RECEP AKYOL
Köşe Yazarı
RECEP AKYOL
 

HERŞEYE RAĞMEN GÜÇLÜ TÜRKİYE

Her şeyden önce şunu belirtmeliyim ki günümüz de, Dünya ve Özellikle Ortadoğu’da ki Askeri Politik ve Ekonomik güç dengeleri gelişen siyasi olaylarda uzun vadeli siyasi tespitler artık değişkenlik göstermekte. Yani kısaca Süleyman DEMİREL’İN meşhur sözü olan “ Dün dündür, Bugün Bugündür. “ ifadesi günümüz için artık geçerlidir. Günümüz ülke liderleri politik kültür doğrultusunda kaygan siyaset zemininde durum ve pozisyona göre ani karar verme, siyasette olası manevralar olabilmektedir.   Ülkemiz Cumhuriyet dönemi ile başlayan Avrupa tipi Parlamenter sistem, Yasama ve Yargının ithal kanunlarla yürümeyeceği ülkemizdeki ekonomik yapı ile çelişki ve çatışmalar ile baş başa olduğu ve bu nedenle bütün sistem içinde tıkanıklık ve Asker Sivil çatışması bedeli halkımıza tarafından çekilmiştir.   Osmanlının özellikle Abdülhamit döneminde Balkanlarda, Ortadoğu’da ve Kafkasya cephesinde ki savaşlar nedeni ile ekonomik olarak büyük kayıplar yaşaması prestij olarak ta Bölgesel güven kaybına neden olmuştur.   Osmanlı topraklarında tarımsal endüstri dönemine girmeden Avrupa’da makine sanayi için gerekli olan enerji kaynakları için Ortadoğu’da cetvelle çizilen Arap Devletleri sınırlarını belirtmişlerdir.   Oluşturulan her Devletin doğal olarak bir yönetimi ve bu yönetimlerin de liderleri tarih sahnesinde var olmak için kendilerine imkan ve güç veren efendilerine de bağlılık için işbirliği yoluna gitmişlerdir.   Kolu kanadı kırılan yok olan Osmanlı gövdesinden olmamak için değişime ayak uydurup yeni kadrolarla Cumhuriyet ve Parlamenter sistemini uygulamak için Atatürk emir komutasında Anadolu topraklarını zorla kurtarabilmişlerdir.   Daha sonra Cumhuriyet ilan ediliyor Lozan barış görüşmelerinden sonra da İthal yasalarla günümüze kadar 10 yılda bir darbelerle insanlarımızın düşüncesini zaptı zapt altına alarak sözde parlamenter sistemin kahramanlarını günümüzde tek adam gibi suçlamalarla sahibinin sesi olduklarını gösteriyorlar.   Osmanlı sonrası Emperyalist batı her kukla Devlete birer kukla yönetim ve bu yönetimlere birer kukla lider getirerek adeta onların çoğunu kapılarına bağlayarak silahlarını sattılar. Kardeşi kardeşe düşman ederek ekonomilerini istedikleri gibi yönetmeye bağımlı hale getirecekler.   Günümüzde iletişim ve Sosyal Medya sayesinde özellikle geri kalmış İslam ülkelerinde halk kendi yönetim ve liderlerini sorgulamaya başlaması ile   Küresel sermaye ve batılı Haçlı ülkelerine karşı Yeni Türkiye Politikaları bu ülkelere kurtuluş umudu oldu.   Ortadoğu ülke halklarına liderlik yapacak olan Türkiye ve R.T. ERDOĞAN Mazlum ve İslam halkları tarafından kurtuluş umudu oldu.   Bu duruma karşılık Küresel Dünya güçleri planlı ve organizeli tüm argümanları kullanarak R.T. ERDOĞAN NIN bu yükselişini engellemeye çalıştılar ama muvaffak olamadılar.   R.T. ERDOĞAN A karşı İstanbul Taksimde başlayan Çapulcular hareketi 17-25 Aralık sivil darbe girişimi ve son olarak 15 Temmuz Askeri Sivil Darbe girişimi İktidar Millet ve Halk insiyatifi tarafından püskürtülmesinden sonra ;   Ülke Genelinde ki ve Uluslar arası FETÖ tehdidine karşı geniş yetkileri ile R.T. ERDOĞAN A yetki verilmelidir.  
Ekleme Tarihi: 28 Mart 2017 - Salı

HERŞEYE RAĞMEN GÜÇLÜ TÜRKİYE

Her şeyden önce şunu belirtmeliyim ki günümüz de, Dünya ve Özellikle Ortadoğu’da ki Askeri Politik ve Ekonomik güç dengeleri gelişen siyasi olaylarda uzun vadeli siyasi tespitler artık değişkenlik göstermekte. Yani kısaca Süleyman DEMİREL’İN meşhur sözü olan “ Dün dündür, Bugün Bugündür. “ ifadesi günümüz için artık geçerlidir.

