NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

KUDÜS FATİHİ SELAHDDİN EYÜBİ -44

HAÇLILAR HITTİNDE BÜYÜK BİR YENLİLGİ ALDILAR Haçlı ordusu Hıttin'de bozguna uğradı. Çok sayıda ölü ve esir verdiler. Savaşa katılmış haçlı askerlerin çok az bir kısmı kurtulmuştur. Balyan'ın Sayda Kontu Ronald'ın komuta ettiği artçı birlikler ile Trablus kontu Raymond'un komuta ettiği öncü birlikler kurtulanlar arasındaydı. Çok sayıda esir alınmıştı. Esirler arasında Kerek kontu Ernad, Cübeyl kontu ve Tebnin kontu vardı. Hayatta kalan tapınak şövalyeleri de esirler arasındaydı. En önemli olan ise Kudüs Kralı Guy de lusigman vardı. Esirler arasında Haçlıların ileride gelen kişileri bulunuyordu. SELAHADDİN KEREK KONTU ERNAD'I ÖLDÜRÜYOR Selahaddin, bu büyük savaşı zaferle sonuçlandıktan sonra, askerlerine kendisine bir çadır kurulmasını emretti. Haçlı liderlerini çadırına getirtti. Onlara iyi muamelede bulundu. Yanına Kudüs Kralını oturttu. Onun yanına Kerek kontu Ernad oturdu. Selahaddin Kral Guy' karlı su verilmesini emretti. Kral sovuk suyu içti, birazda yanında bulunan Ernad'a verdi. O da bu sudan içti. Selahaddin Erna'da su verilmesine kızmıştı. Çünkü bu adam savaşta hiç bir kural tanımayan bir kişiydi. Selahaddin bunu ele geçirirse onu elliyle öldüreceğine dair ant içmişti. Erna'da döndü işlediği suçları, zulümleri anlattı bundan dolayı ölümü hak ettiğini söyledi. Ernad eşkıyalık yaptığında Peygamberiniz Muhammed gelsin sizi kurtarsın derdi. Selahaddin Ernad'ı karşısına aldı. "İşte Muhammed adına ben buradayım." dedi. Daha sonra onu İslam dinine davet etti. Eğer Ernad müslümanlığı kabul etse öldürülmeyecekti. Bu red cevabı üzerine Selahaddin kılıcını kınıdan çıkarttı, başını vurdu, öldürdü. Kudüs Kralı bunu görünce öldürüleceğinden korktu. Ancak Selahaddin onu teskin etti. Sultanlar Sultanları öldürmez dedi. Ernad'ın bunu hak ettüğini pis işler yaptığını onu öldüreceğine dairyemin ettiğini söyledi Hıttin savaşı çok önemlı bir savaştı. Bu savaşta elde edilen zafer, uzun yılların verdiği bir emeğin, mücadelenin, ve sabrın ürünüydü. Hıttin galibyeti bir anlamda Kudüs'ün kurtuluşu demekti. Zira savaş gücü ve psikolojik üstünlük artık müslümanların eline geçmişti. Selahaddin aklı ve cesaretiyle, savaş gücüyle haçlıları bölmüş ve yenmiştir. Savaş sonunda esir alınan Kral ve Kontlar dışında, yaşamlarını Kudüs'e adamış seçkin bir askeri birlik olan Tapınak şövalyeleri 'de vardı. Selahaddin bunları İslam dinine davet etmiştir. Müslümanlığı kabul edenlere dokunulmadı, kabul etmeyenler öldürüldü. Sanırım tarih yazarları bu konuda hem fikir değilerdir. Zira İslam dininde bildiğim kadarıyla esirler öldürülmez. Tapınak şövelyaları sıradan bir askeri birlik değilerdi. Her birinin üç atı ve hizmetçileri bulunurdu. Ayrıca askeri rütbeleri vardı. Kendi başlarına hareket eden çeteci bir teşkilattı. Müslümanlara güçsüz insanlara çok zulüm yapptıkları söylenmiştir. Bunların infazı bu nedenlerden dolayı olmuş olabilir. Yoksa esir öldürmek savaş bir şiddet ve ölüm olsa bile, savaşın bir evrensel hukukunun olduğu belirtilir. Tapınak şövelyeleri dışında diğer esirler serbest bırakılır. Esir pazarlarında satılır. Esirlerin satılması olayı İslam dinin bir uygulamasıdır. Esir alınan Tapınak şöveyalarının öldürülmesi Avrupalı ve tarafsız yazarlar tarafından çok eleştirilmiştir. Ama onların unuttukları öldürmenin, haksızlığın, zulmün karşılığı da ölüm cezası olduğudur. İş bitirici bu savaş belirtildiği gibi büyük bir mücadele ve gayretin sonucunda oluştu. Önce ümmet birleşti. Alimler Fakihler'e bu savaşların öneminden bahs edildi. Umutlu olmaları telkin edildi. Haçlılar ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar, onları yeneceklerine inandırıldı. İslam ülkeleri, Suriye Irak Hicaz, Yemen. Kürt illeri tek bayrak altında toplandı. Selahaddin savaş'a ekseryetle Cuma günü Cuma hutbesi vaktinde başlardı. Bununla yapılan duaların kendilerine çok yararı olacağına inanmıştır. Zira bir hadiste "Dua mümünin silahıdır." denilir. Selahaddin, yaptığı savaşlarda ok silahına çok önem vermiştir. Ordusuna dört yüz deve yükü ok dağıttığı söylenir. Ayrıca ok bittiğinde yedek yetmiş deve yükü ok yedekte bekletirdi. Savaşı yazın en sıcak ayı Temmuz ayını seçmesi, su kaynaklarını zabt etmesi, Haçlıları susuz bir alana sevk etmesi onun çok ustaca zeki bir stratejisidi. Devam edecek
Ekleme Tarihi: 13 Aralık 2023 - Çarşamba

