NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -59-

Artık gittikçe Kudüs'ün fethine adım,adım yaklaşılıyordu. Bütün cepheler de kızışan savaşın kaderi, Selahaddin'n Allah vergisi zekası, stratejesi ile çok geçmeden savaşın kaderini Müslümanların lehine değiştirdi. Selahaddin’in ordusu var güçleriyle saldırarak su kuyuları ile meşhur Hittin su bölgesini ele geçirdi. Amaç Haçlı ordusunu çölde susuz bırakark güçlerin kırmaktı. Bu o kadar önemli taktik bir hamle idi ki savaşın kırılma noktasıydı. Çünkü Düşman güçleri Müslüman güçlerden kat be kat çok, daha fazla hem silahlı donanımlı lojistik destekleri çoktu. Kudüs sayı ve güç itibarıyla alınmayacaktı. Ancak bu çok akıllıca hamleyle çöl de susuz bitkin kalan haçlı güçlerinin çoğu savaşamaz duruma geldiler. Çoğu teslim oldular. Teslim olan asker ve komutanlara dokunulmadı eziyet edilmedi hatta onlara soğuk su bile verildi. Ama daha evvel çok zalim davranan Reynald'a Selahaddin acımayacağına dair söz vermişti. Haklı olarak bu sözünü tuttu çünkü daha evvelki bölümlerde değindiğim gibi esirleri öldüren çok acımasız bir kişi olan Reynald'ı, Selahaddin bir kılıç darbesiyle cezalandırdı. Müslüman ordusu Kudüs’e girmek üzereydi. Başkomutan Selahaddin Eyyubi’nin aklında halka ne yapacağına dair çeşitli düşünceler geçiyordu. Çünkü Kutsal Kudüs şehri, Haçlılar tarafından 1099 da işgal edildiğinde binlerce çoluk çocuk kadın yaşlı öldürülmüştü. Aynısını yapmak kalbinden geçiyordu ama buna aklı bir türlü karar veremiyordu. Daha doğrusu bir insani özelik olan vicdanı ve merhameti buna engel oluyordu. Çok geçmeden böyle bir karar vermeme bahanesi ararken. Kudüs’ün içindeki sivil kadın ve erkekler den bir haber geldi. Denildi ki eğer bizi öldürürseniz biz de bütün kıymetli eşyalarımızı yiyeceklerimizi yakar çocuklarımızı öldürür, sizinle savaşıp ölürüz denildi. Zaten Sultan ikircikliydi gelen habere sevindi bile demek mümkün. Onun kalbi çocukların öldürülmesine isyan ederdi. Halka haber verildi. Giden gider serbesttir. Gitmeyen huzur için de burada kalır ibadetlerini yapar yaşamlarını sürdürürler şeklinde bir söz verdi. Kudüs halkı Selahaddin'ın sözünün eri bir sultan olduklarını bildikleri için korkusuzca teslim oldu. Selahaddin onlara yönelik bir konuşma yapar hepimiz sonuç ta farklı inançlar da olsak bile sizler de bizler de insanız. Parası olan cizye vergi verir. Parası olmayan gene serbest bırakılır. Hatta isteyenlere yerleşmek için Kudüs dışında arazi bile verebilirim dedi. Belki Dünya tarihin de ilk kez İnsanlık adına göz yaşartıcı bir durum yaşanır. Selahaddin ilk iş olarak gider mescidi aksayı temizler. Günlerden Cumadır. İlk cuma namazı büyük bir cemaatle mescidi aksa da kılınır. Ayrıca sanki İlahi ve tarihi bir tesadüf olarak 2 Ekim 1187 Kudüs zaferi kadir gecesi gününe rast gelmiştir. Ve böylece 88 yıl süren Haçlıların Kudüs işgali sona erdiğinde Papa kahrından ölmüştü. Aradan çok geçmeden yeni seçilen Papa yine rahat durmadı. Hıristiyan devletlere ve halklarına yeni bir üçüncü Haçlı seferi için çağrıda bulundu. Çağrıyı başta İngiltere kralı aslan Yürekli Rişar, Fransa kralı Filip Ogüst ve Almanya imparatoru Firederik Barbaros anında kabul ettiler. 1191 yılında yola çıkarlar. Alman ordusu Kara yolu ile Anadolu topraklarından Konya'dan ciddi bir direnişle karşılaşmadan serbest geçerler. Çünkü Anadolu Selçuklu devleti hükümdarı ikinci Kılıç Aslan döneminde zayıf ve güçsüz durumdaydı. Alman ordusu Mersin Silifke’den geçerken imparator Barbaros Atından suya düşer boğulur ölür. İngiliz ve Fransız orduları deniz yolu ile Şimdi İsrail’in deniz liman şehri olan Akka'ya inerler, sayıca ve askeri güç olarak üstün bir durum da olan Haçlı orduları Akka şehrini ele geçirirler. Devam edecek
Ekleme Tarihi: 07 Şubat 2022 - Pazartesi

ESKİ URFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -59-

Artık gittikçe Kudüs'ün fethine adım,adım yaklaşılıyordu. Bütün

cepheler de kızışan savaşın kaderi, Selahaddin'n Allah vergisi

zekası, stratejesi ile çok geçmeden savaşın kaderini

Müslümanların lehine değiştirdi. Selahaddin’in ordusu var

güçleriyle saldırarak su kuyuları ile meşhur Hittin su bölgesini

ele geçirdi. Amaç Haçlı ordusunu çölde susuz bırakark güçlerin

kırmaktı.

