Son yıllarda çok kullanılmaya başlanılan yerli ve milli kavramının kısa tarihçesine baktığımız zaman bu iki kavramı ilk kullananın merhum Alpaslan Türkeş olduğu görülür. Türkeş 9 ışık’ı takdiminde “yüzde 100 yerli, yüzde 100 milli maneviyatçı bir doktrin” demiştir. Türkeş’i kendimce analiz ettiğimde siyasette ilk yıllarında ki Türkeş’le son yıllarındaki Türkeş arasında millik ve milliyetçilik anlayışında bence önemli farklar vardır. İlk siyaset yıllarında merhum Türkeş’in aşırı bir milliyetçi olduğu görülür. Sonra milli ve milliyetçilik görüşleri pozitif bir anlamda değişir. Nitekim Alpaslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş, MHP lideri Devlet bahçeli ve ülkücü mafya’ya bir tepki olarak “azgın milliyetçilik bilime aykırıdır. Azgın milliyetçiliğin mahir olduğu tek şey yıkımdır.” Bu yeni dönemde acımasızlık, azgınlık ve vahşilik ise “bireyselcilikten” kaynaklanıyor. “Ve bu akımda “Robin Hood” vb. örnek – iyi kahramanlar yok. Birbirine şiddet uygulayan ve şahsi çıkarını önceleyen tipler mevcut. Devamla Tuğrul Türkeş “ Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikri derinliği bulunmaz. Yarının Türkiye’siyle ilgili hiçbir fikri yoktur. Sözü de hareketi de salt kaba kuvvettir. Bu nedenle de Milleti temsil edemez”. Tuğrul Türkeş’in kast ettiği mafya tarzı ilkesiz aşırı milliyetçiliktir. MHP genel başkan yardımcısı Semih Yalçın bu sözleri kendilerine yönelik algıladıklarından çok sert bir şekilde özet olarak Tuğrul Türkeş ihanet içerisindedir dedi. Oysa Tuğrul Türkeş’in söylemleri pozitif millik ve milliyetçilik vurgusudur. Aşırı milliyetçiliğin zararlarını anlatmıştır. Ayrıca paraya dayalı sahte kapitalist miliyetçiliği eleştirmiş, bir anlamda dolaylı olarak uluslar arası tekelci sistemle işbirliği yaparak millik iddiasının gerçekçi olmayacağını belirtmiştir. Bu tespit bir niyet okuma değil bu açıklamanın bir yorumu olsa gerek. Konumuz milli ve yerli olmak, bu anlamda Milli görüş lideri Necmettin Erbakan Hoca anılmadan geçilmez. Aslında milli görüş söylemini yoğun olarak kullanan bunu felsefesi yapan merhum Erbakan’dır. Hoca Urfa’ya geldiğinde Dergah ziyaretinde bulundu. Merhum babam ve ben 17- 18 yaşlarında bir gençtim. Hocayı görmek için dergaha gittiğimizde babam Hocaya sarılarak Allah yardımcın olsun sözünü ve benim Erbakan Hocaya yönelik Türk Kaddafisi söylemini bu konular açılırken anımsarım. Neden Kaddafi derseniz? Hunharca katl edilen merhum Libya lideri Kaddafi yazdığı yeşil kitapta batıya karşı İslam dinini hararetle savunuyordu. Bu nedenle gençlik yıllarımda Erbakan hocayı Kaddafiye benzetmiştim. Bazı gençler hocayı karşılarken Milli görüş yazılı yelekler giymişlerdi. Sonra bu gömlekleri bazıları çıkarttı. Şimdi ise bazıları konjüktüre uygun olarak milli görüş gömleklerini tekrar giydiler. Ancak Erbakan hoca yerli ve milli söylemini samimi bir şekilde sözde ve özde kullanırdı. Örneğin uluslar arası şirketlerin ülkemizde yer altı ve yer üstü servetlerimizi para için kullanmasına izin vermedi vermezdi. Ülkenin en bakir coğrafyasını bir anlamda bu nedenle tahrip edilmesine rıza göstermezdi izin vermezdi. Şimdi ise bu uluslar arası şirketlerden Alamos Gold adlı Kanada şirketi Kazdağlarında yerli halk buna büyük tepki gösterdiği halde siyanürlü altın madeni çıkarmaya devam etti. Daha bu konuda nice örnekler verebiliriz. Ülkemizin dört yanında HES gibi böyle doğayı tahrip eden coğrafyamızın en güzel yerlerini tahrip eden projelerin para için yapıldığı anlaşılıyor. Eğer amaç yerli ve milli olmaksa böylesi projelere izin verilmemesi gerekir. Bazen söylemlerinde Kefenin cebi yok diyenler bunu biraz düşünmeliler. Bir öz eleştiri yapsalar iyi olur. Yerli ve mili olmaktan anlaşılması gereken gerçek milli geliri hakça paylaşmaktır. Yerli ve milli olmak millet malını çarçur etmemektir. Yerli ve milli olmak söylemi gerçek anlamda Erbakan hocamızın dediği gibi bireysel anlamda değil topluca millet olarak kalkınmaktır. Maddi ve manevi kalkınmadır. Yerli ve milli olmak saraylarda ve saray gibi evlerde oturmak, trilyonluk lüks otomobillerde gezmek caka atmak değildir. Bu kadar yoksulun işsizin olduğu bir ülkede su gibi para harcamak israf yapmak değildir. Yerli ve milli olmak toplumsal katmanlar arasında denge olması demektir. Sonuç olarak yerli ve milli olmak yalnız sözle değil uygulamayla olur.
Anasayfa
Yazarlar
NECDET ŞANSAL
Yazı Detayı
Bu yazı 1645+ kez okundu.
