Ümmet kelimesi Kur’an-i kerimde var. Siz hayırlı bir ümmetsiniz taltifi var. Hayırlı ümmet iyilikleri emreder. Kötülüklerden nehiy eder. Ümmetin, Allah’ı, peygamberi birdir. Kıblesi de birdir. Her canlı cansız Allahın Mahlûkudur. Mahlûklar içerisinde insanin yeri müstesnadır. Çünkü insanda akil var. İnsanlar inanan, inanmayanlardır. İnanmayanlar da Allahın kullarıdır. Bu iki sınıf için cennet ve cehennem vardır. Üstat Cennet ucuz değil, Cehennemde lüzumsuz değil der. Dünya imtihan dünyası, her insan ameline göre Ahrette muamele görecek. Ruh bedenden çıkınca ilk ahiret kapısı kabirdir, mezardır. İnsanın ilk karşılaşacağı ahiret gümrük memurları nekir münker sual melekleridir. Ahiret azabından insanı hiç bir dünyalık kurtaramaz. Dünyada en üst makamlarda olabilirsin, ahiret yolculuğunda korumalar yok, VİP den geçmede kayırma da yok. İnsan şu fani dünyada bu günleri düşünmeli, Yaptıklarından Allah’tan korkmalıdır. Dul, yetim kalanlar, haksiz yere öldürülenler, açlıkla, hastalıkla pençeleşenler, öz yurtlarından sürgün edilenler, mevki, makam saltanat uğruna dünyada insan yerine konmayanlar, itaat için zindana atılanlar, ahrette mevki, makamları en yüksek olanlardır. Dünyada Allahlık taslayanlar, korunanlar, vipçiler, ümmet servetinin hırsızları, dünyalık uğruna insanlara gözünü kırpmadan zulmedenler, ayrıcalıklı tipler ise Ahrette ümmet mazlumlarının sevinciyle en çetin azap görecek tiplerdir. Mahkemede büyük mahkeme iltimas yok, yalancı şahit yok, para hortumcusu avukat da yok. Dünyada yaşarken sistemlerin, devletlerin, nasıl kaide kural, kanunu varsa, Allahın da yeryüzünde uygulanmak üzere kanunları vardır. Niçin iki milyara yakin ümmet fertleri tespih taneleri gibi dağınık, başta tespihin imamesi yok. Müslümanlar ümmet anlayışından kopmuş, Kur’an, sünnetten, fıkıhtan uzaklaştırılmış bir kitle, lokma, her an düşmanın tuzağına düşecek, yem olacak bir toplumculuk. İzzetle yaşayacağına zilletle yaşamaya teslim edilen bir kitle, Müslümanlarda ümmet anlayışı olursa, işgaller değil fetihler olur. İmha değil, ıslah olur. Mazlumu ezme değil, Mazlumu koruma olur. Zilletle yaşama değil, izzetle yaşama olur. Hayırlı ümmetin fertlerinden, inanmayan bile emindir emniyettedir. Çünkü ümmetin Peygamberi Muhammedül Emindir. Bu gün Müslüman ümmet fertleri gâvurlarca teröristle eş değerdedir. Bu gavur kitlesinden Müslüman’a deva yoktur. Dostluğu da yoktur. Elin gâvuru Müslümanları itaat ettirmek için, ümmet fertleri arasına nifak sokmuştur. Parçala yut, taktiğidir. Allah’ı bir Peygamberi bir, kitabi bir, kıblesi bir olan ümmet niçin bu halde, boynu bükük, zilletle yaşıyor, kani akıtılıyor, namusu kirletiliyor, toprakları işgal ediliyor. Ümmetin başındaki sözde yöneticiler (bazıları) dünyevi ilahlar, peygamberler, kitaplar, kıbleler edindikleri içindir. Allahın baytında Arkasında Namaz kıldığımız sözde Kâbe İmamı, sözde Âlim Münafık tipli biri, Dinleri için, işgal edilmiş toprakları vatanları için, çırpınan Mücahitlere terörist derse, katil, işgalci, ümmet fertleri için en büyük düşman, zalim İsrail için bunlarla savaşmak haramdır fetvasını verir. Diğeri de Suudi ile Amerika dünyayı yönetiyor derse vay ümmetin haline… Bu talihsiz sesler hiç bir mazlumun sesi değildir. Müslüman kanını gâvurlarla beraber akıtan, ümmetin servetini gâvura peşkeş çeken gâvur ortakları veya maşaları dediğimiz en basit ifadeyle belamlardir. Kan emiciler bu kiralık katillerce İslam beldelerinde vekâlet savaşları yürütüyorlar. Bu hainler, katiller görevlerini yaparken, biz diğerleri ne yapıyor? Dolar uçtu, dolar düştü, Bist zirve yaptı, Fakir bir lokma ekmek derdinde, birileri kat ve yat derdinde. Birde, son dakika Tramp Erdoğan’la görüştü, şöyle böyle dedi tekrar, tekrar bunların hepsi boş şeyler hiç bir gâvur lider, Sayın Erdoğan, Müslüman olduğu için bu emir kullarına kulluk etmediği için gerçekten sevmezler. Yağlamaya gerek yok yağa yazık. Yeri gelmişken iki gerçek âlim tartışmış biri çok iddialı ben kediyi bile eğitirim demiş dediklerimi yapar demiş. Hocaya süre verilmiş kaç gün kediyi eğitmiş. Kedi yat, kalk, yüzünü yıka, kedi uyu diyerek kediyi alıştırmış. Diğer hoca önceden bir canlı fare yakalamış beraberinde götürmüş. Kediyi eğiten hoca öğrencilerin huzurunda kediye telkinde bulunmuş kedi kalk kedi kalkmış, kedi uyu kedi uyumuş, diğer hoca hemen fareyi bırakmış, kedi, hiç hocayı dinler mi? Fareyi gören kedi fare avcısıdır. Bu kelamı kibar iyi tahlil edilmeli, dostu düşmanı iyi tanımalıdır. Konumuz hayırlı ümmet. Rebbiül evvel ayı içerisindeyiz. 29 Kasım 30 Kasım’a bağlayan gece Ümmet Peygamberinin veladet (Doğum) günüdür. Beyhude günler o kadar çok ki, Allahın günlerini bitirmişiz. Öğretmenler, çocuklar, sevgililer günleri gibi bu günler yaldızlı günler. Bir silkinişle nar ehli değil, Nur ehli olmaya, gerçek Muhammed ümmeti olma şerefine nail olmaya, Kur’an-a dönme azmimizle vesselam…