NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

İBRAHİM TATLISES VE MÜZE-2

Evvela şunu demem gerekir ki bizim geleneklerimizde yani İslam kültüründe bildiğim kadarıyla müze büst heykel yoktur. Ama ilimiz Urfa için söylersem Ak partili Urfa belediye başkanlarını bu anlamda anlamıyorum ve anlamakta zorluk çekiyorum. Neden derseniz bizim Ak Partili başkanlar kendilerinin ne kadar dindar olduklarını belirtirler. Sonra Fakıbabanın yaptığı gibi İbrahim Tatlıses müzesi açarlar. üstelik bu ünlü türkücümüzün büstünü yani küçük heykelini yaptıkları müzeye korlar. Ayrıca Ahmet Eşref Fakı baba döneminde dini inancımıza tam ters bir mantıkla İbrahim Tatlıses heykeli dikmek tartışmasını bile yaptı. Fakı baba nezdinde bunu biraz anlamak mümkün. Zira fakı baba’yı biraz sosyal demokrat kişiliği veya icraatıyla diğer sofu başkanlardan ayrı tutmak gerek. Ya Zeynel Abidin’e ne demeli, titiz İslami hasasiyeti Urfa kamuoyunca bilinen Beyazgül bu defa sanki bu müzik müzesi yetmiyormış gibi bu defa İbrahim Tatlıses’in evini veya doğduğu mağarayı müze yapacağını söylüyor. Ben şahsen birkaç nedenle bunu doğru bulmuyorum. Maksatlı olduğunu yoksul halkı oyalamaya yönelik bir proje olduğunu kabul ediyorum. Çünkü Urfa gelir dağılımı bozukluğu açısından iller arasında en bozuk olan bir ildir. Bu ilde aşırı bir zenginlik ve aşırı bir fakirlik vardır. Yani kısaca zengin daha zengin fakir daha fakirdir. Burada yoksul halka yoksul gençlere verilmek istenen mesaj, böyle olmasa da son çözümde anlaşılan Türküyle, futbolla festivalarla ilgilenin sizlerde birgün zengin ünlü bir türkücü veya ünlü zengin bir futbolcu olabilirsiniz algısı ve mesajı veriliyor. Bu durum İslam dini ilkelleriyle kesin çelişir. Hem İslami bir inanç ve düşünce hem zenginlik, israf, kibir içerisinde lüks kapitalist bir yaşam tarzı kesin demek sözcüğü köşe yazısı tekniği açısından çok doğru olmasa bile, böylesi bir anlayış demem gerekir ki İslam dini ilkeleri ve inancıyla kesinlikle çelişir. Bu nedenle böylesi anlayışta olanlara abdestli kapitalistler diyorlar. Ama bu durum Urfa ile sınırlı kalsa neyse, Maalesef Türkiye genelinde yapılan TV ŞOV programları ile bu durum geçerli. Benim burada eski bir Urfalı olarak, Urfa belediye başkanlarına önerim ya tam İslami anlayışı seçin veya kapitalist anlayışı seçin bunun ortası olmaz. Yani ezcümle ılımlı İslam deyimi dinimizin şartlarıyla uyumlu değildir. Ayrıca dinimiz sürekli doğruluğu dürüstlüğü savunmamızı belirtir. Sayın başkanlar şunu iyi bilin benim sizlerle ve Tatlıses ile kişisel bir sorunum yoktur. İbrahim Tatlıses’in Allah vergisi iyi bir sesi vardır. Daha çok Ortadoğuda tanınmıştır. Urfa zaten bir müzik diyarıdır. Örneğin Bir Nuri Sesigüzel, Seyfettin Sucu tatlısesten çok geri değiller. Anladığım kadarıyla başkanlar Tatlıses imajıyla Urfa’da ticareti ve turizmi geliştirmek böylece işlerinin kolay olacağını düşünüyorlar. Sayın başkanlar Şanlıurfa’nın artık türkü ile şahıslarla tanınmaya ihtiyacı yoktur. Çünkü Dünya’nın en eski bir şehri olarak, Göbekli tepe ile, Nevali çori ile daha birçok tarihi mekanları ile Türkiye’de ve Dünya’da yeterince tanınmıştır. Benim demek istediğim, kaygım, memleketimin gerçek bir kalkınması ile ilgilidir. Şehrimizin bu kadar sorunları varken bunu müzikle kamufle edilmemelidir. Adil çözümler üretin. Sizlere önerim Urfa’nın yoksulluk, işsizlik, gençler arasında uyuşturucu gibi eğitim gibi önemli sorunları varken büyük tabellarda rutin reklamlar, müze gibi mesellerle uğraşmak yerine, bu eski kadim şehrin sorunları Müzik, Futbolla değil hep birlikte hakça kolektif bir kalkınmanın koşullarını oluşturarak çözülür.
Ekleme Tarihi: 19 Mart 2021 - Cuma

İBRAHİM TATLISES VE MÜZE-2

Evvela şunu demem gerekir ki bizim geleneklerimizde yani İslam kültüründe bildiğim kadarıyla müze büst heykel yoktur.

