NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

MİLLETİN VEKİLLERNİ DÖVEN VEKİLLER CEZA ALMALIDIR

Her kim bir suç işlerse, hak, hukuk devreye girmelidir. Bir demokraside, bir hukuk devletinde her kim bir suç işlerse, ister  milletvekilli, ister bakan, ister cumhurbaşkanı olsun, suç cezasız kalmaz. Eger bir suç cezasız kalırsa, bir devletin devlet olma vasfı zarar görür, sorgulanır. Geçen gün Türkiye büyük millet meclisinde Mersin DEM milletvekilli Ali Bozan, İyi Partinin vergi ile ilgili verdiği önergede, yaptığı konuşmada, AKP  iktidarının ihale verdiği şirketlerden vergi almadığını, işçi'den, memur'dan, emekli'den vergi aldığını bunun da büyük bir haksızlık olduğunu, hatta hırsızlık olduğunu söylemiştir.  Bunun üzerine iktidar partisi sıralarından Bozan'a yönelik sözlü sataşmalar başlamıştır. Bununla yetinmemişler, kürsüde konuşma yapan milletvekilli Bozan'ı tekme tokat dövmüşlerdir.  Mecliste hangi parti, hangi milletvekiline   yönelik olursa olsun şiddet, dayak atma asla kabul edilecek bir davranış olamaz. Zira bir milletvekilinin dövülmesi, bir bakıma onun seçmenlerine, siyasi görüşlerine bir hakarettir. Bu nedenle böylesi hareketlerde, bulunan her kim olursa olsun, meclis başkanlığının buna  asla hoşgörülü davranmaması gerekir. Bunun bedeli olarak meclis iç tüzük geregi ceza almalıdır.   Hele Dem partisi gibi ülkenin en önemli bir sorunu olan Kürt sorununu temsil eden,   bu sorunun birlik içerisinde barışçı, demokratik yönden çözümünü isteyen bir partinin milletvekiline yönelik dövme olayı ciddiyet arz eder.  Bundan sonra ülke duyarlığı olan,  mecliste grubu bulunan parti genel başkanları şiddet konusunda milletvekillerini uyarmalıdır. Böylesi davranışlar artarsa kutuplaşma olur. Toplumda ve birçok siyasi parti mensuplarında önemli  bir yanlış, Dem partiyı ayrılıkçı bir parti olarak algılanmış olmasıdır. Oysa bu algı tümüyle yanlıştır. Çünkü Dem parti diğer marjinal Kürt partilerin programlarında resmi olarak yer alan, ayrılma federasyon gibi, istek ve talepleri tüzüklerinde olmadığı gibi, Federasyon gibi taleplere  karşı olduklarını çeşitli vesilerle açıklamışlardir.  Kürt halkının önemli  bir kesiminden oy alan Dem parti gibi bir partinin mecliste olması, aslında, Türkiye'nin birligi bütünlüğü ve demokrasi açısından bir şanstır.  Bundan dolayı bu partinin mensuplarına karşı belli bir tolerans taşımak, ülkenin birliği açısından gereklidir. Bundan dolayı bu partinin mensuplarına karşı şiddet gösterme konusunda bir değil beş defa düşünülmelidir.  Nitekim, Dem parti milletvekilli Ali Bozan'ın gerekçesinin haklılığı ortaya çıkmıştır. Vergi konusundaki sözlerini iktidar partisinin ilgili bakanı yaptığı açıklamada, devletten ihale alan büyük şirketlerden vergi alınmadığını belirtmiş, teyid etmiştir. Hem suçlu hem güçlü olmak erdemli bir davranış değildir. Sonuç olarak hakaniyetli olmak, doğruya dogru, yanlışa yanlış demek gerekirse, Mersin Dem milletvekilli Ali Bozan'ın genelleme yaparak tüm Ak Parti grubunu hirsızlıkla suçlaması da doğru olmamıştır. Ayrıca Dem partisinin CHP, hele İyi Parti gibi MHP'den farkı olmayan şöven milliyetçi bir partinin önergesinin lehine konuşma yapması'da siyasetten yanlıştır Dem partinin yapması gereken politik tutum kendi sorunlarına özgü politika üretmektir. Başka muhalefet partileriyle özdeş olmak, kendi var oluş nedenlerine aykırı olur.
Ekleme Tarihi: 29 Temmuz 2024 - Pazartesi

