Vergi daireleri'nin durumları içler acısı bir durum.Bir ülke halkından vatandaştan aldığı vergilerle ayakta durmakta vergi demek devletin gücü demektir. Vergi mükellefi olmayan devlet vergi vermeyen halk devletin güçsüz ve devletin denetimsizliği demektir.Kutsal olan devletin kutsal olarak alınan verginin hem halkın mükellefin sağlıklı iş yapması demek hem devletimizin güçlü sağlam bir devlet otoritesi sağlanmış demektir. Bu gereksimi olması gereken durum. Peki bu ülkemde nasıl işliyor? İşte tam sorun burada başlıyor.Ülkemde vergi daireleri yıllardır personnel almayıp eski personellerle işleri idame etmekte gelişen teknoloji ve gelişen bilim çağında bu personel kardeşlerim artık bilgi ve çalışma bakımından yetersiz kalmaktadırlar. Bu personellerin yaşam ve geçmişten gelen durumdan dolayi yeni gelişen teknoloji iletişimde nispeten de olsa kurs ve eğitim almış olsalarda yinede bazı durumlarda tıkanma yaşamaktadırlar.Bu sadece kurum içi sorun birde bu kurumu kendi emmellerine uyurup yürüten geçmişteki devletin hükümetlerin durumunu ele almak lazım. Bu kurumun gelmiş geçmiş tüm hükümetler vergi dairelerinin sözde işini kolaylaştırmak amacıyla yükün büyük bölümünü mali Müşavirlerin üzerine yıkmak için büyük çalışmalar yapmışlar. Mali müşavir olan kardeşlerimizin çalışmaları devlet açısından ne kadar sağlıklı ve bu çalışan mali müşavirlikler ne kadar güvenli işin bir boyutu bunu geniş açmaya gerek olmadan birde işin bir diğer boyutu var işte tam orası can alıcı noktadır.Mükellefleri direk olarak bankalara zorunlu bir halde çalışma getiren zihniyetler işin devletçe boyutunu sadece gösterdiler. 1. İslam dini faizi haram kılmıştır. Faiz ile faizci ile iş yapan mutlak sonu günah ve haramdır. Kuran'ı Kerim'in 10 ayetinde bunu beyan etmiştir. 2. İşte geçmiş hükümetler bizleri birer faiz kurumu olan bankalara vergi mükelleflerini zorunlu kılmıştır. 3. Bu bankalar ne kadar güvenilir bu banka sahipleri ve halkın bilgilerini ne kadar gizliliğini koruyan bilir işte bu tam bir muama işte böylesi durumlarda geçmişte ki ihanetci olan örgüt banka kurup bu kurum üzerinden ülkede ne kadar yüksek tirajda iş yapan kurumları keşif yapıp onlara kumpas yoluyla pencesine almıştır.Devletin bu yanlış yapılan eylemden bir an önce dönmesi gerekmektedir. Bu banka üzerinde yapılan işlemlerin devlet tekelinde olan bankalar olsa hadi ne işe denile bilirdi. Bu özel bankalar olunca iş orada değişiyor. Ülkemde bir çok banka sahipleri zaten dış uyruklu yada dışa bağlı kişilerden oluşmakta böylece yüksek miktarda iş yapan firmaların tüm bilgileri dışa aktarılmaktadır. İşte o zaman da ilegal güçler bu kurum ve iş sahibi kardeşlerimize kumpas ve baskı yoluyla ilegal duruma zorunlu kılma haline sokmaktadır. Devletimizin ülkemde böylesi iş ve güç sahipleri olan mükelleflerin durumlarını banka yoluyla değil sağlıklı ve daha kalıcı güvenilir güçlü bir muhasebe sistemiyle vergilendirme ile denetim ve vergilendirme yoluna geçmesi gerekmektedir. Geçmiş hükümetler ülkemin temel yasalarını ve kanunlarını hepsini kendi çıkar menfaatlerine dayalı şekillendirip kendi fikir ve ideolojilerine yönelik işleyip kanunlastırmışlar.