KUDÜS FATİHİ SELAHDDİN EYÜBİ -44

HAÇLILAR HITTİNDE BÜYÜK BİR YENLİLGİ ALDILAR

Haçlı ordusu Hıttin'de bozguna uğradı. Çok sayıda ölü ve esir verdiler. Savaşa katılmış haçlı askerlerin çok az bir kısmı kurtulmuştur. Balyan'ın Sayda Kontu Ronald'ın komuta ettiği artçı birlikler ile Trablus kontu Raymond'un komuta ettiği öncü birlikler kurtulanlar arasındaydı.

Çok sayıda esir alınmıştı. Esirler arasında Kerek kontu Ernad, Cübeyl kontu ve Tebnin kontu vardı. Hayatta kalan tapınak şövalyeleri de esirler arasındaydı. En önemli olan ise Kudüs Kralı Guy de lusigman vardı. Esirler arasında Haçlıların ileride gelen kişileri bulunuyordu.

SELAHADDİN KEREK KONTU ERNAD'I ÖLDÜRÜYOR

Selahaddin, bu büyük savaşı zaferle sonuçlandıktan sonra, askerlerine kendisine bir çadır kurulmasını emretti. Haçlı liderlerini çadırına getirtti. Onlara iyi muamelede bulundu. Yanına Kudüs Kralını oturttu. Onun yanına Kerek kontu Ernad oturdu. Selahaddin Kral Guy' karlı su verilmesini emretti. Kral sovuk suyu içti, birazda yanında bulunan Ernad'a verdi. O da bu sudan içti. Selahaddin Erna'da su verilmesine kızmıştı. Çünkü bu adam savaşta hiç bir kural tanımayan bir kişiydi. Selahaddin bunu ele geçirirse onu elliyle öldüreceğine dair ant içmişti. Erna'da döndü işlediği suçları, zulümleri anlattı bundan dolayı ölümü hak ettiğini söyledi. Ernad eşkıyalık yaptığında Peygamberiniz Muhammed gelsin sizi kurtarsın derdi.

