8 mart Dünya kadınlar günü tarihçesi: 8 mart 1857 yılında ABD’NİN New York kentinde konfeksiyon ve tekstil fabrikalarında çalışan 40 bin işçi insanlık dışı çalışma koşullarına ve kadın işçilere yapılan ayrımcı politikalara karşı greve gittiler. İşçilerin bu haklı grevine polisin saldırması sonucu barikatlar kurularak kilitlenen fabrikalarda çıkartılan yangın sonucu çoğu kadın 129 işçi can vermiştir. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katılmıştır. Bugünün anısına BM 8 mart 1977 yılında Dünya kadınlar günü olarak kutlanmasına karar verildi. Sovyetler birliğinde ise çok daha önce 1917 ekim devrimi sürecinde kadınlara oy verme hakkı ile birlikte 8 mart günü kutlanmaya başlamıştır. Ülkemizde ise 1921 yılında kutlanmaya başlandı. Çarlık Rusya döneminde ve Osmanlı devletinde kadınlar bırakalım oy kullanmayı nüfus sayımlarında sayılmıyorlardı bile. Bu nedenle Sovyet devrimi lideri Lenin ve Mustafa Kemal Atatürk kadın hakları konusunda doğru insani kararlar almışlar ve uygulamışlardır. Bu nedenle olsa gerek Türkiye cumhuriyetinin ikinci lideri İsmet İnönü Atatürk’ün iki büyük devrimi vardır biri harf devrimi diğeri daha önemli olan kadın devrimi haklarıdır demiştir. Bugünün kutlanmasındaki amaç kadınların cins olarak sosyal siyasal olarak erkekler gibi eşit insani haklara sahip olması için duyarlık kazandırmaktır. Dünya çelişkilerle dolu bir yer küresi. Canlı varlıklar ve insanlar açısından cennet gibi bir yer olabildiği gibi cehennem gibi bir yerde olabiliyor. Gücü yeten yetene bu alemde gerçek adil bir insan olarak kalabilen ezmeyen ezilmeyen insanlara aşk olsun. Zaten kutsal kitaplarda Dünya insanlar için iyiler ve kötülerin imtihan edildiği, öbür Dünya’da iyiler cennete, kötüler cehenneme konulacaktır denilmektedir. Değerli okurlar Dünya kadınlar günü dolaysıyla bu yazıyı yazarken ilk kez düşündüğüm ve yazıya dökeceğim bir düşüncemi sizlerle paylaşayım. Canlı varlıklar içerisinde yanılmasam insanlar kadar cinslerine buna kadınları da katarsak hem cinslerine sizleri karamsarlığa sevk etmeden iyi olduğu kadar, biri birlerine acımasızca kötülük eden acımasızca işkence eden başka yaratıklar sanırım yoktur. Demek isterim. Geçen gün bir gazete haberinde okudum bir cani erkek karısı kendisinden boşanmak istediği için zavallı kadını tam 38 yerinden bıçaklıyor. Buna çok örnek verilebilir. Olayın en acı tarafı ise ülkemizde yıldan yıla artan kadın cinayetleridir. Bilmem belki Dünya’nın hiçbir ülkesinde ülkemizde olduğu kadar kadınlar öldürülmüyor. Her şeyde olduğu gibi bu önemli insani konuyu neden sonuç ilişkileri içerisinde incelediğimiz zaman bu sorunun birçok nedeni vardır. Bence en önemli nedeni eğitim yetersizliği ve bilgisizliktir. Empati yapmamaktır. Zaten birçok akademisyen eğitim uzmanı kadınlara yapılan baskının kadın cinayetlerinin en önemli nedeni olarak cehaleti eğitim yetersizliğini gösterirler. Erkek güya erkek, yetersiz güdülerini tatmin etmek kendini ispatlamak için kadınların sahibi sanki kendileri gibi eziyet ederler. Çünkü bu tip erkek denilen yaratık eğitim bilgi noksanlığı dolaysıyla toplumda gördüğü dışlanmayı kadından hıncını çıkarır. Oysa cahil insan bir düşünse kadın birçok yönüyle kendisinden üstündür. Zira kadın üretkendir. Kadının sevgi hoşgörü insani değerlere verdiği önem böylesi zavallı aciz bir erkekten kat be kat üstündür. Bu zavallı mahluklar bir bilseler kadınlarımız, anamız, bacımız, nasıl bir sevgiyle çocuklarını yaklaşık dokuz ay karnında taşırlar. Nasıl bir özveriyle çocuklarını sevgiyle ilgiyle büyütürler. Uygar eğitimli insanlar bu gerçek olgu karşısında kadınlara değil eziyet etmeyi ancak saygı duyarlar. Kadınlara yapılan haksızlıkların bir nedeni de ekonomiktir. Yeterli maddi gereksinmelerini karşılamayan ailelerde kadınlara daha çok haksızlık yapılıyor. Kadınlar daha çok öldürülüyor. Demek oluyor ki maddi ekonomik koşular da belki daha belirleyici olabiliyor. Buradan Siyasi iktidara duyarlı bir vatandaş bir yerel köşe yazarı olarak kadın sorunlarına kadın cinayetlerine ivedi olarak çözüm bulmaları için bir çağrıda bulunmak isterim. Mecliste bu konuyla ilgili komisyon kurulmalıdır. böyle bir komisyon varsa bu komisyonun işlerlik kazanması için sonuç alıcı bir çalışma yapmak milletvekilleri için insani ve ahlaki bir görev olsa gerek. Kadınlara yapılan haksızlıkların giderilmesi dileğiyle Dünya kadınlar günü kutlu olsun.