NECDET ŞANSAL
Köşe Yazarı
NECDET ŞANSAL
 

ŞANLIURFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -105-

HACI TEFİK SARAÇ: 1960 öncesi Urfa belediye başkanlarından belki en öne çıkan başkanlardan biridir. 1955- 1957 yıllarında belediye başkanlığı yapmıştır. Hayırsever efendi bir kişilik olarak tanınmış bilinmiştir. Bu anlamda Urfalıların kalbinde yer etmiş, sevilmiştir. Urfa Saraç ailesinden Osmanlı ve cumhuriyet devletleri döneminde birçok değerli alim çıkmıştır. Son dönem alimlerinden biri de merhum Sedat Saraç Urfa’da ilimi çalışmalar yapmış öğrenciler yetişmiştir. Vefatına yakın bir tarihte binlerce kitabını Urfa kütüphanesine bağışlamıştır. Tefik Sarac belediye başkanlığı döneminde yapılan Birecik köprüsünün yapımına kendi parası ile 50 bin lira yardım etmiştir. Bu para o dönem için büyük bir servetti. Ne yazık ki bu değerli insan,  hacı Tefik yardımlarda bulunduğu, bir çatışmada yaralanan, aranan, başkan olduğu halde doktora götürüp tedavi ettirdiği, Arap Reşo lakaplı şahsın oğlu Mehmet (Memed) Polat tarafından haksız bir şekilde öldürülmüştür. Memed Urfa yakınlarında saklandığı cabır dağında dönemin Urfa valisi Kadri Eroğan tarafından yakalanır. Valinin Atına bağlanarak yerlerde süründürülerek, elleri bağlı bir şekilde hükümet binasının önüne getirilir. Burada toplanan halka yuhlatırılır. Nihayet bir müddet sonra cezaevinde bulunduğu Adana’da1960 yılında idam edilmiştir. AHMET EŞREF FAKIBABA: 2004- 2014 yılları arasında Urfa belediye başkanlığı yapmıştır. Halen Urfa AKP Milletvekilidir.  Fakıbabayı bilmem nasıl anlatalım. Dedik ya diğer karizmatik başkanlar gibi kendine özgü bir insandır Fakıbaba. Şanlıurfa Birecik doğumlu, cerrah doktor Fakıbaba prensip, ilke sahibi çalışkan bir kişidir. Urfa’ya belediyecilik anlamında unutulmaz hizmetleri olmuştur. Fakıbaba şartlar gereği her ne kadar muhafazakar Ak Partide siyaset yapıyorsa bile kendisini bildiğim kadarıyla CHP fikrinde Kemalist bir sosyal demokrat olarak nitelemek sanırım doğru olacaktır. Urfa’nın yoksul semtlerine yoksul halka belediye hizmetlerini yapma, götürme tarzı insana bunu düşündürüyor. Yok eğer bu tespitim doğru değilse, eğer kendisi bu yazıyı okursa böyle olup olmadığını belirtirse bundan ancak memnuniyet duyarım. Ama Fakıbaba ulusalcı kimliğiyle Kürt meselesinin gündeme getirilmesini de istemez. Hatta bu yöre bu bölge insanın Nevroz bahar bayramından gelen, tarihsel ve geleneksel sarı, kırmızı, yeşil renklere sevgisini yanlış anlar. Neden derseniz, bu şehrin bir arma rengi sarı yeşil, futbol takımı Urfa sporunda forma rengidir. Buna rağmen hiç alakası yokken, Çukurova arması olan portakal Turuncu ve beyaz rengi Şanlıurfa belediyesinin sarı yeşil renkleri dışında bu renkleri de kullanmaya başlamıştır. Şahsım bu konuyu düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı olarak bir iki yazımda eleştirdim. Ama hakkını yemeyelim demek ki Fakıbaba demokrat niteliği olsa gerek, sık yaptığı halk ve esnaf görüşmelerinde, bizim halıcı Sipahi çarşısı ziyaretine geldiği zaman, daha ben kendisine hoş geldin demeden, yazım konusunda bir şeyler diyecekken, sanırım kendisi bu eleştirel yazımı okumuş, dükkanıma taraf geldiği zaman uygar ve efendi bir şekilde bu yazıya istinaden teşekkür ederim dedi. Takdir ettiğim bu davranış anılarımda kalmıştır. Ahmet Eşref Fakıbaba gece gündüz çalışan, yorulmak nedir bilmeyen müstesna bir kişiliktir. Ayrıca şimdi ki yeni başkanlar gibi kibirli biri değildir. Devamlı halkın içerisinde olan halkın sorunlarını dinleyen çözüm ve çare üretmek sevdasında olan bir kişidir. Özelikle ve öncelikle yoksul halka bir hizmeti ile birlikte toplumun itilmiş değer görmeyen bu kesime bir ilgisi ve sevgisi olmuştur. Bu yönünü benim gibi etnik ve dinsel yapılar arasında ayrım yapmayan sosyal demokrat düşünen bir kişinin takdir etmemesi mümkün değildir. Birde Sayın Fakıbaba’nın Urfa gibi bir toplumda vejetaryen olması, et yememesi ilgi çekicidir. İşte bu yönünü de takdir etmemek mümkün değildir.. İleride Şanlıurfa tarihinde Fakıbaba bu şehirde, yaptırdığı sürekli düzenli bir temizlik ile de anılacaktır. Ayrıca, öncelikle yoksul mahallelerde yaptığı yol ve alt yapı çalışmalarıyla anılacaktır. Fakıbaba sabah ezanı vaktinde kalkar, ekibi ile birlikte, Yorulmak nedir bilmeyen çalışmayla şehre hizmette bulunurdu. Elbette böyle mütevazi, vakur bir kişilik, halk nazarında bunun karşılığını alır ve almıştır. Nitekim 2009 belediye başkanlığı seçiminde Aday yapılmayan Fakıbaba bağımsız belediye başkanı adayı olarak, iktidar partisi Ak Parti genel başkanı, güçlü karizmatik Başbakan Erdoğan’a karşı büyük bir oy alarak, bağımsız olarak Urfa belediye başkanlığını kazanmıştır. Erdoğan ceketimi bile göstersem kazanır dediği halde, Erdoğan’ın karizmasına ve dini söylemlerine deyim yerindeyse taparcasına seven Urfa seçmenlerini ceketimi asarsam kazanır söylemine karşı sevdikleri halk adamı, Faıbabayı seçmelerine neden olmuştur. Buda unutulmayacak tarihi bir olaydır. Böylece başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilk yerel seçim yenilgisini Urfa’da Ahmet Eşref Fakıbaba karşısında aldı. Erdoğan öncelleri bir Urfa gezisinde Fakıbaba ile ilgili Ak Partiyi kast ederek Trenden inen bir daha Trene binemez dediği halde, Bu yenilir yutulmayan büyük seçim başarısı sonunda Ahmet Eşref Fakıbabayı tekrar Ak Partiye almak zorunda kaldı. Hatta sonra tarım bakanı bile yapıldı. Devam Edecek…  
Ekleme Tarihi: 12 Mayıs 2022 - Perşembe

