NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

ISRAF HARAMDIR

İslam dininde haram büyük bir günahtır.  Kul hakkı yemek, Yalan söylemek, faiz vermek, rüşvet almak, israf yapmak daha bir çok haram çeşitleri vardır.  Bunlardan en önemli olanlardan biri israftır. Araf súresi 32. ayette "Yiyin için israf etmeyin, Allah israf edenleri sevmez." Denilir. Başka bir ayette biraz ağır olacak ama, konumuz gereği bunu belirtmek, yazmak zorundayım. İsra süresinin 26- 27 ayetlerinde " Hakkı olanın hakkını verin, israf etmeyin, saçıp savuranlar şeytanın kardeşidir." Denilmektedir." İsraf konusunda bundan daha ağır bir ifade olamaz. Dinimizde israfı böyle kesin red edici hükümler olmasına rağmen, büyük bir çelişki, tezat olarak, ben  müslümanım deyip israfa devam etmek aklın veya inancın kabul ettiği bir durum olamaz.  Bu yanlışın analizini yaparsak, iki algı ortaya çıkıyor. İlki Îsraf edenler, belki dinin böyle kesin emrini bilmiyor. Diğer durum, israf edenler bunun haram ve yasak olduğunu bildikleri halde harama devam ediyorlar demektir. Ilk şıkta olanlar bir ölçüde mazur görülebilir. Tehlikeli olan ise bir davranışın haram olduğunu bildiği halde örneğin faiz vermesi, korkmadan israf yapmaya devam etmesi onun imanı  müslüman oluşu şüphelidir, tartışılır. Ülkemizde israf maalesef ileri boyutlara gelmiştir. Bir yanda ekmeği zorla kazananlar, diğer yanda ekmeği, etli yemekleri çöpe atanlar vardır. Böyle bir sosyolojide aşırı derece sınıf farkında hak hukuk adalet'te olamaz.  Diğer bir durum faizden milyon dolar kazananlar, bir günde bin dolar harcayanlar, diğer yanda ayda beş yüz dolar asgari ücretle geçinmeye çalışanlar Bir kişinin on beş yirmi dairesi olan, diğer kesim asgari ücretinden, kursağından keserek ev kirası verenler. Bir ailede iki üç lüks taksi varken, diger yoksul kesimin bırakalım bir eski model dahi olsa  bir  arabaya sahip olmayı, toplu ulaşım araçlarına binmeye bile parası olmayanlar. Beyler bu ülkeyi yönetenler, böyle bir düzen israf düzenidir. Eger bu düzeni kabul ediyorsanız bilinki bu  düzen İslami bir düzen olamaz.  Kapitalist bir islam modelini savunuyorsanız bilinki  böyle bir model asla islami bir sistem olamaz. Çünkü islam dininde faiz haramdır. Mülkiyet için malikel mülk denilir yani mülk  Allahın'dır. Özel mülkiyet çok kısıtlı ve sınırlıdır. İsraf' yolsuzluk, faiz  kesinlikle haramdır yasaktır. Bu önemli konuda çok sayıda Kur'an ayetleri vardır. Ülkemiz Dünya ülkeleri arasında enflasyon oranın en yüksek olduğu bir bir ülkedir. Enflasyon yani pahallık bir zülumdur, yoksulluktur. Bunun en önemli nedeni devletin ve bir kesim halkın yaptıkları israftır, saçıp savurmadır. Türkiye israfı önleme vakfının son raporuna göre en büyük israf kamu kurumlarında devlette yapılıyor. Bu kadar yüksek enflasyona rağmen kamuya hala lüks marka çok sayıda araçların alındığını basından öğreniyoruz. Diğer konu ise yolsuzlukların olmasıdır. Örneğin ihale yapılmadan yapılan doğrudan temin şeklinde verilen ihalede şüpheler olur. Bu konularda bazı haberler, bilgiler verilebilir. Yalan denilebilir. Ama bir ata sözünde "ateş olmayan yerden duman çıkmaz" denilir. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı sarayının aylık masrafının 33 milyon olduğu söyleniyor. Bu büyük bir rakamdır. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "İtibardan tasarruf yapılmaz." diyor. Bu söylem halk arasında bile  israfa yol açar. Oysa eğer İslam dini ilkeleri referans alınırsa bu yaklaşım doğru olmaz. Cumhurbaşkanın dış ülkelere yaptığı gezilerde çok büyuk paralar harcanıyor. Örneğin son Azerbaycan ziyaretine yetkili yetkisiz 1860 kişi katılmıştır. İsrafı savurganlığı önlemeye önce üst makamlardan başlanmalıdır. Böyle yapılırsa olumlu bir örnek olunur. Halkın önemli bir kesimi'de israf yapıyor. Yapılan araştırmalarda Türkiye"de günlük tüketilen ekmeğin dörte biri üzülerek söylüyorum çöpe gidiyor. Bu konuda ülkemiz ekmek israfında dünya üçüncüsü olmuştur. Zengin sanayı ülkelerinde bile böyle bir durum yoktur. Aynı şekilde büyük bir sebze ve meyve israfı yapılıyor. Ülkemizin kalkınması ve hayat pahallığının makul bir düzeye inmesi için, iktidar ve halkın israf yapmaması gerekir. Hatta israfı önleme bakanlığı dahi kurulmalıdır. Genel olarak böyle yapılmaz, uygulama olmazsa, Lafu güzaftır, yani boş söz olur. Umarız ve umut ederiz yanlışta ısra edilmez ders alınır.
Ekleme Tarihi: 25 Aralık 2024 - Çarşamba

