ÖSO (Özgür Suriye Ordusu), Türkiye’nin Afrin’e düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı’nda Mehmetçikle birlikte hareket ediyor. ÖSO, TSK’nın uçak ve tanklarla bombaladığı terör mevzilerine öncü birlik olarak gidiyor. Bir yerde Mehmetçik’e korumalık, fedailik yapıyor. Verdikleri şehit sayısını, bu iddiamıza kanıt olarak sunabiliriz… ÖSO, Afrin’den sonra Fırat’ın doğusuna yapılması kuvvetle muhtemel operasyonda da çok önemli rol alacak. Çünkü Özgür Suriye Ordusu o coğrafyayı iyi biliyor ve o bölgenin insanlarından oluşuyor. İçlerinde Kürtler de, Araplar da, Türkmenler de var. Stratejik öneme sahip Burseya Dağı’nın ele geçirilmesinden sonra çekilen görüntüleri hep birlikte izledik. Burseya Dağı’nın tepesindeki kuleye Türk askeri şanlı bayrağımızı dikerken yanında ÖSO mensupları vardı. Özetlemek gerekirse; ÖSO, Afrin Harekatı’nda TSK ile yanyana hatta Mehmetçik’in önünde siper olarak görev yapıyor… Hal böyle iken şimdi kalkıp ÖSO için “terör örgütü” demek hangi vicdana sığar? Askerimize kurşun sıkmış mı? Hayır… Pusuya düşürmüş mü? Hayır… Kilis’e, Reyhanlı’ya saldırmış mı? Hayır… CHP’den bazı isimler hangi akla hizmet edip ÖSO hakkında böyle bir iftirada bulunuyor, açıkça anlamış değiliz… Efendim, ÖSO şundan, bundan gelen militanlarla oluşmuşmuş. Yok, ileride silahını Türkiye’ye doğrultabilirmişmiş… Mantığa bak! Kardeşim, şimdi ileriyi değil içinde bulunduğun zamanı düşüneceksin. Şimdi, sana en ihtiyaç duyduğun sırada yapılan desteğe değer vereceksin. İleriyi biz nerden bilelim? Bütün öngörülerde tam isabet mümkün mü? Bugün en samimi arkadaşlar, ortaklar hatta kardeşler bile bir süre sonra birbiriyle ters düşebiliyor. Bu yüzden ÖSO’nun bugünkü durumu bizim için daha önemli daha öncelikli… TTB GÖLGE MUHALEFET Türkiye için hayati önem taşıyan Afrin operasyonunda Türk Tabipler Birliği’nin durduğu yeri, bizzat kendilerinin yaptıkları açıklama sayesinde öğrenmiş olduk. Adının başında “Türk” kelimesini taşıyan bir kurumun, ülkemizin geleceği adına büyük cesaretle başlatılan operasyona karşı çıkması elbette kamuoyunda büyük tepki çekti. Birçok doktor TTB’nin kendilerini temsil etmediğine ilişkin açıklamada bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Zeytin Dalı Harekatı’na, “savaş bir halk sağlığı sorunudur” bildirisiyle eleştiri getiren TTB yöneticileri hakkında soruşturma açtı. İktidara geldiği günden beri AK Parti’ye karşı gölge muhalefet görevinde bulunan TTB’nin son hamlesi duvara tosladı… Kimi çevreler, tabii ki yine başta CHP olmak üzere bu bildirinin ifade özgürlüğü kapsamında kabul edilmesi gerektiğini savundu. Yemezler kardeşim, milli birliğimizin arkasında sımsıkı durmamız gereken bir dönemde yapılan, yukarıda da belirttiğimiz gibi ülkemiz için hayati önem arz eden bir operasyona uluslararası arenada gölge düşürebilecek bu tür açıklamaları ifade özgürlüğü olarak kabul etmemiz mümkün değil. Gidin “demokrasinin beşiği” dediğiniz ülkelere, yapın böyle bir açıklamayı bakalım kendinizi nerede bulursunuz… ABD BATTIKÇA BATIYOR Afrin’de, Mehmetçik ÖSO ile birlikte yeni bir tarih yazarken, ABD ise yalan üstüne yalan söyleyerek itibarını hoyratça batırmayı sürdürüyor. Teröre hamilik yapmasına rağmen gözümüzün içine baka baka “Yalan Rüzgarı” dizisindeki rolüne devam eden, her biriminden farklı demeçlerin çıktığı ABD, çark manyağı olmuş durumda. “Afrin’e sakın ha” blöfü tutmayınca “Biz Afrin’de değiliz” diyerek çark eden ABD’liler şimdi de “Münbiç’ten çekilmeyeceğiz” diyorlar. Göreceksiniz TSK oraya uzandığında bu sefer daha doğudaki bir kentte çekilmek durumunda kalacaklar. Tabii burada Rusya’nın tavrı çok önemli, bir kaypaklık yapmazsa Türkiye’nin planı “tıkır tıkır işler” diye düşünüyoruz…