Umre; Hac Farizasının dışında yapılan sünnet bir ibadettir. Kurban bayramının dört günü, Ramazan bayramının bir günü hariç, yılın her günü umre yapılabilir. Hac'ın kuraya tabi tutulması Müslümanları umreye teşvik etmiştir.
Her ne suretle olursa olsun ömründe bir defada olsa Müslümanın mukaddes beldelere gitmesi, manevi haz alması doğal hakkıdır. Mühim olan bu hakkı İslama göre yapmak haddi aşmamaktır. Diyanetten ayrıldıktan sonra hasbelkader Hac ve Umre işi ile ilgileniyorum. Gördüklerim, yaşadıklarımı yazmaktan hicap duyuyorum. Mevlam gerçeğini herkese nasip etsin.
Öncelikle diyanet dâhil bu işle uğraşanlarda para menfaat ön plandadır. Turizmi andıran bir gidiş geliş söz konusudur.
Konfor, israf, gösteriş ise işin asıl çabası. Günah ikliminden, günahların döküleceği mukaddes mekânlara böyle mi gidilmeliydi? Müslümanları bu hale getirenler utansın.
Bu gibi ibadetlerin helal para ile yapılması esastır. Haram para ile yapılan ibadetler idrarla abdest almak gibidir. Hac veya umreye gitmeden önce yapılması gerekenler var.
O mübarek beldelerde olacaklar var, döndükten sonra yapılması gerekenler var hiçbirine riayet edilmiyor. Hem bedenle hem de mal ile yapılacak bu ibadetler fıkıh kitaplarımızda mevcut'tur. Her fert mutlaka okumalıdır. İnternet nesli, ekran vaizleri sarhoşu zevat kitap okumaktan zaten çok uzaklardadır.
Günah hamalı olarak gidip katmerli günah hamalı dönmek gerçek bir Müslüman'a yakışmaz.
Bazı kardeşlerim bu konuda beni eleştiriyorlar madem eleştiriyorsun niçin her sene tekraren Umreye gidiyorsun? Haklılık payı olmakla beraber gidip gelinceye kadar bildiklerimi çekinmeden anlatıyorum bu işi kendime bir görev addediyorum.
Gördüklerimden bir kaç tanesini yazayım ne demek istediğim anlaşılsın. Otuz beş yaşlarında bir genç benimle ümrede her söylediğime itiraz ediyor genci yokladım ümmi bir genç bir tarikata mensup, takip ettim bu genç Kâbe'de bile Namaz kılarken, telefonun ekranını açıyor şeyhin fotoğrafı ekranda secde yerine bakacağına o genç malum resme bakarak namazını öyle bitiriyor.
Şeyhinden de himmet umuyor. Bu konuların dinimizde yeri yoktur dememe rağmen o genç yaptığından vazgeçmiyor. Kubbenin, cübbenin insanı kurtaramayacağını anlatmama rağmen, öyle şartlanmış ki, hiç umursamıyor sen şeyhlere karşısın diyor. Yorumu okuyucularıma bırakıyorum.
Gerçek tarikat ruhların gıdasıdır. Başka bir misal bir grup tam 19 bin dolarla umreye gelmiş, iş adamları, keseleri kabarık insan topluluğu imiş, otelden Kâbe'yi seyrediyorlarmış belki Kâbe imamına tabi oluyorlarmış, adına da süper umre deniyormuş. Bunun sevabı kat be katmış, söyleyecek laf bulamıyorum. Allahım ne günlere kaldık demekten başka... Cumhuriyet döneminde Müslümanlar dini konuları yapmak, yaşamak için çok çile çektiler.
Çok bedeller ödediler Sayın ERDOĞAN dini içerikli bir şiir okudu diye sistem tapınakları ve aveneleri aman kabul edilemez Cumhuriyet elden gidecek diye Sayın ERDOĞAN'I hapse attılar, kalemsorkeri ise Muhtar bile olamaz tarihe not düştüler, Sayın ERBAKAN'IN suçu neydi kurduğu tüm partileri kapatıldı. Muhsin başkanın akıbeti yüreklerde urdur.
Misaller çoğaltılabilir. İğneyle kuyu kazarak, bedeller ödeyerek Müslümanlar bu günlere geldi. Nedir bu kibir, nedir bu israf furyası, nedir kendini çokbilmişlik, nedir? Bu yanlışlarda illaki evet deme lüksü. Tablo çok kötü istediğiniz kadar yağlayın siyasi islam belki zirvesini yaşıyor.
Manevi enkaz telafisi imkânsız durumdadır. Toplumun yaşantısına uyduruk din hâkim. Besleme bazı yazarlar, görmeden gören zevat eline geçen çok kıymetli fırsatları kötüye kullanıyorlar geçmişte solaklar bize müslümanın devlet yönetimi ile sistemle rejimle ne işi var. Siz camiye ve namaza koşun, Faize, zinaya, hortumlamaya, kötü yönetime karışamazsınız diyorlardı. Şimdi Müslüman Müslüman'a aynı şeyi söylüyor.
Şimdi din dışı Laik sistem, soygun düzeni Müslümanların güvencesinde, ekran vaizleri, sahife yazarları piyasada yağ bırakmadılar, AB de Haziran'dan önce vizeleri kaldıracakmış, tüm dertlerin devası demokrasi dediğin böyle olur. Tek dişi kalmış canavardan imdat beklemek hem de abdestli ve Namazlı olarak.
Ey mirasyediler ne yapıyorsunuz demekten kendimi alamıyorum.
Toplumu saran, faiz, zina, bina, israf, dünyevileşme, Siyonizm'e hizmet, küresel güç odaklarına yağdanlık yapmak, gündemler değiştirmek, kapalı çıplaklar çoğaltmak, maneviyatsız gençlik yetiştirmek, uydurulmuş dinle yaşantıya toz kondurmamak, kanaatime göre süper hac'da süper umre de günahlardan kurtaramayacaktır.
Muhataplarımı paralel kelimelerle insanları uyutanlar, Mekke fethedilirken vahye dayalı yöntem bellidir. İktidar olup, ders almayanlara yazıklar olsun.
Heva adamından piyasalar doludur. Dava adamı karaborsadır rozet, lider muhiplerine duyurulur.