Daha evvelde yazdım. Urfa belediye başkanları arasında şimdiki Şanlıurfa büyük şehir belediye başkanı Zeynel Abidin Beyazgül kadar reklam yapan reklama bu kadar hevesli bu kadar meraklı bir başkan olmadı. Diyeceksiniz ilçe belediye başkanları da reklama meraklı. Bence ilçe belediye başkanlarında Zeynel başkan kadar reklam aşkı fazla yoktur. İşin doğrusu ilçe belediye başkanları büyük şehir belediye başkanından icazet ve talimat alır. Deyim yerindeyse bir halk deyişinde denildiği gibi “küçük kalkar büyüğe bakar” buna biraz bakar diyelim. Halkın içerisinde olan bir kişi olarak halkın çoğu her yere asılan reklam panolarından rahatsız oluyor. Benden söylemesi, bunun artık tadı kaçtı. Bir bilim insanı “söylemenin en iyi biçimi yapmadır” der. Elbette büyük şehir ve ilçe belediye başkanları küçük çapta olsa da bir şeyler yapıyorlar. Yapmaya çalışıyorlar. Ancak iki yıl aşkın bir dönemde Şanlıurfa belediyeleri ciddi büyük bir proje gerçekleştirmediler. Yaptıkları işlere rutin işler denilebilir. Birkaç yeri yıkıp yapmak iktidar partisine mensup belediyeler için büyük işler değildir. Daha evvel dediğim yazdığım gibi baraj Fırat suyunu Karakoyun ve Karaköprü deresinden akıtmak, dere boyunca dinlenme yerleri açmak, üstelik bundan gelir elde etmek, çok zor pahalı değildir. Zaten Şanlıurfa’da gezilecek çok yer yok. Bu proje gerçekleşirse halk boş zamanlarında tatil günlerinde hoşça vakit geçirir. Güzel görsel bir manzara oluşur. Büyük proje Urfa’nın tarihi semti Haşimye semtini geçici bir ruhsatla kapatan Özdiker çarşısı söz verildiği halde, üstelik cumhurbaşkanı tarafından sözlü açıklanarak resmi gazetede yayınlanmasına rağmen yaklaşık iki yıldır yıkılmamış. Meydan düzenlenmesi yapılmamıştır. Tabi bu meydan projesi büyük bir projedir oralar Gümrük hanı ve sipahi pazarı yakın bir biçimde ortaya çıkar. Tabi bunu yaparken oranın esnafı mağdur edilmemeli hakları fazlasıyla verilmelidir. Oranın esnafı nereye gider konusunda bir öneride bulunursam yakında olan eski kasap pazarı boştur. Sipahi pazarı ve ceketçi pazarı vardır. Eski kuyumcu pazarı vardır. Oranın esnafları bu yerlere gidebilir. Saydam olmanın gereği belediyenin aylık gelir ve giderleri açıklanır. Bizde şehrimiz belediyelerinin gelirlerini giderlerini iyice biliriz. Tıpkı Tunceli belediye başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu yaptığı gibi, her ay belediyenin gelir ve giderini belediye binasına panolara asarak halka gösterirler. Bizim dindar belediye başkanımız bunu niye yapmasın! Bir sosyalist belediye başkanından daha şefaf daha hesap verebilir olması gerekir. Ama bu yapılmadığı gibi biz görüyoruz kendi kendilerini över gibi dinimizin ilkelerine de oldukça aykırı bir şekilde israf yapılarak milyonlarca lira reklam para veriliyor. Reklam sonuç itibarıyla bir bakıma bazı kişilerin yaptıkları gibi kendi kendilerini övmek demektir. Böyle yapanlara toplum arasında bırak arkadaş başkaları seni beni metih etsin denilir. Yanlış anlaşılmasın belediyeler elbette normal bir şekilde yaptıkları yatırımları icraatları halkla paylaşır. Ancak bizim demek istediğimiz sayın başkanlar her şeyin fazlası iyi değildir. Hatta dinimizde israf olan her şey haramdır denilir. Özelikle reklam hevesi Zeynel başkanda bir nevi sendrom haline gelmiş. Öyle ki bir muhtar odası açılışı bile törenle yapılıyor. Basın çağrılıyor. Hatta birçok muhtarlık ve sivil