Beşeri sistemler tarifine göre partiler toplumun vazgeçilmez unsurlarıdır. Hatta can damarlarıdır. Kurtuluş abideleridir.1950 ye Kadar Ülkemizde tek parti zihniyeti hâkim. Yaptıkları herkesçe bilinir.1950 den sonra baskıcı totaliler rejim taraftarları siyasetin geliştirdiği söz milletindir sloganı ile bertaraf oldular, Rahmetli Menderes ekseriyetle seçimi kazanarak Başbakan oldu. Seçimi kazanmanın birinci nedeni ezanı Türkçeden tekrar Arapçaya çevirmesidir. Halk nazarında Türkiye'ye sanki şeriat hâkim oldu havası vardı. Bununla beraber Kemalizmi koruma kanunu da rahmetli Menderesin eseridir. Yaptığı bir helal bir haram belki denkleşir.1960 İhtilalı ile tarihe kara leke olarak geçen idamla bedel ödedi Rahmetli Menderes ve arkadaşları ipe çekildi, halk olanlara inanmadı halk dindarı başında görmek istedi istemeye de devam ediyor. Ancak yalancı demokrasi havarileri, saltanat severler istemezük dediler ve diyorlar. Rahmetli ÖZAL'A, ERBAKAN'A, Mevcut Cumhurbaşkanımız Sayın ERDOĞAN'A Seçimle iş başına gelen Mısır Fatihi Muhammed Mursi'ye yapılanları yazmıyorum. Olanlar herkesin malumudur. Madem partiler var o zaman yarışlar doğaldır. Yarışlarda tutarlı olmak, ben kazanayım diye başkasını karalamak suda boğmak hakkaniyetle bağdaşmaz. Dünyanın hiçbir ülkesinde bizimki gibi seçim atmosferi yoktur sanırım. Bizdeki seçim yarışı hak ölçülerinin dışındadır. Yarışlar eşit değildir. Bazı partilerin ayaklarına taşlar bağlanmış, bazıları ise doping'li, yarış bu şekilde yapılıyor. Hele adaletsiz, gaspçı bir anlayış olan seçim barajı varken hiç kimse eşitlikten bahsedemez. Sanırım tüm tartışmalar bundan kaynaklanıyor. Seçim çalışmalarında çok israf var savurganlık var hoyratça tüketim var. Televizyon ekranları partilerce bölünmüş iktidar partisi devlet gücünü kullanarak en çok kendisi istifade diyor, gazetelerde aynı partilere göre bölünmüş parti liderleri taraflı düşünebilir, hırslı çalışabilir şu basının, televizyonların taraflı yayın yapmasına aklım ermiyor. Anladığım parayı veren düdüğü çalıyor hepsi bu kadar. Hatta bir köşe yazarı yazar, batıl siyaset aktörü, geçmişini silerek tüm Müslümanlar AKP YE Oy versin diyor AKP sanki şeriat partisi böyle saçmalık olmaz. Bana göre AKP NİN eksileri artılarından fazladır. AKP Yİ halk Sayın Cumhurbaşkanı ERDOĞAN için seviyor, destekliyor. Hiç kimse kendisini aslın yerine koymasın. Hele bu batıl siyasette boğulan yeni çıkan bir gazetede yazı yazan yazarın Gözü o kadar kararmış ki AKP Milli görüş çizgisinde, Milli görüşçülerin isteklerini yapıyor diyor ki, tam bir akıl tutulmasıdır. Milli görüşçüler ne zaman Avrupa hayranı olmuş, zinayı ne zaman suç olmaktan çıkarmış, desteklemiş, faiz dünya gerçeğidir demiş,Tüm akan kanın müsebbibi papaya Küdsiyet penah demiş el insaf. AKP Milli görüşün ilkelerine döner eylem söylemlerinde samimi olursa her kesten önce ben AKP Yİ alkışlarım. İnsanların iradesindeki oya hiç kimse ipotek koyamaz.7 Haziranda yapılacak seçimde tüm partiler çalışıyor, yapacaklarını anlatıyor. Bazıları büyük kayaları kaldırmaya çalışıyor. Tüm olanları halk görüyor ve okuyor. Halk öyle bilinçli ki, eskisi gibi ağanın, sözü geçenin, şeyhin işareti ile oy vermiyor. Kendisi oy kullanma şuurunda, siyasetçilerin bunu bilmesi lazım. Partilerin söylemleri, liderlerin konuştukları bazen halkta aksi tesir meydana getirebiliyor. Ülkemiz seçim atmosferinde çok israflı davranıyor, hoyratça harcamalar yapılıyor hepsi bir oy uğruna bu israfın hesabı da sorulacak savurganlardan. Bir oy uğruna kalpler kırılıyor. Hâlbuki dinimizde Kalp kırmak Kâbe'yi yıkmaktan beterdir diyor. Bu çekici siyasetin hiç mi yok helal haramı. Beşeri siyasette kim! insanın aklı, Canı, Malı, Dini, Namusunu koruyor, geniş alan açıyorsa halk onu sever bunun dışındakiler nal toplar. Harun Reşit bir gün, Behlül danayı aratmış arayanlar onu uyurken Mezarlıkta bulmuşlar. Uyandırmışlar kalk seni padişah istiyor demişler. Behlül kalkmış soluğu Harun Reşidin huzurunda almış. Hemen soru sormuş nerdeydin Behlul hiç sorma, öyle uykuya dalmıştım ki, uykuma sebep oldun uyurken rüyada padişah olmuştum keyif sürüyordum huzurumu kaçırdın demiş Harun uykudaki Paşalığın ne kıymeti var deyince, behlul cevabı yapıştırmış, Ben uyanınca gözlerimi açınca paşalığım sona erdi, senin gözlerin kapanınca paşalığın bitecek demiş. Tüm siyasilerde aynı şeyi görüyorum. Zirvede olanlar ne yapacaksanız yapın daha ne istiyorsunuz. Bazıları da rüyalarında padişahlığı görüyorlar. Tüm çalışmalar söylemler ülke ve insan için ise Hakkın yardımcısı Allah'tır. Yok, eğer tüm çalışmalar, söylemler Mevki, makam, ihale kapma,Köşe dönme, batı ve batıla hizmet ise cezayı yine Rabbimiz verecektir. Yolar yapmakla övünenler yollarda kimin arabaları var, Havacılıkla çağ atlattık diyenler uçaklar kimin eseri, Ekonomi iyidir diyenler çerez kadar pay emekliye niçin reva görülmüyor. Halkın karşısında nutuklar atmak kolay Avrupa birliği sevdasından vazgeçilecek mi? Ateist eğitim sistemine neşter vurulacak mı? Aile yuvalarını yıkan faiz, zina, uyuşturucu ile mücadele ciddi bir şekilde ne zaman yapılacak. Partilerini, liderlerini, meşreplerini din haline getirenler ülkenin içinde bulunduğu bataklıktan nasıl kurtarabiliriz diye proje öğretmeli, siyasilere dayatmada bulunmalıdır. Sanayide, Teknolojide çaba göstermeyen ülkeler bağımsızlıktan bahsedemezler. Üretmeden tüketmek bir toplumun intiharıdır.