ISRAF HARAMDIR

İslam dininde haram büyük bir günahtır.  Kul hakkı yemek, Yalan söylemek, faiz vermek, rüşvet almak, israf yapmak daha bir çok haram çeşitleri vardır. 
Bunlardan en önemli olanlardan biri israftır. Araf súresi 32. ayette "Yiyin için israf etmeyin, Allah israf edenleri sevmez." Denilir. Başka bir ayette biraz ağır olacak ama, konumuz gereği bunu belirtmek, yazmak zorundayım. İsra süresinin 26- 27 ayetlerinde " Hakkı olanın hakkını verin, israf etmeyin, saçıp savuranlar şeytanın kardeşidir." Denilmektedir." İsraf konusunda bundan daha ağır bir ifade olamaz. Dinimizde israfı böyle kesin red edici hükümler olmasına rağmen, büyük bir çelişki, tezat olarak, ben  müslümanım deyip israfa devam etmek aklın veya inancın kabul ettiği bir durum olamaz. 
Bu yanlışın analizini yaparsak, iki algı ortaya çıkıyor. İlki Îsraf edenler, belki dinin böyle kesin emrini bilmiyor. Diğer durum, israf edenler bunun haram ve yasak olduğunu bildikleri halde harama devam ediyorlar demektir. Ilk şıkta olanlar bir ölçüde mazur görülebilir. Tehlikeli olan ise bir davranışın haram olduğunu bildiği halde örneğin faiz vermesi, korkmadan israf yapmaya devam etmesi onun imanı  müslüman oluşu şüphelidir, tartışılır. Ülkemizde israf maalesef ileri boyutlara gelmiştir. Bir yanda ekmeği zorla kazananlar, diğer yanda ekmeği, etli yemekleri çöpe atanlar vardır. Böyle bir sosyolojide aşırı derece sınıf farkında hak hukuk adalet'te olamaz. 
Diğer bir durum faizden milyon dolar kazananlar, bir günde bin dolar harcayanlar, diğer yanda ayda beş yüz dolar asgari ücretle geçinmeye çalışanlar
Bir kişinin on beş yirmi dairesi olan, diğer kesim asgari ücretinden, kursağından keserek ev kirası verenler. Bir ailede iki üç lüks taksi varken, diger yoksul kesimin bırakalım bir eski model dahi olsa  bir  arabaya sahip olmayı, toplu ulaşım araçlarına binmeye bile parası olmayanlar.
Beyler bu ülkeyi yönetenler, böyle bir düzen israf düzenidir. Eger bu düzeni kabul ediyorsanız bilinki bu  düzen İslami bir düzen olamaz. 
Kapitalist bir islam modelini savunuyorsanız bilinki  böyle bir model asla islami bir sistem olamaz. Çünkü islam dininde faiz haramdır. Mülkiyet için malikel mülk denilir yani mülk  Allahın'dır. Özel mülkiyet çok kısıtlı ve sınırlıdır. İsraf' yolsuzluk, faiz  kesinlikle haramdır yasaktır. Bu önemli konuda çok sayıda Kur'an ayetleri vardır. Ülkemiz Dünya ülkeleri arasında enflasyon oranın en yüksek olduğu bir bir ülkedir. Enflasyon yani pahallık bir zülumdur, yoksulluktur. Bunun en önemli nedeni devletin ve bir kesim halkın yaptıkları israftır, saçıp savurmadır. Türkiye israfı önleme vakfının son raporuna göre en büyük israf kamu kurumlarında devlette yapılıyor. Bu kadar yüksek enflasyona rağmen kamuya hala lüks marka çok sayıda araçların alındığını basından öğreniyoruz. Diğer konu ise yolsuzlukların olmasıdır. Örneğin ihale yapılmadan yapılan doğrudan temin şeklinde verilen ihalede şüpheler olur. Bu konularda bazı haberler, bilgiler verilebilir. Yalan denilebilir. Ama bir ata sözünde "ateş olmayan yerden duman çıkmaz" denilir. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı sarayının aylık masrafının 33 milyon olduğu söyleniyor. Bu büyük bir rakamdır. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "İtibardan tasarruf yapılmaz." diyor. Bu söylem halk arasında bile  israfa yol açar. Oysa eğer İslam dini ilkeleri referans alınırsa bu yaklaşım doğru olmaz. Cumhurbaşkanın dış ülkelere yaptığı gezilerde çok büyuk paralar harcanıyor. Örneğin son Azerbaycan ziyaretine yetkili yetkisiz 1860 kişi katılmıştır. İsrafı savurganlığı önlemeye önce üst makamlardan başlanmalıdır. Böyle yapılırsa olumlu bir örnek olunur. Halkın önemli bir kesimi'de israf yapıyor. Yapılan araştırmalarda Türkiye"de günlük tüketilen ekmeğin dörte biri üzülerek söylüyorum çöpe gidiyor. Bu konuda ülkemiz ekmek israfında dünya üçüncüsü olmuştur. Zengin sanayı ülkelerinde bile böyle bir durum yoktur. Aynı şekilde büyük bir sebze ve meyve israfı yapılıyor. Ülkemizin kalkınması ve hayat pahallığının makul bir düzeye inmesi için, iktidar ve halkın israf yapmaması gerekir. Hatta israfı önleme bakanlığı dahi kurulmalıdır. Genel olarak böyle yapılmaz, uygulama olmazsa, Lafu güzaftır, yani boş söz olur. Umarız ve umut ederiz yanlışta ısra edilmez ders alınır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.