NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ – 31

Roma krallığı döneminde Edessa’da valilerin geniş yetkileri vardı. Şehirle ilgili önemli bir sorun olduğu zaman, vali İstanbul’a gider olağanüstü sorunları İmparatora anlatır, ondan yardım ve yetki alırdı. Valiler genellikle yerli halktan seçilirdi. Valilerin arması, sembolü kılıç ve kemerdi. İstanbul’a gidişlerde bunları kuşanırdı. Valiyi görevden almanın belirtisi kemerin kesilmesi oluyordu. İmparator bir valiyi görevden aldığı zaman bunu bazen halkın önünde kemerini kestiriyordu. Böylece vali artık hiçbir devlet görevine getirilmezdi. Valinin şehrin yönetiminde geniş yetkileri vardı. İdam cezası bile verebiliyordu. İdam şekli yine valinin insafına terk edilmişti. İdam etmenin çeşitli şekilleri uygulanıyordu. En zalim şekli idama mahkum edilen bir insanın canlı olarak yakılması bile oluyordu. Sonra bu idam şeklinden vazgeçilerek idama mahkum edilenin kafası kesilerek infaz ediliyordu. Şüphesiz böyle idam şekli infazlar tartışılır bir durumdur. Zaten Roma imparatorluğu çok insafsız zalim bir yönetimdi. Aristokratlar, zenginler, Köle insanları istedikleri gibi kullanma çalıştırma yetkileri vardı. Kölelerin en ufak bir hakkı yoktu. Bir nesne bir eşya gibiydiler. Öyle insanlık insaf dışı olaylar oluyordu ki, Yönetici sınıf mensupları türbinlerde otururlar, arenada dolaşan aç aslanların önüne bu zavallı köle insanlar atılır, insanlıktan nasibini almayan aristokrat sınıf yöneticileri , aslanlar bu masum insanları parçalayarak yedikleri zaman kahkahalarla güler zevk alırdı. Köle Spartaküs köleleri birlik yaparak örgütleyerek bu zalim düzene bir süre son vermiş, onları cezalandırmıştır. Burada bir yorum tespit yapmak gerekirse örgütlülük ve birlik her sınıf ve ideolojinin yegane gücüdür. Burada yine konumuz gereği bir tespit yapalım. Hazreti Musa’nın ortaya çıkması, ilahi olayın dışında maddi olarak Mısır kralı Fıravun’nun halka, özelikle Yahudilere yaptığı baskı ve zulüm sonucunda ortaya çıkmış olması, Fıravun’nun tacı tahtını devirmesidir. aynı şekilde Hazreti İsa’nın gelişi manevi ve ilahi olduğu kadar, maddi ve insani olarak zalim Roma yönetimine bir mesajdır derstir. En son Peygamber Hazreti Muhammed’in gelişi yine manevi ilahi olayın dışında olan genelde Arabistan coğrafyasına da egemen olan Romalılara, özelde aynı bölgede özelikle Mekke ve Medine’de etkin olan zalim putperest yönetimine bir ders vermiştir. İslam dinin kısa bir sürede büyümesi, geniş bir coğrafya’ya yayılması bölge halklarının yerel ve bölgesel yönetimlere duydukları bir tepkinin sonucudur. Hatta İslam ordularının safında bu insafsız güçlere karşı bazı Hıristiyan güçlerinde ve diğer din gruplarının gönüllü olarak destek verdiğini belirten tarih yazarları vardır. Devam edecek.
Ekleme Tarihi: 27 Aralık 2021 - Pazartesi

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ – 31

Roma krallığı döneminde Edessa’da valilerin geniş yetkileri vardı.

Şehirle ilgili önemli bir sorun olduğu zaman, vali İstanbul’a gider olağanüstü sorunları İmparatora anlatır, ondan yardım ve yetki alırdı.

Valiler genellikle yerli halktan seçilirdi.

Valilerin arması, sembolü kılıç ve kemerdi.

İstanbul’a gidişlerde bunları kuşanırdı.

Valiyi görevden almanın belirtisi kemerin kesilmesi oluyordu.

İmparator bir valiyi görevden aldığı zaman bunu bazen halkın önünde kemerini kestiriyordu.

Böylece vali artık hiçbir devlet görevine getirilmezdi.

Valinin şehrin yönetiminde geniş yetkileri vardı. İdam cezası bile verebiliyordu. İdam şekli yine valinin insafına terk edilmişti.

İdam etmenin çeşitli şekilleri uygulanıyordu. En zalim şekli idama mahkum edilen bir insanın canlı olarak yakılması bile oluyordu.

Sonra bu idam şeklinden vazgeçilerek idama mahkum edilenin kafası kesilerek infaz ediliyordu.

Şüphesiz böyle idam şekli infazlar tartışılır bir durumdur.

Zaten Roma imparatorluğu çok insafsız zalim bir yönetimdi.

Aristokratlar, zenginler, Köle insanları istedikleri gibi kullanma çalıştırma yetkileri vardı.

Kölelerin en ufak bir hakkı yoktu. Bir nesne bir eşya gibiydiler.

Öyle insanlık insaf dışı olaylar oluyordu ki, Yönetici sınıf mensupları türbinlerde otururlar, arenada dolaşan aç aslanların önüne bu zavallı

köle insanlar atılır, insanlıktan nasibini almayan aristokrat sınıf yöneticileri , aslanlar bu masum insanları parçalayarak yedikleri zaman kahkahalarla güler zevk alırdı. Köle Spartaküs köleleri birlik yaparak örgütleyerek bu zalim düzene bir süre son vermiş, onları cezalandırmıştır. Burada bir yorum tespit yapmak gerekirse örgütlülük ve birlik her sınıf ve ideolojinin yegane gücüdür.

Burada yine konumuz gereği bir tespit yapalım. Hazreti Musa’nın ortaya çıkması, ilahi olayın dışında maddi olarak Mısır kralı Fıravun’nun halka, özelikle Yahudilere yaptığı baskı ve zulüm sonucunda ortaya çıkmış olması, Fıravun’nun tacı tahtını devirmesidir.

aynı şekilde Hazreti İsa’nın gelişi manevi ve ilahi olduğu kadar, maddi ve insani olarak zalim Roma yönetimine bir mesajdır derstir.

En son Peygamber Hazreti Muhammed’in gelişi yine manevi ilahi olayın dışında olan genelde Arabistan coğrafyasına da egemen olan Romalılara, özelde aynı bölgede özelikle Mekke ve Medine’de etkin olan zalim putperest yönetimine bir ders vermiştir.

İslam dinin kısa bir sürede büyümesi, geniş bir coğrafya’ya yayılması bölge halklarının yerel ve bölgesel yönetimlere duydukları bir tepkinin sonucudur.

Hatta İslam ordularının safında bu insafsız güçlere karşı bazı Hıristiyan güçlerinde ve diğer din gruplarının gönüllü olarak destek verdiğini belirten tarih yazarları vardır. Devam edecek.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.