Yıllardır Urfa Suruç karayolunda nerdeyse hergün kaza oluyor. kazaların bir bölümü ölümle sonuçlanıyor. Son bir hafta içerisinde bu yolda 8 insan hayatını kaybetti, birkaç kişi de yaralandı. Bu kazaların nedeni yolun tek şerit üzerinde gidiş, gelişli olmasıdır., Ayrıca yolun geniş değil, çok dar olmasıdır. Engebelli bir arazi üzerinde, tepecikler üzerinde yapılan bu yolun virajları çok, araçların görüş mesafesi azdır. Kazaların çoğu hatalı sollama neticesinde oluyor. Hele gece karanlıkta bu yol daha tehlikeli ve korkulu oluyor. Gece zorunlu olarak yola çıkan taşıt sürücüleri ve yolcular korku içerisinde, duayla bu yoldan geçiyorlar. Yaklaşık 50 yıl evvel yapılan bu yol üzerinde şimdiye kadar asfaltlama dışında ciddi bir düzeltme çalışmaları yapılmamış, bu anlamda yolun genişletilmesi için bir faaliyette bulunulmamıştır. Urfanın biraz dışında batı illeri ile doğu illerini birbirlerine bağlayan 0.52 adlı gidiş gelişli bir çift yol, otoban vardır. Ancak otoban yolu Suruç'a daha uzak, araçların çoğu ilçeye biraz daha yakın, elverişli olduğu için Urfa,Suruç arası kazaların çok olduğu eski yolu kullanıyorlar. Bu bir seçenektir. Bir yasa ve hukuk devletinde kimse bu yolu niye kullanıyorsunuz, bu yolu kapatıp, otoban'dan gidin deme keyfiyetleri yoktur, olamaz. Bu yolun kullanılması ayrıca bir ihtiyacın sonucudur. Zira yol üzerinde birçok köy bulunuyor, köylüler Urfa'ya, Suruç'a gidip gelirken zorunlu olarak bu yolu kullanıyorlar. 21 yıllık Ak Parti iktidarının en başarılı olduğu alanlar oto yolları, köprüler, tünellerdir. Birde inşaat alanında gösterdikleri başarıdır. Depreme dayanıklı toki diye adlandırılan devletin denetim yaptığı sağlam binalardır. Nitekim 6 Şubat depreminde binlerce toki evlerinin belki hiç birisi yıkılmadı. Çünkü yol konusunda olsun, inşaat alanında olsun, doğruyu demek gerekirse Ak Part iktidarı bu her iki alanda ihaleleler konusunda bazı şaibelere rağmen, gerekli özeni ve duyarlığı göstermiş, iyi yollar, sağlam binalar inşa etmiş, başarılı olmuştur. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demek gerekir. Ama nedense iktidar bazı tali yollar da bu başarıyı göstermemiştir. İşte bu yollardan biri halk arasında ölüm yolu olarak da adlandırılan Urfa Suruç yoludur. Zira bu yolda yılda onlarca insan yaşamını yitiriyor. Anlaşılmayan durum ise, oto yolları konusunda bu kadar hevesli, bu kadar başarılı olan hükümet, yurdun bu köşesinin önemli bir yol sorununu neden hal etmez diye akla gelir. Malesef, haklı olarak ölüm yolu olarak nitelenen bu yolun genişletilmesi, veya en doğrusu gidiş gelişli çift yol yapılmasının sanıldığı kadar büyük bir maliyeti yoktur. Zaten yolun bir bölümü, organize sanayine kadar çift yol sayılır. Kazalar bu çift yolda olmuyor, ya da çok az oluyor. Kazaların çoğu tek gidişli gelişli dar yolda oluyor. Yaklaşık 20 km çift yol yapılırsa can ve mal kayıplarına neden olan bu önemli hayati sorun büyük ölçüde hal olmuş olur. Devlet bütçesi açısından bu maliyet önemli bir yekün değildir. Devletin asli görevi halkın can ve mal güvenliğini korumaktır Urfa Suruç halkı devletten, fazla zaman kaybetmeden bu yolun dönemin şartlarına uygun bir şekilde yapılmasını ivedilikle talep ediyor, bekliyor.