Yerel yönetimler, diğer bir deyimle belediyeler bir ilin, ilçenin, beldenin yargı ve yürütmenin dışında herşeyden sorumludur. Bunlar, ulaşım, su, temizlik, yol, gıda kontrolü gibi birçok görevi vardır. 6 şubat depreminden sonra Şanlıurfa merkezinde, ulaşımda büyük bir sorun yaşanıyor Abide civarında aktarma merkezi denilen otobüslerin toplandığı, dağıldığı yer ile balıklıgöl arasında çalışan 63 belediye otobüsleri bu süreç içerisinde neredeyse hizmet dışı kalmış bir duruma geldi. Deprem öncesi Aktarma merkezinden kalkan otobüsler balıklıgöl, yakubiye, müze, piaza civarından aktarma merkezine doğru kesintisiz bir biçimde görev yapıyordu. Bu hat üzerinde çalışan otobüsler ihtiyaçları karşılayacak yeterli sayılarda olmasa ble hizmet veriyor, halk yine de bundan memnun kalıyordu. Ama deprem sonrası Şanlıurfa 63 nolu belediye otobüsleri bu görevi yapamiyor. Çünkü, artık bu otobüsler aktarma merkezinden kalkmıyor. Sarayönü zincirli kapı civarından kalkıyor. Böyle olunca hizmet dışı kalıyor, veya buna yarım hizmet, yarım mesai dememiz gerekiyor, böyle bir tanım gerçeğin ifadesidir. Özel arabası olmayan Urfa halkı vatandaşları yaklaşık üç aydır sabah akşam aktarma merkezi ile zincirli kapı arasında gidip geliyor, böylesi bir duruma, eziyet, çile demek mümkün. Görünüşte 63 nolu otobüsler çalışıyor, ama bu nasıl çalışma buna Yarım hizmet veya yarım görev diyoruz, bir şekilde buna aldatma da denilebilir. Çünkü halkın çoğu bu otobüslere dergah haşimiye civarından biniyor bir durak sonra zincirli kapı civarında iniyor. Bu yakın mesafe en çok 500 metre ya var yak yoktur. Asıl çile bundan sonra başlıyor. Zira, aktarma merkezine doğru üç misli fazla yaya yürümek zorunda kalınıyor. Diğer bir deyimle toplanma merkezine gidip, karaköprü, sırrın, bağlarbaşı, siğorta semtlerine giden insanlar, hergün geliş gidiş olarak en az üç kilometre elde eşyalar yürü ha yürü, zorunlu olarak yürümek zorunda kalıyor. Bu durum gençler için bir sorun olmazsa, özelikle orta yaş ve yaşlı vatandaşlar için büyük bir eziyete dönüşüyor. Vatandaşların bu kadar yol gitmeleri hemde hergün gidip gelmeleri eziyet, çile değilse nedir, bunun başka anlatımı başka izahı yoktur. Urfa belediyesi 63 otobüsleri ulaşımında bu aksaklığı elbette keyfi olarak yapmiyor, bunun bir nedeni, gerekçesi vardır, nedeni yol üzerindeki binaların deprem sonrası yıkılması,ağır hasar görmesi, yıkılacak bir durumda olmasıdır. Güvenlik nedeniyle yolun ulaşıma kapatılmış olması gerekçe gösteriliyor. Ancak bu konuda belediyenin alternatif yol bulmaları konusunda isteksiz ve duyarsız olduğu görülüyor, his ediliyor. Belediyenin bu sorunu çözecek bir model bulması mutlaka gerekli. Aslında Şanlıurfa belediyesini haklı olrak eleştiren bu yazının çok daha önce yazılması gerekirdi. Bir özeleştiri yapsam, basın mensubu olarak tıpkı halkımız gibi çok sabırlı davranarak, bu çilenin bu kadar uzun süreceğini tahmin etmiyordum, yazmamak için anlaşılmaz bir şekilde sabır gösteriyordum. Artık yeter diyoruz. Sabrın da bir sınırı vardır. Bu önemli ulaşım konusunda belediyenin şimdiye kadar herhangi bir açıklama yaptığını duymadım. Belki bir iki defa açıklama yapmış olabilirler, bu yeterli değildir. Hafta da bir defa yol ile ilgili açıklama yapmaları, halkı bilgilendirmeleri çözüm bulmaları gerekiyor. Halkımızın bu konu ve her konuda duyarlık göstererek, başkalarından değil, kendilerini de katarak, hep birlikte yasal demokratik tepki göstermeleri gerekiyor. Umarım bu yazı sürecinde bu sorun fazla uzun sürmeden bitmiş olur.