Ama ilimiz Urfa için söylersem Ak partili Urfa belediye başkanlarını bu anlamda anlamıyorum ve anlamakta zorluk çekiyorum.

Neden derseniz bizim Ak Partili başkanlar kendilerinin ne kadar dindar olduklarını belirtirler. Sonra Fakıbabanın yaptığı gibi İbrahim Tatlıses müzesi açarlar. üstelik bu ünlü türkücümüzün büstünü yani küçük heykelini yaptıkları müzeye korlar.

Ayrıca Ahmet Eşref Fakı baba döneminde dini inancımıza tam ters bir mantıkla İbrahim Tatlıses heykeli dikmek tartışmasını bile yaptı. Fakı baba nezdinde bunu biraz anlamak mümkün.

Zira fakı baba’yı biraz sosyal demokrat kişiliği veya icraatıyla diğer sofu başkanlardan ayrı tutmak gerek.

Ya Zeynel Abidin’e ne demeli, titiz İslami hasasiyeti Urfa kamuoyunca bilinen Beyazgül bu defa sanki bu müzik müzesi yetmiyormış gibi bu defa İbrahim Tatlıses’in evini veya doğduğu mağarayı müze yapacağını söylüyor.

Ben şahsen birkaç nedenle bunu doğru bulmuyorum. Maksatlı olduğunu yoksul halkı oyalamaya yönelik bir proje olduğunu kabul ediyorum.

Çünkü Urfa gelir dağılımı bozukluğu açısından iller arasında en bozuk olan bir ildir. Bu ilde aşırı bir zenginlik ve aşırı bir fakirlik vardır.

Yani kısaca zengin daha zengin fakir daha fakirdir.

Burada yoksul halka yoksul gençlere verilmek istenen mesaj, böyle olmasa da son çözümde anlaşılan Türküyle, futbolla festivalarla ilgilenin sizlerde birgün zengin ünlü bir türkücü veya ünlü zengin bir futbolcu olabilirsiniz algısı ve mesajı veriliyor.

Bu durum İslam dini ilkelleriyle kesin çelişir. Hem İslami bir inanç ve düşünce hem zenginlik, israf, kibir içerisinde lüks kapitalist bir yaşam tarzı kesin demek sözcüğü köşe yazısı tekniği açısından çok doğru olmasa bile, böylesi bir anlayış demem gerekir ki İslam dini ilkeleri ve inancıyla kesinlikle çelişir.

Bu nedenle böylesi anlayışta olanlara abdestli kapitalistler diyorlar. Ama bu durum Urfa ile sınırlı kalsa neyse, Maalesef Türkiye genelinde yapılan TV ŞOV programları ile bu durum geçerli.

Benim burada eski bir Urfalı olarak, Urfa belediye başkanlarına önerim ya tam İslami anlayışı seçin veya kapitalist anlayışı seçin bunun ortası olmaz.

Yani ezcümle ılımlı İslam deyimi dinimizin şartlarıyla uyumlu değildir. Ayrıca dinimiz sürekli doğruluğu dürüstlüğü savunmamızı belirtir.

Sayın başkanlar şunu iyi bilin benim sizlerle ve Tatlıses ile kişisel bir sorunum yoktur.

İbrahim Tatlıses’in Allah vergisi iyi bir sesi vardır. Daha çok Ortadoğuda tanınmıştır. Urfa zaten bir müzik diyarıdır. Örneğin Bir Nuri Sesigüzel, Seyfettin Sucu tatlısesten çok geri değiller.

Anladığım kadarıyla başkanlar Tatlıses imajıyla Urfa’da ticareti ve turizmi geliştirmek böylece işlerinin kolay olacağını düşünüyorlar.

Sayın başkanlar Şanlıurfa’nın artık türkü ile şahıslarla tanınmaya ihtiyacı yoktur. Çünkü Dünya’nın en eski bir şehri olarak, Göbekli tepe ile, Nevali çori ile daha birçok tarihi mekanları ile Türkiye’de ve Dünya’da yeterince tanınmıştır.

Benim demek istediğim, kaygım, memleketimin gerçek bir kalkınması ile ilgilidir.

Şehrimizin bu kadar sorunları varken bunu müzikle kamufle edilmemelidir. Adil çözümler üretin.

Sizlere önerim Urfa’nın yoksulluk, işsizlik, gençler arasında uyuşturucu gibi eğitim gibi önemli sorunları varken büyük tabellarda rutin reklamlar, müze gibi mesellerle uğraşmak yerine, bu eski kadim şehrin sorunları Müzik, Futbolla değil hep birlikte hakça kolektif bir kalkınmanın koşullarını oluşturarak çözülür.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.