6 Şubat günü ülkemizin Osmanlı dönemi de dâhil gördüğü en büyük felaketi yaşadık. Felaketin boyutları gün geçtikte ortaya çıkmakta ve dünyanın en büyük felaketlerinden biri olmaktadır.  Ülkemiz coğrafya olarak deprem bölgesinde bulunduğundan belirli yıllarda bu acıları sıkça yaşıyoruz. Yakın zamanlarda Gölcük, Ceyhan, Van, İzmir gibi bir veya birkaç ilimizi etkileyen depremler olmuştu.  Bu son depremde bir kısmı büyükşehir olmak üzere birçok ilimizde ve ilçemizde büyük can kayıpları ve yıkımları beraberinde getirdi. O bölgede depremde hayatta kalanların bir kısmı devletin sağladığı konteyner veya çadırlarda bir kısmı ise başka illerdeki yakınlarının yanına gitti.  7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremlere evde yakalananlardan biri de benim. O psikoloji ile eve tekrar girip uyumak biraz zor olduğunu düşündüğümden ve yakınlarımın ısrarı ile biz de başka illere geçici süre ile gittik.  27 Şubat günü Ankara’dan Mersin’e doğru yola çıktık. Saat 12.30 gibi Aksaray Polis Evinde “hem yemek yeriz hem de biraz dinleniriz” diyerek mola verdik. Yemekhanenin bulunduğu kata geçtim, ücretini ödeyip yemek almak için görevli personelin yanına gittiğimde “kusura bakmayın yemeğimiz kalmadı” deyince başımı yan tarafa çevirdiğimde tahminen 7-8 kişilik daha yemeğin olduğunu gördüm. O personel ile yüz yüze geldiğimde “onları yoldan geçerken uğrayabilecek olan depremzedeler için ayırdık” deyince 33 yıl hizmet verdiğim teşkilatımla daha da gurur duydum.  “Ben de depremzedeyim” deyince yemeğimi alıp oturdum. Yemek yerken küçük çocuklu aileleri görünce depremzede olduklarını tahmin ettim. Biraz sohbet edince Polisevinin yatak, 3 öğün yemek, sosyal aktiviteler, oyuncak, çikolata, gofret gibi tüm imkanlarından ücretsiz şekilde yararlandıklarını öğrendim. Valilik ile koordineli şekilde psikolojik destek, çocukların eğitimi için okullara kayıt, tıbbı ihtiyaç gibi destek verdiklerini söylediler.      Çayımı içip ayrılmak için kapıya yöneldiğimde resepsiyondaki görevli 2 adet gofret uzatıp “iyi yolculuklar” dedi.       O gofreti çok yediğim halde sanki ilk kez görüyormuş gibi bakakaldım.       Bu kötü günlerimizi; acıları paylaşarak, yardımlaşarak, gücümüzün yettiğince çaba sarf ederek atlatacağımıza eminim.        Aksaray İl Emniyet Müdürü Sayın Murat Kolcu ve İl Valisi Sayın Hamza Aydoğdu nezdinde emniyet teşkilatımıza teşekkürlerimizi ve takdirlerimizi sunuyoruz