toplum kuruluşlarına belediye kendi parası ile afiş yaptırıyor. Zeynel başkana teşekkür ettiriliyor. Bu benim iddiam değil basın arasında ve toplum arasında böyle güçlü iddialar vardır. Büyük projeler için para yok diyenlere bir çift sözüm var. Birincisi, Halilye eski belediye başkanı sayın Fevzi Demirkol büyük bir dürüstlük örneği vererek geçmiş belediyenin büyük bir yekun tutan borcunu ödediği gibi, artan parayı örnek olsun ülkenin zayıf bütçesine bir katkı anlamında olsun, Ankara’ya nasıl gönderdi? Demek oluyor ki verdiğimiz Fevzi başkan örneğinde olduğu gibi para yok somut ve geçerli bir mazeret değildir. Ayrıca para yoksa belediyeye durmadan neden çok sayıda akraba ahbap personel alınıyor. Ayrıca üst düzey amir atamalarında liyakat değil sadakatin ve biatin rol oynadığı konusunda kamuoyunda bir kanaat vardır. Ayrıca bazı şahıslar aracılığıyla İşe alımların rüşvetle yapıldığı konusunda iddialar ve dedikodular vardır. Böylesi konularda büyük şehir belediye başkanı veya başkanı temsilen birinci derecede bir yetkili açıklama yaparsa iyi olur. Şimdiye kadar Zeynel Abidin Beyazgül kadar halkla ilişkisi bire bir teması az olan bir başka başkan yoktur. Oysa halk nezdinde böyle bir tutum hiç beklenmiyordu. Aksine halk arasında kibirli değil makam kendisini kibirli yapmaz diye bir algı vardı. Şimdi ise Zeynel başkanın korumalardan dolayı kendisine yaklaşılmıyor. Bu gibi nedenlerden dolayı yandaş olmayan gerçek basının görevi, yürütme kurumlarına yapıcı eleştiriler yaparak, doğru önerilerde bulunarak halka yararlı olmaktır.
Anasayfa
Yazarlar
NECDET ŞANSAL
Yazı Detayı
Bu yazı 1867+ kez okundu.
ŞANLIURFA BELEDİYESİNİN BİTMEYEN REKLAM AŞKI
Daha evvelde yazdım. Urfa belediye başkanları arasında şimdiki Şanlıurfa büyük şehir belediye başkanı Zeynel Abidin Beyazgül kadar reklam yapan reklama bu kadar hevesli bu kadar meraklı bir başkan olmadı. Diyeceksiniz ilçe belediye başkanları da reklama meraklı. Bence ilçe belediye başkanlarında Zeynel başkan kadar reklam aşkı fazla yoktur. İşin doğrusu ilçe belediye başkanları büyük şehir belediye başkanından icazet ve talimat alır. Deyim yerindeyse bir halk deyişinde denildiği gibi “küçük kalkar büyüğe bakar” buna biraz bakar diyelim. Halkın içerisinde olan bir kişi olarak halkın çoğu her yere asılan reklam panolarından rahatsız oluyor. Benden söylemesi, bunun artık tadı kaçtı. Bir bilim insanı “söylemenin en iyi biçimi yapmadır” der. Elbette büyük şehir ve ilçe belediye başkanları küçük çapta olsa da bir şeyler yapıyorlar. Yapmaya çalışıyorlar. Ancak iki yıl aşkın bir dönemde Şanlıurfa belediyeleri ciddi büyük bir proje gerçekleştirmediler. Yaptıkları işlere rutin işler denilebilir. Birkaç yeri yıkıp yapmak iktidar partisine mensup belediyeler için büyük işler değildir. Daha evvel dediğim yazdığım gibi baraj Fırat suyunu Karakoyun ve Karaköprü deresinden akıtmak, dere boyunca dinlenme yerleri açmak, üstelik bundan gelir elde etmek, çok zor pahalı değildir. Zaten Şanlıurfa’da gezilecek çok yer yok. Bu proje gerçekleşirse halk boş zamanlarında tatil günlerinde hoşça vakit geçirir. Güzel görsel bir manzara oluşur. Büyük proje Urfa’nın tarihi semti Haşimye semtini geçici bir ruhsatla kapatan Özdiker çarşısı söz verildiği halde, üstelik cumhurbaşkanı tarafından sözlü açıklanarak resmi gazetede yayınlanmasına rağmen yaklaşık iki yıldır yıkılmamış. Meydan