Öncüler Trenin Makinisti, geminin, kaptanı, uçağın Pilotu, arabanın sürücüsü gibi. İstikamet rotası bunların elindedir. Gemiyi batırabilir, uçağı düşürebilir, arabayı devirebilir, treni raydan kaydırabilir. Bunun tam tersi taşıdığı insan ise becerisiyle limana selamete kazasız ulaştırabilir. Toplum öncüleri de aynen bunun gibidir. Kabiliyet, liyakat, bilgelik, liderlik vasfı ile yönetilenleri iyi yâda kötü yönetir. Dünyada rahat yaşamaları için en iyi öncülük ederler. Toplum öncülerinin çeşitleri vardır siyaset alanında öncülük, Din alanında öncülük, hukuk alanında öncülük, Ekonomi alanında öncülük, teknoloji, bilim alanında öncülük, sanat alanında öncülük, Mimari alanında öncülük diyebiliriz. Öncülüğün daha çok alanları var bu kadar yeter sanırım. Toplum yararına öncülük yapanlar dünyada da öldükten sonra da toplum kalplerinde makes bulurlar. Hep hayırla yad edilirler. Tarih bu öncülerle doludur.   Her tarafı felçli dava adamı öncüler listesinde yerini alan Şeyh Ahmet Yasin Siyonist İsrail Katillerce şehit edilen öncülerdendir. Gerçek öncülerin düşmanları çoktur, yönetimde ateşten gölek giyerler, her an kefenle karşı karşıdırlar. Niceleri sayfalara sığmaz. Gerçek öcüler hak batıl mücadelesinde markadırlar. Dinin tüm emirlerini hâkim kılmak isterler, taviz kabul etmezler. Dinimizde öncülerde Takva, hakkı üstün tutma, İhlâs, ortak akıl (İstişare) savaş değil, barış diyebiliriz. Gerçek öncüler hayatta iken pek kıymeti bilinmez. Gerçek öncüler toplum fertleri için iyi çığır açmada, yükselmede, galip gelmede, ezilmemede, ifsat şebekelerine karşı birer frendirler, iyilik dolum tesisleridirler denilebilir. Vefat eden bu önlülerle çok insan övünür, mirasına konur, mirasyedi konumuna bile düşebilir. Öncüleri her an hatırlamak yâd etmek vefada bulunmak bir hak iken, işin gerçeği onların doğru mirasını devam ettirmek onlara en büyük saygı vesilesidir.   Vahye dayanmayan sözde öncü yönetim anlayışları genelde dünyayı, özelde ise İslam Coğrafyasını ne hale getirdikleri ortadadır. Kan, gözyaşı, göç, öz vatanında parya, ölüm. Bu kan emici yönetim anlayışları eli kanlı olarak anılacaklardır. 28 Şubatı geride bıraktık. Tarihte 28 Şubat kanlı, gaspçı, kara leke bir gün olarak anılıyor anılacaktır. Bu karanlık günün en büyük mağduru rahmetli ERBAKAN ve ekibidir. Vefatının 6. senei devriyesinde merhum hocamı Rahmetle anıyorum. 28 Şubat ile ilgili çok yazılar yazıldı, paneller, anma günleri, Konferanslar düzenlendi olanlar hocamıza vefa borcu olsa gerek. Bence hocaya vefa onun tüm ilkelerini hayata geçirmek, onu anlamakla mümkündür. Önce Ahlak ve maneviyat, Hakkı üstün tutmak, Cihat hayattır demek. Bana ne Amerika demek, İslam’ın ve insanlığın en büyük düşmanı Siyonizm’dir (Yahudiliktir) Adil paylaşım, adil ekonomik düzen, yeni bir dünya, yeniden büyük Türkiye gibi ilkeleri mirasına konanların izinden gidiyorum diyen öncülerin ilkeleri olmalıdır ki, hocaya vefa borcu ödensin. Helal haram karışım bir anlayış, bence rahmetli hocanın semtine uğramadığı bir anlayıştır.   Hiç bir insan masum değildir. İslam dini zahire bakar, İslamda insanları putlaştırmak, masumlaştırmak yoktur. Siyasal İslam anlayışında bazı aksaklıklar olsa da Cumhuriyet döneminin zirvesini yaşıyoruz.15 Temmuzda da hainler, gaspçılar meşru hükümete karşı 28 Şubata heveslenerek teşebbüs ettiler. Şükürler olsun hevesleri kursaklarında kaldı. Tüm darbe çeşitleri cahiliye âdetidir hazıra konma kalleşliğidir her çeşidini kınıyorum. Rahmetli Hocadan öğrendiğimiz Milli kelimesi çok önemlidir. Milli yerliliktir, her alanda dışa bağımlılıktan kurtuluştur. Millilik emir kabul etmez, boyun eğmez başkasına bağımlı olmaz, ne sömürür nede sömürülür. Hocamızın en büyük emeli, İslam birliğidir, D 8 bunun en kuvvetli alt yapısıdır. Hocamızla ilgili ne yazsak azdır.   Şunu rahatlıkla diyebiliriz. Rahmetli hoca hayırla yâd edilecek öncülerimizdendir. Şükürler olsun aynı rotada çok öncüler yetiştirdi. Bugün katil, gaspçı, kan dökücü, müstemleke anlayışına kafa tutanlar varsa hocamızın eseridir kanaatindeyim. Öncülerden az olarak isteklerimiz ise Adil paylaşım, Eğitimin mutlaka Millileştirilmesi, gerçek adaletin tesisi, tam bağımsızlık. Din dışı tüm kötü düşünce akımlara karşı şiddetli   mücadele, Hakkı üstün tutan anlayış. Kenarı Dicle de kurt koyunu kapsa sorumlusu Ömer’dir anlayışı, Komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir düsturu, Aklı, Canı, Malı, Namusu, Dini Koruyan, kollayan yayan temel taşlara sahip çıkılması. Hutbe okurken adaletten bahseden Ömer’e kafa tutan sahabeye karşı Ömer’in şükür secdesine kapılma anlayışının hâkim kılınması, Nebevi metot, öz olarak istek ve arzularımızdır gerçek öncülere selam olsun. Allah sayılarını çoğaltsın