MİLLETİN VEKİLLERNİ DÖVEN VEKİLLER CEZA ALMALIDIR

Her kim bir suç işlerse, hak, hukuk devreye girmelidir. Bir demokraside, bir hukuk devletinde her kim bir suç işlerse, ister  milletvekilli, ister bakan, ister cumhurbaşkanı olsun, suç cezasız kalmaz. Eger bir suç cezasız kalırsa, bir devletin devlet olma vasfı zarar görür, sorgulanır.
Geçen gün Türkiye büyük millet meclisinde Mersin DEM milletvekilli Ali Bozan, İyi Partinin vergi ile ilgili verdiği önergede, yaptığı konuşmada, AKP  iktidarının ihale verdiği şirketlerden vergi almadığını, işçi'den, memur'dan, emekli'den vergi aldığını bunun da büyük bir haksızlık olduğunu, hatta hırsızlık olduğunu söylemiştir.
 Bunun üzerine iktidar partisi sıralarından Bozan'a yönelik sözlü sataşmalar başlamıştır. Bununla yetinmemişler, kürsüde konuşma yapan milletvekilli Bozan'ı tekme tokat dövmüşlerdir. 
Mecliste hangi parti, hangi milletvekiline   yönelik olursa olsun şiddet, dayak atma asla kabul edilecek bir davranış olamaz. Zira bir milletvekilinin dövülmesi, bir bakıma onun seçmenlerine, siyasi görüşlerine bir hakarettir. Bu nedenle böylesi hareketlerde, bulunan her kim olursa olsun, meclis başkanlığının buna  asla hoşgörülü davranmaması gerekir. Bunun bedeli olarak meclis iç tüzük geregi ceza almalıdır. 
 Hele Dem partisi gibi ülkenin en önemli bir sorunu olan Kürt sorununu temsil eden,   bu sorunun birlik içerisinde barışçı, demokratik yönden çözümünü isteyen bir partinin milletvekiline yönelik dövme olayı ciddiyet arz eder. 
Bundan sonra ülke duyarlığı olan,  mecliste grubu bulunan parti genel başkanları şiddet konusunda milletvekillerini uyarmalıdır. Böylesi davranışlar artarsa kutuplaşma olur.
Toplumda ve birçok siyasi parti mensuplarında önemli  bir yanlış, Dem partiyı ayrılıkçı bir parti olarak algılanmış olmasıdır. Oysa bu algı tümüyle yanlıştır. Çünkü Dem parti diğer marjinal Kürt partilerin programlarında resmi olarak yer alan, ayrılma federasyon gibi, istek ve talepleri tüzüklerinde olmadığı gibi, Federasyon gibi taleplere  karşı olduklarını çeşitli vesilerle açıklamışlardir. 
Kürt halkının önemli  bir kesiminden oy alan Dem parti gibi bir partinin mecliste olması, aslında, Türkiye'nin birligi bütünlüğü ve demokrasi açısından bir şanstır. 
Bundan dolayı bu partinin mensuplarına karşı belli bir tolerans taşımak, ülkenin birliği açısından gereklidir. Bundan dolayı bu partinin mensuplarına karşı şiddet gösterme konusunda bir değil beş defa düşünülmelidir. 
Nitekim, Dem parti milletvekilli Ali Bozan'ın gerekçesinin haklılığı ortaya çıkmıştır. Vergi konusundaki sözlerini iktidar partisinin ilgili bakanı yaptığı açıklamada, devletten ihale alan büyük şirketlerden vergi alınmadığını belirtmiş, teyid etmiştir.
Hem suçlu hem güçlü olmak erdemli bir davranış değildir.
Sonuç olarak hakaniyetli olmak, doğruya dogru, yanlışa yanlış demek gerekirse, Mersin Dem milletvekilli Ali Bozan'ın genelleme yaparak tüm Ak Parti grubunu hirsızlıkla suçlaması da doğru olmamıştır. Ayrıca Dem partisinin CHP, hele İyi Parti gibi MHP'den farkı olmayan şöven milliyetçi bir partinin önergesinin lehine konuşma yapması'da siyasetten yanlıştır
Dem partinin yapması gereken politik tutum kendi sorunlarına özgü politika üretmektir. Başka muhalefet partileriyle özdeş olmak, kendi var oluş nedenlerine aykırı olur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.