YERLİ VE MİLLİ OLMAK
Son yıllarda çok kullanılmaya başlanılan yerli ve milli kavramının kısa tarihçesine baktığımız zaman bu iki kavramı ilk kullananın merhum Alpaslan Türkeş olduğu görülür. Türkeş 9 ışık’ı takdiminde “yüzde 100 yerli, yüzde 100 milli maneviyatçı bir doktrin” demiştir. Türkeş’i kendimce analiz ettiğimde siyasette ilk yıllarında ki Türkeş’le son yıllarındaki Türkeş arasında millik ve milliyetçilik anlayışında bence önemli farklar vardır. İlk siyaset yıllarında merhum Türkeş’in aşırı bir milliyetçi olduğu görülür. Sonra milli ve milliyetçilik görüşleri pozitif bir anlamda değişir. Nitekim Alpaslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş, MHP lideri Devlet bahçeli ve ülkücü mafya’ya bir tepki olarak “azgın milliyetçilik bilime aykırıdır. Azgın milliyetçiliğin mahir olduğu tek şey yıkımdır.” Bu yeni dönemde acımasızlık, azgınlık ve vahşilik ise “bireyselcilikten” kaynaklanıyor. “Ve bu akımda “Robin Hood” vb. örnek – iyi kahramanlar yok. Birbirine şiddet uygulayan ve şahsi çıkarını önceleyen tipler mevcut. Devamla Tuğrul Türkeş “ Azgın milliyetçiliğin hiçbir fikri derinliği bulunmaz. Yarının Türkiye’siyle ilgili hiçbir fikri yoktur. Sözü de hareketi de salt kaba kuvvettir. Bu nedenle de Milleti temsil edemez”. Tuğrul Türkeş’in kast ettiği mafya tarzı ilkesiz aşırı milliyetçiliktir. MHP genel başkan yardımcısı Semih Yalçın bu sözleri kendilerine yönelik algıladıklarından çok sert bir şekilde özet olarak Tuğrul Türkeş ihanet içerisindedir dedi. Oysa Tuğrul Türkeş’in söylemleri pozitif millik ve milliyetçilik vurgusudur. Aşırı milliyetçiliğin zararlarını anlatmıştır. Ayrıca paraya dayalı sahte kapitalist miliyetçiliği eleştirmiş, bir anlamda dolaylı olarak uluslar arası tekelci sistemle işbirliği yaparak millik iddiasının gerçekçi olmayacağını belirtmiştir. Bu tespit bir niyet okuma değil bu açıklamanın bir yorumu olsa gerek. Konumuz milli ve yerli olmak, bu anlamda Milli görüş lideri Necmettin Erbakan Hoca anılmadan geçilmez. Aslında milli görüş söylemini yoğun olarak kullanan bunu felsefesi yapan merhum Erbakan’dır. Hoca Urfa’ya geldiğinde Dergah ziyaretinde bulundu. Merhum babam ve ben 17- 18 yaşlarında bir gençtim. Hocayı görmek için dergaha gittiğimizde babam Hocaya sarılarak Allah yardımcın olsun sözünü ve benim Erbakan Hocaya yönelik Türk Kaddafisi söylemini bu konular açılırken anımsarım. Neden Kaddafi derseniz? Hunharca katl edilen merhum Libya lideri Kaddafi yazdığı yeşil kitapta batıya karşı İslam dinini hararetle savunuyordu. Bu nedenle gençlik yıllarımda Erbakan hocayı Kaddafiye benzetmiştim. Bazı gençler hocayı karşılarken Milli görüş yazılı yelekler giymişlerdi. Sonra bu gömlekleri bazıları çıkarttı. Şimdi ise bazıları konjüktüre uygun olarak milli görüş gömleklerini tekrar giydiler. Ancak Erbakan hoca yerli ve milli söylemini samimi bir şekilde sözde ve özde kullanırdı. Örneğin uluslar arası şirketlerin ülkemizde yer altı ve yer üstü servetlerimizi para için kullanmasına izin vermedi vermezdi. Ülkenin en bakir coğrafyasını bir anlamda bu nedenle tahrip edilmesine rıza göstermezdi izin vermezdi. Şimdi ise bu uluslar arası şirketlerden Alamos Gold adlı Kanada şirketi Kazdağlarında yerli halk buna büyük tepki gösterdiği halde siyanürlü altın madeni çıkarmaya devam etti. Daha bu konuda nice örnekler verebiliriz. Ülkemizin dört yanında HES gibi böyle doğayı tahrip eden coğrafyamızın en güzel yerlerini tahrip eden projelerin para için yapıldığı anlaşılıyor. Eğer amaç yerli ve milli olmaksa böylesi projelere izin verilmemesi gerekir. Bazen söylemlerinde Kefenin cebi yok diyenler bunu biraz düşünmeliler. Bir öz eleştiri yapsalar iyi olur. Yerli ve mili olmaktan anlaşılması gereken gerçek milli geliri hakça paylaşmaktır. Yerli ve milli olmak millet malını çarçur etmemektir. Yerli ve milli olmak söylemi gerçek anlamda Erbakan hocamızın dediği gibi bireysel anlamda değil topluca millet olarak kalkınmaktır. Maddi ve manevi kalkınmadır. Yerli ve milli olmak saraylarda ve saray gibi evlerde oturmak, trilyonluk lüks otomobillerde gezmek caka atmak değildir. Bu kadar yoksulun işsizin olduğu bir ülkede su gibi para harcamak israf yapmak değildir. Yerli ve milli olmak toplumsal katmanlar arasında denge olması demektir. Sonuç olarak yerli ve milli olmak yalnız sözle değil uygulamayla olur.
Ekleme
Tarihi: 28 Ocak 2021 - Perşembe
YERLİ VE MİLLİ OLMAK
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.