İlimiz Şanlıurfa Atatürk barajı gelmezden önce'de, sanılanın aksine susuz bir yer değildir. Susuz bir yer olma algısının nedeni çöl gibi Harran ovası, bir de güneyde Suriye çöllerinin olmasıdır.
Sulu olma özelliğini Urfa merkezi, Suruç, Bozova, Birecik ilçeleri için söylemek doğru olur. Urfa'nın tarihi ismi Eddesa Makedonya'da çok sulu bir yerdir. Büyük İskender M.Ö. 302 yılında Urfa'yı alınca bundan dolayı doğduğu şehrin adını buraya vermiştir. Bu konuda merkez ve ilçelerin sulu yerleri, efsaneleri hakkında söylenecek, yazılacak çok şey vardır. Burda yalnız Bozova'da bir doğa harikası olan tarihi İnbaşı köyünün olduğunu belirtelim.
Şimdi asıl konumuza yani Karaköprü akbayır mahallesinde sürekli akan tarihi suyun öyküsüne geçelim. Yüksek bir yerde Ayşeoğlu adlı temiz bir Urfa fırının yanında olan suyu yeni gördüm. Daha doğrusu önce bir pınar, şimdi bir pınar özelliği olmayan sadece bir çukurda deyim yerindeyse, sahipsiz garip bir şekilde, yaz kış her dakika akan, içilebilir kaynak temiz suyun çevrede bulunan dağlardan geldiği söyleniyor.
Akbayır mahallesi muhtarı sayın Ahmet Kaya'dan bu konuda aldığım bilgiye göre, kendisinin muhtarlık ofisinin yanında bulunan parkta, tarihte bir havuz varmış. Bu havuzun suyu söz konusu pınar ve diğer çevrede bulunan sulardan geliyormuş. Anlatılana göre çocuğu olmayan bir kadın'a bir ermiş kişi diyelim, bu havuza gir yıkan çocuğun olur demiş.
Kadın kimsenin olmadıği bir saate havuza girmış, yikanmış, sonra gerçekten bir çocuğu olmuş. Ondan sonra çocuğu olmayan kadınlar bu havuza girer yıkanır. Çocukları olurmuş. Bundan dolayi bu tarihi havuza sanırım gebelikten türemiş bir kelime olarak Gebece havuzu denmiş. Bu sözcüğün asıl anlamının ise "Başak vermeye başlamış olan ekin" olduğu deniliyor. İlginç bir bilgi ve hikâye. Bu bir efsanede olabilir, doğrusunu Ancak Allah bilir.
Şimdi bu tarihi mistik havuzun yerinde yeller esiyor. Park olmuş, çevresi yüksek lüks binalarla kaplanmıştır. Tıpkı havuza gelen suyun olduğu gibi, neyseki havuz gitmiş, ama su hala var. Herhalde böyle akan temiz bir sudan çok kimsenin haberi yoktur. Bizim bu yazıdan amacımız, duyarlı bir vatandaş olma çabamız, Karaköprü belediyesinin burayı taşlarla örerek bir pınar yaparak orada bulunan, gelen geçen vatandaşların istifadesine sunmasına çalışmaktır. Bu çok zor, maliyetli bir iş değil, masrafı çok olmaz. Bunu maddi durumu iyi olan bir vatandaş'ta yapabilir. Ama bu görev Karaköprü belediyesine düşer. Yapılacak pınara Karaköprü belediyesi ismi yazılır. Burada Karaköprü bediye başkanı Sayın Nihat Çiftçi'ye duyuruyorum, bu eseri siz yapın.
Aslında, zaten bu kadar yıldır Karakoprü belediye olmuş, insan hayret ediyor, şimdiye kadar nasıl burası düzenlenmemiştir.
Karaköprü ilçemiz belki çok kişi bilmez. Çok sulu bir yerdir. Meşhur Karaköprü narı bundan dolayı burada yetişir. Nar meyvesi suyu çok sever sulu yerlerin narları meşhur olur. Örneğin, Suruç sulu bir yer olduğu için narı çok lezetli olur.
Yine muhtar Ahmet Kaya'nın dediğine göre Akbayır mahallesinin bir çok yeri çok suludur. Bazı yerlerde bir metre yer kazılınca su çıkıyor. Gebece havuzunun geldigi suyun yakınında, biraz illerisinde küçük bir mağara benzeri yerden fışkıran bir su olduğunu söyledi.
Ayrıca bu bölgeyi bilen bir arkadaşın verdigi bilgiye göre şimdi Orman bölge müdurlüğünün bulunduğu bölgede tarihi bir pınar varmış. Rivayet odur ki
Bu pınarın suyu çok şifaliymiş. Orada yıkanan uyuz kişiler hastalıktan iyileşiyormuş. Bu şifali suyun bir benzeri, ayni işlevi gören bir pınar Bozova yolunda bulunan çimento fabrikasının yanında varmış. Ama şimdi maalesef bu tarihi su mekanları yok olmuştur.Dini toplumlar tarihe meraklı olması gerekirken, üzülerek söylüyorüm, bizim toplumda tarihi değerlere çoğunluk olarak önem verilmiyor. Bir toplum yalnız maddi olarak değil, manevi tarihi değerlerle gelişir. Kısaca tarih şuuru, bilinci gerekiyor.
Anasayfa
Yazarlar
NECDET ŞANSAL
Yazı Detayı
Bu yazı 106 kez okundu.