Bu o kadar önemli taktik bir hamle idi ki savaşın kırılma

noktasıydı.

Çünkü Düşman güçleri Müslüman güçlerden kat be kat çok,

daha fazla hem silahlı donanımlı lojistik destekleri çoktu. Kudüs

sayı ve güç itibarıyla alınmayacaktı. Ancak bu çok akıllıca

hamleyle çöl de susuz bitkin kalan haçlı güçlerinin çoğu

savaşamaz duruma geldiler. Çoğu teslim oldular. Teslim olan

asker ve komutanlara dokunulmadı eziyet edilmedi hatta onlara

soğuk su bile verildi.

Ama daha evvel çok zalim davranan Reynald'a Selahaddin

acımayacağına dair söz vermişti. Haklı olarak bu sözünü tuttu

çünkü daha evvelki bölümlerde değindiğim gibi esirleri öldüren

çok acımasız bir kişi olan Reynald'ı, Selahaddin bir kılıç

darbesiyle cezalandırdı. Müslüman ordusu Kudüs’e girmek

üzereydi. Başkomutan Selahaddin Eyyubi’nin aklında halka ne

yapacağına dair çeşitli düşünceler geçiyordu. Çünkü Kutsal

Kudüs şehri, Haçlılar tarafından 1099 da işgal edildiğinde

binlerce çoluk çocuk kadın yaşlı öldürülmüştü. Aynısını yapmak

kalbinden geçiyordu ama buna aklı bir türlü karar veremiyordu.

Daha doğrusu bir insani özelik olan vicdanı ve merhameti buna

engel oluyordu.

Çok geçmeden böyle bir karar vermeme bahanesi ararken.

Kudüs’ün içindeki sivil kadın ve erkekler den bir haber geldi.

Denildi ki eğer bizi öldürürseniz biz de bütün kıymetli

eşyalarımızı yiyeceklerimizi yakar çocuklarımızı öldürür, sizinle savaşıp ölürüz denildi. Zaten Sultan ikircikliydi gelen habere sevindi bile demek mümkün. Onun kalbi çocukların öldürülmesine isyan ederdi. Halka haber verildi. Giden gider serbesttir. Gitmeyen huzur için de burada kalır ibadetlerini yapar yaşamlarını sürdürürler şeklinde bir söz verdi. Kudüs halkı Selahaddin'ın sözünün eri bir sultan olduklarını bildikleri için korkusuzca teslim oldu. Selahaddin onlara yönelik bir konuşma yapar hepimiz sonuç ta farklı inançlar da olsak bile sizler de bizler de insanız. Parası olan cizye vergi verir. Parası olmayan gene serbest bırakılır. Hatta isteyenlere yerleşmek için Kudüs dışında arazi bile verebilirim dedi. Belki Dünya tarihin de ilk kez İnsanlık adına göz yaşartıcı bir durum yaşanır. Selahaddin ilk iş olarak gider mescidi aksayı temizler. Günlerden Cumadır. İlk cuma namazı büyük bir cemaatle mescidi aksa da kılınır. Ayrıca sanki İlahi ve tarihi bir tesadüf olarak 2 Ekim 1187 Kudüs zaferi kadir gecesi gününe rast gelmiştir. Ve böylece 88 yıl süren Haçlıların Kudüs işgali sona erdiğinde Papa kahrından ölmüştü. Aradan çok geçmeden yeni seçilen Papa yine rahat durmadı. Hıristiyan devletlere ve halklarına yeni bir üçüncü Haçlı seferi için çağrıda bulundu. Çağrıyı başta İngiltere kralı aslan Yürekli Rişar, Fransa kralı Filip Ogüst ve Almanya imparatoru Firederik Barbaros anında kabul ettiler. 1191 yılında yola çıkarlar. Alman ordusu Kara yolu ile Anadolu topraklarından Konya'dan ciddi bir direnişle karşılaşmadan serbest geçerler. Çünkü Anadolu Selçuklu devleti hükümdarı ikinci Kılıç Aslan döneminde zayıf ve güçsüz durumdaydı. Alman ordusu Mersin Silifke’den geçerken imparator Barbaros Atından suya düşer boğulur ölür. İngiliz ve Fransız orduları deniz yolu ile Şimdi İsrail’in deniz liman şehri olan Akka'ya inerler, sayıca ve askeri güç olarak üstün bir durum da olan Haçlı orduları Akka şehrini ele geçirirler. Devam edecek

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.