14 MAYIS SEÇIMINDE HDP YEŞİL SOL PARTİ BEKLEDIĞİ SONUCU ALAMADI

14 Mayıs 2023 Türkiye Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilli genel seçimleri, her seçim gibi, demokrasi açısından belki daha da önem teşkil eden bir seçim oldu. Muhalefet partileri bu seçimlerde beklenen başarıyı gösteremedi. Zira kamuoyu ve anketler muhalefetin bu her iki seçimde başarılı olacağını söylediler. Ama yanıldılar. Bence artık halkın anket kuruluşlarının çoğuna güveni kalmadı. Eski bir deyimle çuvalladılar. Anketler Yeşil Sol Partiyi 12- 13 bandında gösteriyordu. Ama bu parti neredeyse barajı bile geçemeyecek duruma geldi. Başarısızlığın elbette bir değil birçok nedeni vardır. Bence en önemli nedenlerden biri bu partinin HDP adıyla seçimlere girememiş olmasıdır. Bu da Ülkemizde yürütmenin yargıya müdahale etmesi sonucunda oldu algısı insanlar da oluştu. Başarısızlığın diğer belki daha önemli nedeni, HDP'nin Yeşil Sol Parti adında seçimlere girmiş olmasıdır. Bu isim bence Kürt seçmenlerinde, özelikle Urfa gibi muhafazakar Kürt seçmenlerinde fazla bir sempati bulmadı. Halkın içerisinde oluşan düşünce, Kürt kimligini savunan bir partinin Yeşil Sol parti ismiyle seçimlere girmesi devletin içerisinde Kürt sorununu kullanmak, çözmek istemeyen kesimlerin dikte ettirdiği bir proje olarak algılayanlar oldu. Çünkü bu konuda bazı soru işaretlerı vardır. Örneğin, halkların demokratik partisinin HDP'nin kapatılma riskine karşı yıllardır yedek olarak kurulan, halkın adını bildigi Demokratik Bölgeler Partisi DBP yerine neden tanınmayan yeni bir parti, Yeşil Sol Parti adıyla seçimlere girmiş olması başarısızlığın bir nedeni olarak kabul ediliyor. Başarısızlığın diğer bir nedeni de, HDP yani Kürt siyasi hareketinin halk nezdinde yoğunlaştığı bu yapının politik stratejik hatalarıdır. HDP yıllardır Türkiye partisi söylemini dile getirir. marjinal Türk sosyalist partileriyle birlikte hareket etme programları vardır. Buna demokratik düşünen, halkların birliğini savunan insanların bir diyeceği, bir itirazları olamaz. Ancak bu söylem malesef pratik koşullarda karşılık bulmuyor, getirisi olmuyor. Açıkça bir görüş belirtmek gerekirse, HDP'nin Türkiye halkının ve Kürt halkının çoğunluğundan onay görmesi, ancak, İmralı ve Kandil etkisinden uzak durmasıyla mümkün olacaktır. Söylem ve davranışın özdeş olması gerekiyor. Kısaca, ezcümle HDP bir yol ayrımında bulunuyor. Başarılı olmak, yüzde15- 20'leri bulmaları ya tam olarak Türkiye partisi olma koşullarını takip edecek, ya da legal ve yasal olarak, diğer yasal Kürt partilerinin programlarında olan barışçı bir biçimde federasyon veya eyalet sistemlerini gündeme getirmeleriyle orantılı olacaktır. 14 mayis seçimleri bir kez daha gösterdi ki HDP inandırıcı net olmayan tutumları ile büyük çoğunluğun partisi olamıyor. Bu parti ayrıca aday seçimlerinde her seçimlerde halk tarafından sevilen, oyları çok olan adayları göstermiyor. Parti içi demokrasi diğer partiler gibi bu partide fazla işlemiyor. Adaylar halka danışılmadan, halkın görüşü alınmadan, ideolojik bir görüşle belirleniyor. Böyle olunca Urfa gibi Kürt halkının yoğun olarak yaşadığı bir ilde, oy olarak beş yıl öncesinin gerisine düşmüş bir duruma geliyor Doğru olan saydam demokratik bir siyasettir.