düzenlenmesi yapılmamıştır. Tabi bu meydan projesi büyük bir projedir oralar Gümrük hanı ve sipahi pazarı yakın bir biçimde ortaya çıkar. Tabi bunu yaparken oranın esnafı mağdur edilmemeli hakları fazlasıyla verilmelidir. Oranın esnafı nereye gider konusunda bir öneride bulunursam yakında olan eski kasap pazarı boştur. Sipahi pazarı ve ceketçi pazarı vardır. Eski kuyumcu pazarı vardır. Oranın esnafları bu yerlere gidebilir. Saydam olmanın gereği belediyenin aylık gelir ve giderleri açıklanır. Bizde şehrimiz belediyelerinin gelirlerini giderlerini iyice biliriz. Tıpkı Tunceli belediye başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu yaptığı gibi, her ay belediyenin gelir ve giderini belediye binasına panolara asarak halka gösterirler. Bizim dindar belediye başkanımız bunu niye yapmasın! Bir sosyalist belediye başkanından daha şefaf daha hesap verebilir olması gerekir. Ama bu yapılmadığı gibi biz görüyoruz kendi kendilerini över gibi dinimizin ilkelerine de oldukça aykırı bir şekilde israf yapılarak milyonlarca lira reklam para veriliyor. Reklam sonuç itibarıyla bir bakıma bazı kişilerin yaptıkları gibi kendi kendilerini övmek demektir. Böyle yapanlara toplum arasında bırak arkadaş başkaları seni beni metih etsin denilir. Yanlış anlaşılmasın belediyeler elbette normal bir şekilde yaptıkları yatırımları icraatları halkla paylaşır. Ancak bizim demek istediğimiz sayın başkanlar her şeyin fazlası iyi değildir. Hatta dinimizde israf olan her şey haramdır denilir. Özelikle reklam hevesi Zeynel başkanda bir nevi sendrom haline gelmiş. Öyle ki bir muhtar odası açılışı bile törenle yapılıyor. Basın çağrılıyor. Hatta birçok muhtarlık ve sivil toplum kuruluşlarına belediye kendi parası ile afiş yaptırıyor. Zeynel başkana teşekkür ettiriliyor. Bu benim iddiam değil basın arasında ve toplum arasında böyle güçlü iddialar vardır. Büyük projeler için para yok diyenlere bir çift sözüm var. Birincisi, Halilye eski belediye başkanı sayın Fevzi Demirkol büyük bir dürüstlük örneği vererek geçmiş belediyenin büyük bir yekun tutan borcunu ödediği gibi, artan parayı örnek olsun ülkenin zayıf bütçesine bir katkı anlamında olsun, Ankara’ya nasıl gönderdi? Demek oluyor ki verdiğimiz Fevzi başkan örneğinde olduğu gibi para yok somut ve geçerli bir mazeret değildir. Ayrıca para yoksa belediyeye durmadan neden çok sayıda akraba ahbap personel alınıyor. Ayrıca üst düzey amir atamalarında liyakat değil sadakatin ve biatin rol oynadığı konusunda kamuoyunda bir kanaat vardır. Ayrıca bazı şahıslar aracılığıyla İşe alımların rüşvetle yapıldığı konusunda iddialar ve dedikodular vardır. Böylesi konularda büyük şehir belediye başkanı veya başkanı temsilen birinci derecede bir yetkili açıklama yaparsa iyi olur. Şimdiye kadar Zeynel Abidin Beyazgül kadar halkla ilişkisi bire bir teması az olan bir başka başkan yoktur. Oysa halk nezdinde böyle bir tutum hiç beklenmiyordu. Aksine halk arasında kibirli değil makam kendisini kibirli yapmaz diye bir algı vardı. Şimdi ise Zeynel başkanın korumalardan dolayı kendisine yaklaşılmıyor. Bu gibi nedenlerden dolayı yandaş olmayan gerçek basının görevi, yürütme kurumlarına yapıcı eleştiriler yaparak, doğru önerilerde bulunarak halka yararlı olmaktır.
Ekleme
Tarihi: 22 Haziran 2021 - Salı
ŞANLIURFA BELEDİYESİNİN BİTMEYEN REKLAM AŞKI
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.