NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

EMEKLİLERİN BİR BÖLÜMÜ AÇLIĞA TERKEDİLDİ

Ülkemizde toplumsal sınıflar arasında gelir dağılımı adaletsizliği makul durumun, normalın çok dışındadır. Emekliler arasında'da aynı durum geçerlidir. Bir kısım emekli, çalışan bir memur kadar ücret alırken, bir bölüm emekli asgari ücretin, hatta açlık sınırın çok altında bir ücret alıyorlar.Türk İş Sendikasının yaptığı bilimsel bir araştırmaya göre açlık sınıri 21 bin liradır.Yani bu paranın altında ücreti olan resmen açtır. Aç olmamak yanlız ekmek, bulgur yemekle olmuyor. Bunu sonraki satırlarda belirteceğim. Emekliler arasında önemli oranda ücret farkının oluşması emekli maaş bağlama oranlarının emekliler aleyhine birkaç defa değiştirilmesidir. Örneğin 2000 yılı öncesi emekli maaşı bağlama oranı ile bu tarihten sonra maaş bağlama oranında farklı bir tablo oluştu.2008 yılından sonra bu defa yine yeni bir emekli maaş bağlama oranı getirildi.  Bu durum emekliler ile çalışan işçi, çalışan memurlar arasında yine  normalın çok üstünde maaş farkına yol açtı. Düzeltilmesi gerekirken daha kötü bir maaş bağlama sistemi getirildi.  Örneğin bugün çalışan bir memur 50 bin lira maaş alıyorsa, aynı yıl çalışmış, aynı derecede emekli bir memur 20 bin lira emekli maaşı alıyor. Demeye gerek yok, görüldüğü gibi bu büyük bir adaletsizliktir. Üstte dediğim gibi  Açlık yalnız ekmek, bulgur yemek değildir. Gerekli proteinlerin, vitaminlerin alınması gerekir. Ankara Tabip Odası yaptığı açıklamada, gıda enflasyonun gerekli gıdaya erişemeyenleri hasta ettiğini, bunun bir halk sağlığı sorunu haline geldigini belirti. Zaten gerekli gıdalar alınmadığı zaman, insanların direnme, sağlık gücü olan bağışıklik sistemi zayıflar, hastalığa yol açtığı bilimsel bir gerçektir. Üstelik en ucuz denilen gıdalar bile bir emekli için, asgari ücretli bir aile için pahallı hale gelmiştir. Dar gelirli aileler ekmeklerini bile kısar hale gelmişler, daha doğrusu getirilmişlerdir.  Zira mevcut Ak Parti iktidarının ekonomik politikası zenginden yana bir politika olmuştur. Bunun somut örneği somut tahlili düşük ücret ve yüksek enflasyondur. Türkiye enflasyon'da neredeyse dünya'da birinci hale gelmiştir. Enflasyon çalışanlar ve yoksullar için açlık ve sefalettir. Bu durum zengini daha zengin fakiri daha fakir hale getirmiştir. Ülkenin dogal zenginlikleri gelirleri birkaç tane iktidar yanlısı büyük holdinglere peşkeş çekilmiştir.  AK Parti iktidarı Genel başkan Erdoğan tarafından 2024 yılı emekliler yılı ilan edilmişti. Maalesef geçen yıl açlık yılı olmuştur. Bu yılda açlık sınırının altında verilen ücretle emeklilerin büyük çoğunluğu için açlık yılı olacaktır.  Daha önce en düşuk emekli ücreti asgari ücretin neredeyse iki katı kadarken şimdi asgari ücretin çok altında kalmıştır. Bu durum adalet ölçüsüne sığmaz. Bir emekli işçi veya bağkur emeklisi 25-30 yıl çalışmış prim odemış, yeni işe giren asgari ücretli  bir bekar işçiden daha az maaş alır hale getirilmiştir. Ak Parti genel başkanı Erdoğan emeklilerin ve çalışanların bir anlamda aklıyla alay edercesine ekonomik anlamda Almanya bizi kıskanıyor demiştir. Oysa tüm veriler bu söylemin gerçeklerle alakası olmadığını teyit eder. Küçük bir misal aslında büyük bir misal, düşük ücretli  bir Alman emeklisi bile her  türlü gıda; giyim, ulaşım, seyahat ihtiyacını karşıladıktan  sonra, dünya ülkelerini  bile gezebiliyor. Üstelik Alman devleti emeklilerin  ev kiralarını bile veriyor.  Bizim emeklilerimiz bırakalım dünya gezilerini, bir ilden bir ile gidemiyorlar. Bu iktidarın adı Adalet Ve Kalkınma Partisidir. Açık söyleyelim bu durumun adalet ve insaf ölçülerine sığmadığı görünen bir olgu ve gerçektir.  Yapılmasi gereken kelime oyunlarıyla, demogoji ile değil,  gerçekleri kabul ederek emekliler ve çalışanlar için yaşanabilir bir ücret verilmesidir.
Ekleme Tarihi: 09 Ocak 2025 - Perşembe