ŞANLIURFA TARİHİ VE KÜLTÜRÜ -105-

HACI TEFİK SARAÇ: 1960 öncesi Urfa belediye başkanlarından belki en öne çıkan başkanlardan biridir. 1955- 1957 yıllarında belediye başkanlığı yapmıştır. Hayırsever efendi bir kişilik olarak tanınmış bilinmiştir. Bu anlamda Urfalıların kalbinde yer etmiş, sevilmiştir. Urfa Saraç ailesinden Osmanlı ve cumhuriyet devletleri döneminde birçok değerli alim çıkmıştır. Son dönem alimlerinden biri de merhum Sedat Saraç Urfa’da ilimi çalışmalar yapmış öğrenciler yetişmiştir. Vefatına yakın bir tarihte binlerce kitabını Urfa kütüphanesine bağışlamıştır.

Tefik Sarac belediye başkanlığı döneminde yapılan Birecik köprüsünün yapımına kendi parası ile 50 bin lira yardım etmiştir. Bu para o dönem için büyük bir servetti. Ne yazık ki bu değerli insan,  hacı Tefik yardımlarda bulunduğu, bir çatışmada yaralanan, aranan, başkan olduğu halde doktora götürüp tedavi ettirdiği, Arap Reşo lakaplı şahsın oğlu Mehmet (Memed) Polat tarafından haksız bir şekilde öldürülmüştür.

Memed Urfa yakınlarında saklandığı cabır dağında dönemin Urfa valisi Kadri Eroğan tarafından yakalanır. Valinin Atına bağlanarak yerlerde süründürülerek, elleri bağlı bir şekilde hükümet binasının önüne getirilir. Burada toplanan halka yuhlatırılır. Nihayet bir müddet sonra cezaevinde bulunduğu Adana’da1960 yılında idam edilmiştir.

AHMET EŞREF FAKIBABA: 2004- 2014 yılları arasında Urfa belediye başkanlığı yapmıştır. Halen Urfa AKP Milletvekilidir.  Fakıbabayı bilmem nasıl anlatalım. Dedik ya diğer karizmatik başkanlar gibi kendine özgü bir insandır Fakıbaba. Şanlıurfa Birecik doğumlu, cerrah doktor Fakıbaba prensip, ilke sahibi çalışkan bir kişidir. Urfa’ya belediyecilik anlamında unutulmaz hizmetleri olmuştur. Fakıbaba şartlar gereği her ne kadar muhafazakar Ak Partide siyaset yapıyorsa bile kendisini bildiğim kadarıyla CHP fikrinde Kemalist bir sosyal demokrat olarak nitelemek sanırım doğru olacaktır.

