Gel gönül Ferhat ile Şirin'in memleketi Amasya'ya gidelim.
Şirin için Külüngü kayaların böğrüne böğrüne vurup kayaları nasıl yardığını Ferhat'tan dinleyelim.
Ferhat'ın actığı kayalardan yürüyelim, kayalardan oluk oluk şehre akan suyu seyredelim.
Ordanda Hamamözü'ne uğrayalım.
İnce kabuklu, hoş kokulu misket elma toplayalım, kırmızı ve sarı renginden gözlerimiz kamaşsın, ruhumuz şenlensin.
Gel gönül Trabzon'a gidelim.
Boztepe'de Trabzon'u seyredip ferahlayalım, yaylalarından bahar şenliklerine katılalım, horon tepip coşalım. Altındere'ye gidelim yem yeşil dağlarda şırıl şırıl akan şelaleden ıslanalım. Maçka'ya gidip sütlaç yiyelim, Vakfikebir'e gelip buram buram kokan mayalı ekmek alalım.Giresunda fındık toplayalım, Rize'ye uğrayıp çay içelim.
Ordanda Tokat'a uğrayalım Tokat kebabını yiyelim, yaylasında kuşburnu toplayalım, ballı mağarasına gidip görelim. Erbaa' da cevizli ekmek yiyelim, Niksara gelelim Kelkit çayı ve yeşil ırmağın birleştiği yerde ceviz yiyelim. Bin bir derde deva ayvaz suyundan içelim.
Çamiçi yaylasından reçine kokan çam ağaçların gümbürtü seslerini dinleyelim.
Sonra Erzumlu Emrahın mezarından bir fatiha okuyalım.
Gönül gurbet ele çıkma
Ya gelinir ya gelinmez
Her dilbere meyil verme
Ya sevilir ya sevilmez.
Bahçemizde nar ağacı
Kimi tatlı kimi acı
Gönüldeki dert ilacı
Ya bulunur ya bulunmaz Şiirin öyküsünü soralım.
Zigana tünelinden güzellerin diyarı Gümüşhane'ye gidelim. Ak gerdana yakut elmas dizelim. Hamsi köyünden hamsi tava yiyelim. Harşit çayı'nın kenarından yürüyelim. Gümüşhanenin enfes
şırasından ve pestilinden yiyelim.
Kar beyazdır gülleri
Pestille beslenir güzelleri
Bademe benzer gözleri
Güzellerin meskenidir Gümüşhane deyip bu dörtlükle vedalaşalım.
Gel gönül Malatya'ya gidelim kayısı bahcesinde kayısı toplayalım. Sürgüden geçip, Doğan şehire selam verelim, Hasan babanın bahçesinden kiraz yiyelim, sonrada Arguvandan yanık bir türkü dinleyelim.
Oradan da Sivas'a uğrayalım.
Arasında serin yel esen sokak ve caddelerini gezelim. Karanlık dünyasında gönlü vatan ve insan aşkıyla yanan ve her zaman da haksızlığa ve vefasızlığa uğrayan halk ozanı Aşık Veysel'den aşkı öğrenelim, kara toprağın sadıklığını öğrenelim, kıymet ve vefayı öğrenelim.
Nevşehir'de peri bacalarını görelim.
Kapadokya'dan balon turu ile kuşlar gibi süzelim, Avanosa ve Göremeye selam verelim.
Evliya ve enbiyaların şehri Diyarbakır'a gidelim gönülleri zengindir, onlardan zarar gelmez, insanları misafirperverdir bizleri bağırlarına basarlar, baldan tatlı karpuzundan yiyelim. Hasanpaşa hanında şark bülbülü Celal Güzelses'ten Diyarbekır yolu şarkısı eşliğinden acı mırra içelim, gönlümüz bayram etsin, Agitlerin diyarı Siverek'te kara çadırda yayık ayranı eşliğinden kuzu cevirme yiyelim. Kapalı çarşısını gezelim Siverek şalvarını alıp giyelim.
Adıyaman’dan Ali emmiden kaçak tütünden saralım, Nemrut dağına yaslanıp bir cıgara yakalım.
Gel gölül Antep'ten öte geçelim.
Kadir kıymet bilmezler
Aşk yolunda ölmezler
Yetmiş can alır bir can vermezler
Gel gönül Antep'ten öte geçelim.
Antepte öte Maraş'tan gecelim, orda zurna dürüm yiyelim ardından dondurmayla yüreğimiz serinlensin.
Gel gönül Hatay'a gidelim.
Habibi naccarın bağrında misafir olalım, bu yıl orda mesken edelim. Efsane öyküsü Şev yeke, dergah hezar deyip sabredelim.
Derdi kederi sinemize çekelim
Bağrımıza taş basalım.