Günümüz ülke liderleri politik kültür doğrultusunda kaygan siyaset zemininde durum ve pozisyona göre ani karar verme, siyasette olası manevralar olabilmektedir.

 

Ülkemiz Cumhuriyet dönemi ile başlayan Avrupa tipi Parlamenter sistem, Yasama ve Yargının ithal kanunlarla yürümeyeceği ülkemizdeki ekonomik yapı ile çelişki ve çatışmalar ile baş başa olduğu ve bu nedenle bütün sistem içinde tıkanıklık ve Asker Sivil çatışması bedeli halkımıza tarafından çekilmiştir.

 

Osmanlının özellikle Abdülhamit döneminde Balkanlarda, Ortadoğu’da ve Kafkasya cephesinde ki savaşlar nedeni ile ekonomik olarak büyük kayıplar yaşaması prestij olarak ta Bölgesel güven kaybına neden olmuştur.

 

Osmanlı topraklarında tarımsal endüstri dönemine girmeden Avrupa’da makine sanayi için gerekli olan enerji kaynakları için Ortadoğu’da cetvelle çizilen Arap Devletleri sınırlarını belirtmişlerdir.

 

Oluşturulan her Devletin doğal olarak bir yönetimi ve bu yönetimlerin de liderleri tarih sahnesinde var olmak için kendilerine imkan ve güç veren efendilerine de bağlılık için işbirliği yoluna gitmişlerdir.

 

Kolu kanadı kırılan yok olan Osmanlı gövdesinden olmamak için değişime ayak uydurup yeni kadrolarla Cumhuriyet ve Parlamenter sistemini uygulamak için Atatürk emir komutasında Anadolu topraklarını zorla kurtarabilmişlerdir.

 

Daha sonra Cumhuriyet ilan ediliyor Lozan barış görüşmelerinden sonra da İthal yasalarla günümüze kadar 10 yılda bir darbelerle insanlarımızın düşüncesini zaptı zapt altına alarak sözde parlamenter sistemin kahramanlarını günümüzde tek adam gibi suçlamalarla sahibinin sesi olduklarını gösteriyorlar.

 

Osmanlı sonrası Emperyalist batı her kukla Devlete birer kukla yönetim ve bu yönetimlere birer kukla lider getirerek adeta onların çoğunu kapılarına bağlayarak silahlarını sattılar. Kardeşi kardeşe düşman ederek ekonomilerini istedikleri gibi yönetmeye bağımlı hale getirecekler.

 

Günümüzde iletişim ve Sosyal Medya sayesinde özellikle geri kalmış İslam ülkelerinde halk kendi yönetim ve liderlerini sorgulamaya başlaması ile

 

Küresel sermaye ve batılı Haçlı ülkelerine karşı Yeni Türkiye Politikaları bu ülkelere kurtuluş umudu oldu.

 

Ortadoğu ülke halklarına liderlik yapacak olan Türkiye ve R.T. ERDOĞAN Mazlum ve İslam halkları tarafından kurtuluş umudu oldu.

 

Bu duruma karşılık Küresel Dünya güçleri planlı ve organizeli tüm argümanları kullanarak R.T. ERDOĞAN NIN bu yükselişini engellemeye çalıştılar ama muvaffak olamadılar.

 

R.T. ERDOĞAN A karşı İstanbul Taksimde başlayan Çapulcular hareketi 17-25 Aralık sivil darbe girişimi ve son olarak 15 Temmuz Askeri Sivil Darbe girişimi İktidar Millet ve Halk insiyatifi tarafından püskürtülmesinden sonra ;

 

Ülke Genelinde ki ve Uluslar arası FETÖ tehdidine karşı geniş yetkileri ile R.T. ERDOĞAN A yetki verilmelidir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yeniurfagazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.