KARAKÖPRÜ AKBAYIR MAHALLESİNDE TARİHİ BİR PINAR
İlimiz Şanlıurfa Atatürk barajı gelmezden önce'de, sanılanın aksine susuz bir yer değildir. Susuz bir yer olma algısının nedeni çöl gibi Harran ovası, bir de güneyde Suriye çöllerinin olmasıdır.
Sulu olma özelliğini Urfa merkezi, Suruç, Bozova, Birecik ilçeleri için söylemek doğru olur. Urfa'nın tarihi ismi Eddesa Makedonya'da çok sulu bir yerdir. Büyük İskender M.Ö. 302 yılında Urfa'yı alınca bundan dolayı doğduğu şehrin adını buraya vermiştir. Bu konuda merkez ve ilçelerin sulu yerleri, efsaneleri hakkında söylenecek, yazılacak çok şey vardır. Burda yalnız Bozova'da bir doğa harikası olan tarihi İnbaşı köyünün olduğunu belirtelim.
Şimdi asıl konumuza yani Karaköprü akbayır mahallesinde sürekli akan tarihi suyun öyküsüne geçelim. Yüksek bir yerde Ayşeoğlu adlı temiz bir Urfa fırının yanında olan suyu yeni gördüm. Daha doğrusu önce bir pınar, şimdi bir pınar özelliği olmayan sadece bir çukurda deyim yerindeyse, sahipsiz garip bir şekilde, yaz kış her dakika akan, içilebilir kaynak temiz suyun çevrede bulunan dağlardan geldiği söyleniyor.
Akbayır mahallesi muhtarı sayın Ahmet Kaya'dan bu konuda aldığım bilgiye göre, kendisinin muhtarlık ofisinin yanında bulunan parkta, tarihte bir havuz varmış. Bu havuzun suyu söz konusu pınar ve diğer çevrede bulunan sulardan geliyormuş. Anlatılana göre çocuğu olmayan bir kadın'a bir ermiş kişi diyelim, bu havuza gir yıkan çocuğun olur demiş.
Kadın kimsenin olmadıği bir saate havuza girmış, yikanmış, sonra gerçekten bir çocuğu olmuş. Ondan sonra çocuğu olmayan kadınlar bu havuza girer yıkanır. Çocukları olurmuş. Bundan dolayi bu tarihi havuza sanırım gebelikten türemiş bir kelime olarak Gebece havuzu denmiş. Bu sözcüğün asıl anlamının ise "Başak vermeye başlamış olan ekin" olduğu deniliyor. İlginç bir bilgi ve hikâye. Bu bir efsanede olabilir, doğrusunu Ancak Allah bilir.
Şimdi bu tarihi mistik havuzun yerinde yeller esiyor. Park olmuş, çevresi yüksek lüks binalarla kaplanmıştır. Tıpkı havuza gelen suyun olduğu gibi, neyseki havuz gitmiş, ama su hala var. Herhalde böyle akan temiz bir sudan çok kimsenin haberi yoktur. Bizim bu yazıdan amacımız, duyarlı bir vatandaş olma çabamız, Karaköprü belediyesinin burayı taşlarla örerek bir pınar yaparak orada bulunan, gelen geçen vatandaşların istifadesine sunmasına çalışmaktır. Bu çok zor, maliyetli bir iş değil, masrafı çok olmaz. Bunu maddi durumu iyi olan bir vatandaş'ta yapabilir. Ama bu görev Karaköprü belediyesine düşer. Yapılacak pınara Karaköprü belediyesi ismi yazılır. Burada Karaköprü bediye başkanı Sayın Nihat Çiftçi'ye duyuruyorum, bu eseri siz yapın.
Aslında, zaten bu kadar yıldır Karakoprü belediye olmuş, insan hayret ediyor, şimdiye kadar nasıl burası düzenlenmemiştir.
Karaköprü ilçemiz belki çok kişi bilmez. Çok sulu bir yerdir. Meşhur Karaköprü narı bundan dolayı burada yetişir. Nar meyvesi suyu çok sever sulu yerlerin narları meşhur olur. Örneğin, Suruç sulu bir yer olduğu için narı çok lezetli olur.
Yine muhtar Ahmet Kaya'nın dediğine göre Akbayır mahallesinin bir çok yeri çok suludur. Bazı yerlerde bir metre yer kazılınca su çıkıyor. Gebece havuzunun geldigi suyun yakınında, biraz illerisinde küçük bir mağara benzeri yerden fışkıran bir su olduğunu söyledi.
Ayrıca bu bölgeyi bilen bir arkadaşın verdigi bilgiye göre şimdi Orman bölge müdurlüğünün bulunduğu bölgede tarihi bir pınar varmış. Rivayet odur ki
Bu pınarın suyu çok şifaliymiş. Orada yıkanan uyuz kişiler hastalıktan iyileşiyormuş. Bu şifali suyun bir benzeri, ayni işlevi gören bir pınar Bozova yolunda bulunan çimento fabrikasının yanında varmış. Ama şimdi maalesef bu tarihi su mekanları yok olmuştur.Dini toplumlar tarihe meraklı olması gerekirken, üzülerek söylüyorüm, bizim toplumda tarihi değerlere çoğunluk olarak önem verilmiyor. Bir toplum yalnız maddi olarak değil, manevi tarihi değerlerle gelişir. Kısaca tarih şuuru, bilinci gerekiyor.
Ekleme
Tarihi: 22 Ocak 2025 - Çarşamba
KARAKÖPRÜ AKBAYIR MAHALLESİNDE TARİHİ BİR PINAR
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.