, yalnız sistemi eleştirme kutsal devleti hiç mi hiç eleştirme çünkü onlara göre devlet ağlama duvarıdır. Her şey devlete fedadır. Faili meçhuller, devlete dil uzatıp Cezaevlerinde ömrü çürüyenler devlete fedadır. Mekke döneminde putlara karışmadan her kes beraber yaşıyordu, ne zaman ki, putlara tapmayın denildi o zaman kılıçlar çekildi. Aynı anlayış bugün de hâkim. Hal bu ki, din hayatın yaşantının tüm alanlarına hâkim olmalıdır. Bir yönetim şeklinde, siyasetinde, adaletinde, ekonomisinde, Eğitiminde, dış siyasetinde, Sporunda, bankasında, Televizyonunda, internetinde, cep telefonunda, sanayinde, vatan koruyucu (siyasete müdahale eden değil) askerinde din yoksa din alanlardan kovulmuşsa, o halk aldatılıyor demektir. İşte bu anlayış kula kulluktur, uydurulmuş dinle kandırma, oyalama taktiğidir. Toplumda Zina var ben değil devlet gücü kaldırır, sömürme aracı faiz var ben değil, devlet gücü kaldırır, aile yuvaları dağılıyor, kadına şiddet tüm hızı ile devam ediyor ben bu zulmün önüne geçemem bunu devlet gücü çözer. Var olan eğitim maddeci eğitim çocuğumu robot yetiştirmiş, hem madde hem manayı çocuğuma veremem, devlet gücü ancak verebilir. Her taraf uyuşturucu ile dolu, ilköğretime kadar inmiş uyuşturucu, kafalar sarhoş, ben nasıl bunu önleyebilirim bu devlet gücü ile ancak önlenir. Devlet malını çalan çok hırsızlar var bu hırsızların üstesinden adil devlet anlayışı gelebilir. İnşaatlarda çimento, demir, işçi hırsızları var devlet gücünden başka bunu kimse kaldıramaz. Televizyon ekranlarında, İnternet sitelerinde, Parklarda, Plajlarda her gün zina sahneleri boy gösteriyor Müslüman gençlik mahalle baskısı altında, Gençliği mıknatıs gibi çekiyor, genç metres hayatını tercih ediyor. Nikâhsızlık had safhada, gençlerde evlilik yaşı otuzun üzerinde tam bir enkaz ve yıkım kim bunu düzeltecek devlet. Her ile, ilçeye, mahalleye birer market dikilmiş, tam kapitalizm hortumu, küçük esnafı öldürmüş, bu yanlışı devletten başka kim düzeltebilir. Amerika öksürür borsa düşer, fakirin borsada parası yok, paradan, alın teri silmeden para kazanan baronların küresel güçlerin gücüdür borsa, tam bir sömürü aracı kim bunu düzeltecek ancak devlet. Şunu demek istiyoruz devleti meydana getiren insan toplumudur. Fertleridir devlette fertlerin görevi olduğu gibi devletin, devleti yönetenlerin görevi ferdin kaç katıdır. bir nebze saydıklarımla fert ne yapabilir. Devlet derken saydıklarımı pekiştiren, bekçiğini yapan değil, vahye dayalı devlet anlayışıdır. Müslüman idarecinin böylesi bir devlet başında olması bir şeyi değiştirmez. İşte çözümsüzlüğü görmek lazım. Ben alkışladım, bu kadar oy aldı zirveye yükseldi, sanki halife seçilmiş, kimse aldanmasın.Müslüman putçu bir zihniyeti sırtında taşıyamaz.Hamalı belki olabilir.Gerçek dinden uzaklaşanlar ne yapıyor,bolca tarikat dağıtıyor,her birinin bir televizyonu,birer gazetesi,birer dergisi,radyo siteleri,mevcut bu hizmet araçlarında insanlar liderlere, meşreplere davet ediliyor,cennetler vaat ediliyor.Bu anlayışla kan duracak,gözyaşı dinecek bekleyin..Gerçek alimler dini dert edinenler cihat silahını kuşanmadan,gerçek dini anlatmadan,hiçbir şey çözülmez,Seçilenleri bu bataklıkla başınızda daha çok görürsünüz.Ey gerçek dinden uzaklaşanlar,uydurulmuş dinle insanları oyalayanlar gerçek dine dönün…..
Ekleme
Tarihi: 25 Ağustos 2014 - Pazartesi
Gerçek dinden uzak duranlar
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.