Dünya'da ve ülkemizde önemli konulara duyarlık kazandırmak , ilgi çekmek için, bazı günler düzenlenir, kutlanır. Örneğin Sevgililer günü, dünya ana dil günü, Anneler günü, babalar günü, dünya su günü gibi, akla gelmeyen, ama önem teşkil eden sair günler kutlanır.
Kutlanan bu günlerin belki de en önemlisi, en değerlisi 8 Mart dünya emekçi kadınlar günüdür. Kadın, tahminim, çeşitli dillerde ve Kürtçe'de jın (Kadın) yaşam anlamına gelir. Yani yaşamın kurucusudur. İran'da kadın hakları ile ilgili, kadınların kitlesel olarak yaptığı bir gösteride, dinci Faşizan polislerin linç ederek katlettiği, 22 yaşındaki Kürt kızı Jiyan (Yaşam) İran dikta molla yönetimine baş kaldırının, sembol ismi, sloganı jın, jiyan, azadi, Türkçesi: kadın, yaşam, özgürlük olmuştur.
Gerçekten, kadınlar, yani, anamız, bacımız, yarimiz olan bu değerli varlıklar, ne yazık ki, nerdeyse tüm dünyada bir şekilde baskı görüyor, eziliyor, bu durum, dünyanın utanması gereken bir durumdur. Kadınlar, dediğimiz gibi, yalnız geri kalmış, dünya ülkelerinde değil, gelişmiş, kapitalist batı ülkelerinde'de bir şekilde eziliyor.
Dünya halklarının çoğu, bizim, yaşam kaynağımız kadınları, bence, biraz da olsa, üzülerek belirtiyorum, bir cinsel obje olarak görenler belki de çoğunluktadır. yaşadığımız bu dünyada bir çok sorunlar vardır. Bu sorunların anası diyeceğimiz bir eğitim, vicdan sorunu vardır. Eğitimli vicdanli insanlar, baskı yapmaz, sömürmez, aç gözlü olmaz.
Sahip olmakla, yani mal mülkü olmakla, olmak, yani, gelişmiş, vicdan sahibi olmak farklı bir durumdur. Kapitalist sistem insanları yalnız sahip olmak,duygusuyla hareket etirerek, gerçek, erdemli insan haline getiremiyor. İnsani eğitim sahibi, Erdemli, vicdanlı insanlar, kadınla erkek arasında, insan olarak bir fark görmez. Kadını eksik, ikinci sınıf olarak gören bir anlayış, asıl kendleri ve vicdanları eksik, ikinci sınıftır.
Oysa kadınlarında elbette erkekler gibi, bir onurları ve sorumlulukları vardır. Bu anlamda kadınlar kimsenin kölesi, yada malı değildir. yaşamın kurucusu olduğundan, sevgi ve saygı gösterilmesi gereken bir varlıklardır. Cinsellik, her iki
cins, kadın ve erkek için yaşamsal bir duygudur. Erkekler ve kadınlar, yaratılış olarak farklı biyolojik, cinsel organlara sahipler, ama duygu ve dşüncelerinde ortak yönler elbette çoktur. İyi erkek, kötü erkek olduğu gibi, iyi kadın, kötü kadın da vardır. Bu ayrı bir konudur. Bunun oluşmasında eğitim, kalıtım, sınıfsal, çeşitli nedenler vardır.
Ülkemizde en acı durum, durmayan kadın cinayetleridir. Şubat ayında 39 kadın erkekler tarafından ölldürülmüştür. Bu bir vahşettir. Bunun önlenmesi için, mutlaka çareler aranmalıdır. Kadın cinayetlerinde yargının iyi hal gibi hukukta yeri olmayan, ceza indirimi yapmaması gerekir.
Dünyada kadınların çoğu cins olarak ezildikleri gibi, diğer bir mutlu azınlık olan hemcinslerinin aksine, sınıfsal, ekonomik nedenlerden dolayı çifte bir sömürü ve baskının kurbanı oluyorlar.
8 Mart Dünya emekçi kadınlar günü bundan dolayı tüm dünya ülkelerinde buna dikkat çekmek için kutlanıyor. Bu günün biraz da tarihçesini anlatalım.
Diğer adı dünya kadınlar günü olan bu gün, Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış olarak her yıl 8 Mart'ta kutlanan uluslar arası bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomk, siyasi, sosyal başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır. Dünya kadınlar günü, kadın hareketinde bir odak noktasıdır.
Bu günün kutlanmasının tarihsel boyutu, 8 Mart 1857 yılında 40.000 kadın dokuma işçisi eşit işe eşit ücret , çalışma saatlerinde azalma ve doğum izni istemiyle greve başladı. Bu grev esnasında fabrikaya kilitlenen 129 kadın işçinin yaşamını yitirmesiyle ilerki yıllarda kutlanarak şimdiye kadar devam etmiştir.
Aradan bu kadar yıl geçmesine rağmen emekçi kadınlar hala eziliyor. Çoğunun sosyal güvenceleri yoktur. Dünya bankasının kadın konusunda dünyanın bir çok ülkesinde,yaptığı araştırma sonucunda düzenlediği raporda, erkekler ile, kadınlar arasında eşit işe eşit ücret uygulanmadığı tespit edilmiştir. Bunun düzeltilmesi için devletlere ve uluslar arası kurumlara çağrıda bulunmuştur.
Toplumlarda yaşamın yaratıcısı kadınlar ve erkekler sömürülüyor eziliyorsa dünya sistemlerinde bir sakatlık var demektir. Dünya kadınlar gününü kadınlar ile erkeklerin ezilmediği, eşit, adil bir şekilde yaşamaları dileğiyle kutlu olsun.