EMEKLİLERİN BİR BÖLÜMÜ AÇLIĞA TERKEDİLDİ

Ülkemizde toplumsal sınıflar arasında gelir dağılımı adaletsizliği makul durumun, normalın çok dışındadır. Emekliler arasında'da aynı durum geçerlidir. Bir kısım emekli, çalışan bir memur kadar ücret alırken, bir bölüm emekli asgari ücretin, hatta açlık sınırın çok altında bir ücret alıyorlar.Türk İş Sendikasının yaptığı bilimsel bir araştırmaya göre açlık sınıri 21 bin liradır.Yani bu paranın altında ücreti olan resmen açtır. Aç olmamak yanlız ekmek, bulgur yemekle olmuyor. Bunu sonraki satırlarda belirteceğim.
Emekliler arasında önemli oranda ücret farkının oluşması emekli maaş bağlama oranlarının emekliler aleyhine birkaç defa değiştirilmesidir. Örneğin 2000 yılı öncesi emekli maaşı bağlama oranı ile bu tarihten sonra maaş bağlama oranında farklı bir tablo oluştu.2008 yılından sonra bu defa yine yeni bir emekli maaş bağlama oranı getirildi.
 Bu durum emekliler ile çalışan işçi, çalışan memurlar arasında yine  normalın çok üstünde maaş farkına yol açtı. Düzeltilmesi gerekirken daha kötü bir maaş bağlama sistemi getirildi.
 Örneğin bugün çalışan bir memur 50 bin lira maaş alıyorsa, aynı yıl çalışmış, aynı derecede emekli bir memur 20 bin lira emekli maaşı alıyor. Demeye gerek yok, görüldüğü gibi bu büyük bir adaletsizliktir.
Üstte dediğim gibi  Açlık yalnız ekmek, bulgur yemek değildir. Gerekli proteinlerin, vitaminlerin alınması gerekir. Ankara Tabip Odası yaptığı açıklamada, gıda enflasyonun gerekli gıdaya erişemeyenleri hasta ettiğini, bunun bir halk sağlığı sorunu haline geldigini belirti. Zaten gerekli gıdalar alınmadığı zaman, insanların direnme, sağlık gücü olan bağışıklik sistemi zayıflar, hastalığa yol açtığı bilimsel bir gerçektir.
Üstelik en ucuz denilen gıdalar bile bir emekli için, asgari ücretli bir aile için pahallı hale gelmiştir. Dar gelirli aileler ekmeklerini bile kısar hale gelmişler, daha doğrusu getirilmişlerdir.
 Zira mevcut Ak Parti iktidarının ekonomik politikası zenginden yana bir politika olmuştur. Bunun somut örneği somut tahlili düşük ücret ve yüksek enflasyondur. Türkiye enflasyon'da neredeyse dünya'da birinci hale gelmiştir. Enflasyon çalışanlar ve yoksullar için açlık ve sefalettir. Bu durum zengini daha zengin fakiri daha fakir hale getirmiştir. Ülkenin dogal zenginlikleri gelirleri birkaç tane iktidar yanlısı büyük holdinglere peşkeş çekilmiştir. 
AK Parti iktidarı Genel başkan Erdoğan tarafından 2024 yılı emekliler yılı ilan edilmişti. Maalesef geçen yıl açlık yılı olmuştur. Bu yılda açlık sınırının altında verilen ücretle emeklilerin büyük çoğunluğu için açlık yılı olacaktır.
 Daha önce en düşuk emekli ücreti asgari ücretin neredeyse iki katı kadarken şimdi asgari ücretin çok altında kalmıştır. Bu durum adalet ölçüsüne sığmaz. Bir emekli işçi veya bağkur emeklisi 25-30 yıl çalışmış prim odemış, yeni işe giren asgari ücretli  bir bekar işçiden daha az maaş alır hale getirilmiştir. Ak Parti genel başkanı Erdoğan emeklilerin ve çalışanların bir anlamda aklıyla alay edercesine ekonomik anlamda Almanya bizi kıskanıyor demiştir. Oysa tüm veriler bu söylemin gerçeklerle alakası olmadığını teyit eder.
Küçük bir misal aslında büyük bir misal, düşük ücretli  bir Alman emeklisi bile her  türlü gıda; giyim, ulaşım, seyahat ihtiyacını karşıladıktan  sonra, dünya ülkelerini 
bile gezebiliyor. Üstelik Alman devleti emeklilerin  ev kiralarını bile veriyor. 
Bizim emeklilerimiz bırakalım dünya gezilerini, bir ilden bir ile gidemiyorlar.
Bu iktidarın adı Adalet Ve Kalkınma Partisidir. Açık söyleyelim bu durumun adalet ve insaf ölçülerine sığmadığı görünen bir olgu ve gerçektir. 
Yapılmasi gereken kelime oyunlarıyla, demogoji ile değil,  gerçekleri kabul ederek emekliler ve çalışanlar için yaşanabilir bir ücret verilmesidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.