Selahaddin Ernad'ı karşısına aldı. "İşte Muhammed adına ben buradayım." dedi. Daha sonra onu İslam dinine davet etti. Eğer Ernad müslümanlığı kabul etse öldürülmeyecekti. Bu red cevabı üzerine Selahaddin kılıcını kınıdan çıkarttı, başını vurdu, öldürdü. Kudüs Kralı bunu görünce öldürüleceğinden korktu. Ancak Selahaddin onu teskin etti. Sultanlar Sultanları öldürmez dedi. Ernad'ın bunu hak ettüğini pis işler yaptığını onu öldüreceğine dairyemin ettiğini söyledi

Hıttin savaşı çok önemlı bir savaştı. Bu savaşta elde edilen zafer, uzun yılların verdiği bir emeğin, mücadelenin, ve sabrın ürünüydü. Hıttin galibyeti bir anlamda Kudüs'ün kurtuluşu demekti. Zira savaş gücü ve psikolojik üstünlük

artık müslümanların eline geçmişti. Selahaddin aklı ve cesaretiyle, savaş gücüyle haçlıları bölmüş ve yenmiştir.

Savaş sonunda esir alınan Kral ve Kontlar dışında, yaşamlarını Kudüs'e adamış seçkin bir askeri birlik olan Tapınak şövalyeleri 'de vardı. Selahaddin bunları İslam dinine davet etmiştir. Müslümanlığı kabul edenlere dokunulmadı, kabul etmeyenler öldürüldü. Sanırım tarih yazarları bu konuda hem fikir değilerdir. Zira İslam dininde bildiğim kadarıyla esirler öldürülmez.

Tapınak şövelyaları sıradan bir askeri birlik değilerdi. Her birinin üç atı ve hizmetçileri bulunurdu. Ayrıca askeri rütbeleri vardı. Kendi başlarına hareket eden çeteci bir teşkilattı. Müslümanlara güçsüz insanlara çok zulüm yapptıkları söylenmiştir. Bunların infazı bu nedenlerden dolayı olmuş olabilir. Yoksa esir öldürmek savaş bir şiddet ve ölüm olsa bile, savaşın bir evrensel hukukunun olduğu belirtilir.

Tapınak şövelyeleri dışında diğer esirler serbest bırakılır. Esir pazarlarında satılır. Esirlerin satılması olayı İslam dinin bir uygulamasıdır. Esir alınan Tapınak şöveyalarının öldürülmesi Avrupalı ve tarafsız yazarlar tarafından çok eleştirilmiştir. Ama onların unuttukları öldürmenin, haksızlığın, zulmün karşılığı da ölüm cezası olduğudur.

İş bitirici bu savaş belirtildiği gibi büyük bir mücadele ve gayretin sonucunda oluştu. Önce ümmet birleşti. Alimler Fakihler'e bu savaşların öneminden bahs edildi. Umutlu olmaları telkin edildi. Haçlılar ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar, onları yeneceklerine inandırıldı. İslam ülkeleri, Suriye Irak Hicaz, Yemen. Kürt illeri tek bayrak altında toplandı.

Selahaddin savaş'a ekseryetle Cuma günü Cuma hutbesi vaktinde başlardı. Bununla yapılan duaların kendilerine çok yararı olacağına inanmıştır. Zira bir hadiste "Dua mümünin silahıdır." denilir.

Selahaddin, yaptığı savaşlarda ok silahına çok önem vermiştir. Ordusuna dört yüz deve yükü ok dağıttığı söylenir. Ayrıca ok bittiğinde yedek yetmiş deve yükü ok yedekte bekletirdi. Savaşı yazın en sıcak ayı Temmuz ayını seçmesi, su kaynaklarını zabt etmesi, Haçlıları susuz bir alana sevk etmesi onun çok ustaca zeki bir stratejisidi. Devam edecek

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.