Urfa’nın yoksul semtlerine yoksul halka belediye hizmetlerini yapma, götürme tarzı insana bunu düşündürüyor. Yok eğer bu tespitim doğru değilse, eğer kendisi bu yazıyı okursa böyle olup olmadığını belirtirse bundan ancak memnuniyet duyarım. Ama Fakıbaba ulusalcı kimliğiyle Kürt meselesinin gündeme getirilmesini de istemez. Hatta bu yöre bu bölge insanın Nevroz bahar bayramından gelen, tarihsel ve geleneksel

sarı, kırmızı, yeşil renklere sevgisini yanlış anlar. Neden derseniz, bu şehrin bir arma rengi sarı yeşil, futbol takımı Urfa sporunda forma rengidir. Buna rağmen hiç alakası yokken, Çukurova arması olan portakal Turuncu ve beyaz rengi Şanlıurfa belediyesinin sarı yeşil renkleri dışında bu renkleri de kullanmaya başlamıştır. Şahsım bu konuyu düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı olarak bir iki yazımda eleştirdim. Ama hakkını yemeyelim demek ki Fakıbaba demokrat niteliği olsa gerek, sık yaptığı halk ve esnaf görüşmelerinde, bizim halıcı Sipahi çarşısı ziyaretine geldiği zaman, daha ben kendisine hoş geldin demeden, yazım konusunda bir şeyler diyecekken, sanırım kendisi bu eleştirel yazımı okumuş, dükkanıma taraf geldiği zaman uygar ve efendi bir şekilde bu yazıya istinaden teşekkür ederim dedi. Takdir ettiğim bu davranış anılarımda kalmıştır.

Ahmet Eşref Fakıbaba gece gündüz çalışan, yorulmak nedir bilmeyen müstesna bir kişiliktir. Ayrıca şimdi ki yeni başkanlar gibi kibirli biri değildir. Devamlı halkın içerisinde olan halkın sorunlarını dinleyen çözüm ve çare üretmek sevdasında olan bir kişidir.

Özelikle ve öncelikle yoksul halka bir hizmeti ile birlikte toplumun itilmiş değer görmeyen bu kesime bir ilgisi ve sevgisi olmuştur. Bu yönünü benim gibi etnik ve dinsel yapılar arasında ayrım yapmayan sosyal demokrat düşünen bir kişinin takdir etmemesi mümkün değildir.

Birde Sayın Fakıbaba’nın Urfa gibi bir toplumda vejetaryen olması, et yememesi ilgi çekicidir. İşte bu yönünü de takdir etmemek mümkün değildir.. İleride Şanlıurfa tarihinde Fakıbaba bu şehirde, yaptırdığı sürekli düzenli bir temizlik ile de anılacaktır. Ayrıca, öncelikle yoksul mahallelerde yaptığı yol ve alt yapı çalışmalarıyla anılacaktır. Fakıbaba sabah ezanı vaktinde kalkar, ekibi ile birlikte, Yorulmak nedir bilmeyen çalışmayla şehre hizmette bulunurdu.

Elbette böyle mütevazi, vakur bir kişilik, halk nazarında bunun karşılığını alır ve almıştır. Nitekim 2009 belediye başkanlığı seçiminde Aday yapılmayan Fakıbaba bağımsız belediye başkanı adayı olarak, iktidar partisi Ak Parti genel başkanı, güçlü karizmatik Başbakan

Erdoğan’a karşı büyük bir oy alarak, bağımsız olarak Urfa belediye başkanlığını kazanmıştır. Erdoğan ceketimi bile göstersem kazanır dediği halde, Erdoğan’ın karizmasına ve dini söylemlerine deyim yerindeyse taparcasına seven Urfa seçmenlerini ceketimi asarsam kazanır söylemine karşı sevdikleri halk adamı, Faıbabayı seçmelerine neden olmuştur.

Buda unutulmayacak tarihi bir olaydır. Böylece başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilk yerel seçim yenilgisini Urfa’da Ahmet Eşref Fakıbaba karşısında aldı. Erdoğan öncelleri bir Urfa gezisinde Fakıbaba ile ilgili Ak Partiyi kast ederek Trenden inen bir daha Trene binemez dediği halde, Bu yenilir yutulmayan büyük seçim başarısı sonunda Ahmet Eşref Fakıbabayı tekrar Ak Partiye almak zorunda kaldı. Hatta sonra tarım bakanı bile yapıldı. Devam Edecek…

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.